Gürcistan’ın Kürtleri Ardahan’ın Yezidileriymiş..
Gürcistan’daki Kürtler’in büyük bir bölümü I. Dünya Savaşı esnasında Kars ve Ardahan’dan bu ülkeye göç eden Yezidilerden oluşur. Diğer kısmı ise daha önce 18. yüzyılda Gürcistan’a yerleşmiş Yezîdîlerdir.
Gürcistan’daki Kürtlerin büyük bir bölümü doksanlı yıllarda Avrupa’ya ve SSCB’nin dağılmasıyla bağımsız olan ülkelere yerleşmişlerdir.
Kafkasya’da birçok farklı kültürü bir arada yaşatan Gürcistan, Yezidi Kürtlere de ev sahipliği yapmaktadır.
Gürcistan’ın 1991’de bağımsız olmasının ardından Yezidiler, hiçbir ayrımcılığa maruz kalmamıştır. Yezidiler, diğer devletlerdeki soydaşlarından daha yüksek bir yaşam standardına sahiptir.
Gürcistan Cumhurbaşkanlığı Resmi Sitesi’nde, Yezidiler etnik unsur olarak belirtilmiştir; Gürcistan nüfusuna oranla, Yezidi nüfus oranı %0.4 olarak belirtilmiştir.
Ayrıca Gürcistan’da yaşayan Yezidiler için, başkent Tiflis’e tapınak inşa edilmiştir. Kürtçe “Quba Siltan Êzîd” adını taşıyan bu tapınağın içi, Ezidi dininde kozmogonik yaklaşımın ifadesi olan ağaç üzerinde tavus motifleri ve Ezidi dualarıyla süslenmiştir
2024 yılı 1934’lü yıllar mı?!
Ülke genelinde yaşanan ekonomik sıkıntılar ve bu sıkıntıları en aza indirmek için çabaladıklarını ve başta çiftçilere olmak üzere esnafa çeşitli yarımlar yapıldığını açıklandığı şu günlerde 1934 yılında Kars Valisinin Ankara’ya yazdığı ve yardım istediği belgeyi gündeme getirdi.
Ülke genelinde yaşanan ekonomik sıkıntılar ve bu sıkıntıları en aza indirmek için çabaladıklarını ve başta çiftçilere olmak üzere esnafa çeşitli yarımlar yapıldığını açıklandığı şu günlerde 1934 yılında Kars Valisinin Ankara’ya yazdığı ve yardım istediği belgeyi gündeme getirdi.
Ardahan’ın Kars’a bağlı olduğu 1934’lü yıllarda Ahmet Cevdet Eroğlu’nun 7. valisi olduğu Kars ve kazalarında yaşanan ekonomik sıkıntıları dile getirdiği 21-2-1934 tarihli ve 37 Nolu Şifresi suretinde Posof, Göle ve Ardahan’da yaşanan ekonomik sıkıntılara dikkat çekilerek bölge insanlarına yapılan yardımların artırılmasını istemiş.
Son üç yıllık reklam harcaması olan 171 milyon 945 bin TL’nin tamamının, hükümete yakın medyaya verdiği ileri sürülen Ziraat Bankasınca 1934’ta yazdığı dilekçede Posof, Göle ve Ardahan’a yemeklik ve tohumluk için acil yardım yapılmasını istediği görülürken ekonomik sıkını ile baş başa bulunulan 2024 yılının yaşandığı bugünü anlatır gibi.
1934 yılında olduğu gibi 2024 yılında da bu tür dilekçe ve açıklamalarla bölge
insanına acil yardım yapılması gerektiği belirtilirken bölge siyasileri halktan aldıkları yardım çağrılarına karşın ‘Çiftçiye tarımsal destek ödemesi artırıldı’ başlıklı haber ve açıklamalarla,
‘2024 yılında çiftçiye yapılacak tarımsal desteklerle ilgili tebliğ Resmi Gazetede yayımlandı. Buğday, arpa, çavdar, yulaf için dek
5 Ay’da 4 Milyon TL. Kazanacak
Çobanlar Aranıyor!
Ama 7 milyon işsizin olduğu söylenen ülke de çoban bulunamıyor!..
EKONOMİK KRİZİN OLDUĞU SÖYLENEN ÜLKEDE 5 AY’DA 4 MİLYON TL. ALACAK ÇOBANlar BULUNAMIYOR!
Ekonomik sıkıntının diz boyu olduğu söylenen ülkede bin büyükbaş hayvana 5 ay boyunca çobanlık yapacak ve 4 Milyon TL. alacak çoban bulunamadığı ileri sürüldü.
Ardahanlı hayvan yetiştiricileri aylık ortalama 150 Bin TL.’ye gelen çobanlık maaşına rağmen çoban bulamamaktan yakınmaktalar.
Yıllık 450 ila 470 bşn arasında büyükbaş hayvanın yetiştirildiği Ardahan’da çoban bulmaktan yakınan Ardahanlı hayvan yetiştiricileri baharın gelmesiyle birlikte meralara sürdükleri hayvanlarına bakacak çoban bulamamaktan yakınmaktalar.
Aylık 100 Bin TL.’yi geçen çoban aylığına rağmen çoban bulamadıklarını belirten Ardahanlı hayvan yetiştiricileri, ‘ekonomik sorun var dense de çoban yok’ diyorlar.
Tarlaların içinde buğday değil,
betonlar yükseldi!
TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNU’nun 21. ve 22. maddelerinde ki ‘Tarımsal amaçlı yapılara ve tarım dışı arazi kullanımına izinsiz başlanılması, alınan izne uygun kullanılmaması veya hazırlanan toprak koruma projelerine uyulmaması halinde, Arazi sahibine veya araziyi bozana cezalandırılır, büyük ova koruma alanlarında ise bu ceza iki katı olarak uygulanır.’ denmesine karşın Ardahan’ın Çıldır Gölü havzası içinde ki tarlalarda arpa, buğday değil, beton ve taş binalar yükseldi.
Su kalitesinin iyileştirilmesi ve koruma altına alınması amacıyla Ardahan ve Kars Valiliklerince imza altına alınan ‘Çıldır Gölü Havza Koruma Planı ve Özel Hüküm’e karşın çevresi çöpten geçilmeyen, Çıldır ilçe çöpünün yakınına vahşice döküldüğü ve gölü besleyen derelerin başta ölmüş hayvan leşleri olmak üzere, hayvan gübrelerini taşıdığı Çıldır Gölünün de içinde bulunduğu tarım alanı içine yapılan beton binalar yukarından görüntülenince doğaya bakışımızda ne kadar samimi olduğumuzda görüldü.
124 kilometrekare sahip Çıldır Gölünü besleyen 4 adet derivasyon kanalının bulunduğu alana yakın Sazlısu (Goraveli) köyü sınırları içinde ki tarım alanı tarlaya yapılan ‘butik otel’ Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile “hassas alan” olarak koruma altına alınan bölgeyi de ilk yapılan yapı olarakta bilinmekte.
Geçtiğimiz Şubat ayında Muğla’nın Bodrum ilçesinde tarım arazisinin zeminini bozup dolgu yaptığı ileri sürülen şahsa, Bodrum İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü görevlilerince 411 bin 127 bin TL. idari para cezası verildiği haberlerine karşın Çıldır Gölüne yakın, tarım arazilerinin içindeki bu beton binaları yapımına kim veya kimlerin nasıl, hangi kanuna dayanarak izin verdikleri anlaşılamazken bu yapı ile ilgili Sazlısu köylüleri ile aynı köylü olan yapı sahiplerinin de tarım arazisine beton yapıldığı davalık oldukları da öğrenildi.
HANAK ÇEÇİLİNE TESCİL
Ardahan’ın yöresel ürünlerinden tel peynir için Türk Patent ve Marka Kurumuna yapılan tescil başvurusuna olumlu yanıt geldi. Kurum, incelemelerinin ardından, Ardahan’ın Hanak ilçesinde üretilen peyniri tescilleyerek coğrafi işaret verdi.
Kurum, incelemelerinin ardından, Ardahan’ın Hanak ilçesinde üretilen peyniri tescilleyerek coğrafi işaret verdi.
Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), kentin yöresel ürünlerinden tel peynir için Türk Patent ve Marka Kurumuna yaptığı ‘tescil başvurusu’ ardından yapılan incelemelerin ardından, Hanak ilçesinde üretilen peynir tescillenerek coğrafi işaret verildi.
Konu hakkında bir açıklama yapan Hamak Belediye Başkanı Erdal Kurukaya ‘Sevgili Hamaklı Hemşerilerim;
Tel Çeçil Peynirinin eşsiz lezzeti ve benzersiz yapısıyla şirin ilçemiz Hanak, coğrafi işaret tescilini almaya layık görüldü! Bu önemli başarı, ilçemizin peynir geleneğinin ve lezzetinin ulusal ve uluslararası platformlarda tanıtılmasını sağlayacak. Artık Tel Çeçil Peynirinin özgün tadını koruyarak, dünyaya daha geniş bir kitleye sunma fırsatımız var! HAYIRLI OLSUN!’ dedi.
1 MAYIS ARDAHAN’DA
POLSİSİZ KUTLANDI!.
Başta İstanbul’da olmak üzere yurtta ve dünya genelinde polis müdahalesi ile kutlanmaya çalışılan 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı Ardahan’da da hem de polis olmadan kutlandı.
İşçilerin olmadığı, sol ağırlıklı parti temsilcileri ve emekli ir kaç eski çalışanın olduğu küçük bir grubun kutladığı 1 Mayıs Bayramı etkinliğini uzaktan ve kutlamaya müdahale etmeden izleyen polisin de çalınan marşlara dudak oynatarak katıldığı görüldü.
Zorunlu sigortalı işçinin sayısının toplam 9 bin 556 kişi olduğu Ardahan’da çoğu siyasi parti temsilcisi ve emekli olan küçük bir grubun 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı etkinliği belediye tarafından yenilemeyi bekleyen şehir içindeki bakımsız kalmış, yer altı garajının da hizmete giremediği Milli Egemenlik Parkında bulunan Atatürk büstünün önünde kutlandı.
Olaysız ve kısa bir süre içinde sonra eren Ardahan’da ki polisiz 1 Mayıs etkinliğine DiSK, EMEP, KESK, Eğitim Sen, SES, Sol Parti temsilcileri önderlik yaparken çalışan işçilerin yanında DEM, CHP, AK Parti ve seçimlerde memleketi kurutacaklarını belirten diğer parti temsilcilerinin yanı sıra cemaatlere, iktidara yakın sendika temsilcilerinin olmaması dikkatten kaçmadı.
Hastaneyi yıktılar!
Sıra, Lojmanlar, Cami ve Depolarda..
İkinci dünya savaşı sırasında yapılan ve yıllarca Ardahan’da ki askeri personelin yanı sıra sivillere hizmet verdikten sonra AK Parti iktidarı döneminde kapatılıp, yıllarca boş bekletilen Ardahan Askeri Hastanesi yıkılmaya başlandı.
Ardahan kent merkezinde, Lise yolu üzerinde bulunan Askeri Hastanenin yıkım çalışmalarının başladığı şu günlerde dikkat çeken en önemli yönü yıkım işini alan şirket çalışanlarının yıllar önce yapılmasına karşın bir hayli sağlam olduğu görülen çatısını sökmekten bir hayli zorlandıkları görülmesiydi.
Çatı kısmında başlanan yıkım işinde görülen diğer önemli tarafı ise çatısı için kullanılan malzemesi ve ağaçları geride kalan yıllara karşın ilk günkü gibi sapa sağlam olmasıydı.
Yıkılmaya başlanan Askeri Hastanenin bulunduğu alanın içinde bulunan askeri depoların yanında birçok lojmanın da yıkılıp, içinde ki tarihi bina hariç ortada kaldırılması beklenirken, hastanenin ve askeri lojmanlar, depoların olduğu kentin ortasında ki bu devasa arazinin ne olacağı da merak edilmektedir.
Bir zamanlar Ardahan’da görev yapan bir çok üst düzey askere makam olan Hasan Sabri Kışlasının ve Ardahan’ın ortasında bulunan tarihi binanın belediye yada valilik makamı veya tarih bölümüne tahsis edilecek üniversiteye verilmesini isteyen Ardahanlılar ‘bu tarihi bina ve onun da yıkılıp, Kura nehrinin yanında yapılan yeni camiye taşınacağı belirtilen merkez camisinin de yanı başında bulunduğu devasa arazinin meydan mı yoksa TOKİ’ye verilip, satılacak mı?’ diye soramadan edemiyorlar.
Türk Patent: Ardahan’da faydalı model yok!
Türk Patent ve Marka Kurumu 2023 yılına ait sınai haklar verilerini açıkladı
İller bazında her zamanki gibi şampiyon İstanbul olurken; Bayburt, Ardahan, Erzincan ve Bitlis illerimize ilişkin veriler, Sınai Haklar hakkındaki bilinçlendirilme çalışmalarının arttırılması gerektiği belirtildi.
2023 yılında Türk Patent ve Marka Kurumuna yerli ve yabancı 16.433 patent, 3.400 faydalı model, 183.149 marka ve 58.076 tasarım olmak üzere üzere toplam 261.058 başvuru yapıldı.
TÜRKPATENT’e göre geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi İstanbul tüm başvurularda ilk sırada olurken Ardahan 15 başvuru ile sonlarda yer aldı.
Faydalı model başvurularında ise 931 başvuru ile yine İstanbul başı çekerken, 403 başvuruyla Ankara, 262 başvuruyla Bursa ve 246 başvuruyla İzmir izlerken, Konya’nın 174 başvuruyla beşinci sıraya yerleşmesi dikkate değer bir unsur oldu.
Bitlis ve Ardahan ise 2023 yılında hiç faydalı model başvurusu yapılmayan iller olarak listenin son sıralarına yerleşti.
1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü. Dünya üzerindeki pek çok ülkede, resmî tatil olarak kabul edilmektedir.
İlk kez 1856’da Avustralya’nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesinden Parlamento Evi’ne kadar bir yürüyüş düzenlediler.
1 Mayıs 1886’da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Chicago’da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil’de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. O dönemde Luizvil’deki parklar, siyahlara kapalıydı. İşçiler, sokaklarda yürüdükten sonra hep birlikte Ulusal Park’a girdi. Her eyalet ve kentte, siyah ve beyaz işçilerin birlikte yaptığı gösteriler, gazeteler tarafından, ‘Böylece önyargı duvarı yıkılmış oldu’ şeklinde yorumlanmıştı. Bu gösteriler 1 Mayıs’ı izleyen günlerde tüm harareti ile devam etti ve 4 Mayıs’ta kanlı Haymarket Olayı’na yol açtı. Uygulanan yasal baskılarla bu gösterinin tekrarlanması engellendi.
14 Temmuz-21 Temmuz 1889’da toplanan İkinci Enternasyonal’de Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle 1 Mayıs gününün tüm dünyada “Birlik, mücadele ve dayanışma günü” olarak kutlanmasına karar verildi. Böylece ikinci gösteri 1890 yılında yapılabildi.
Zamanla 8 saatlik iş günü birçok ülkede resmen kabul edildi. 1 Mayıs böylece işçilerin birlik ve dayanışmasını yansıtan bir bayram niteliğini kazandı. Günümüzde sosyalist ülkelerde (Çin, Kuzey Kore, Vietnam, Laos, Küba, Venezuela, Nepal, Bolivya) ve daha birçok ülkede tatil günü olan 1 Mayıs’ı işçiler büyük kitle gösterileriyle kutlar; bazı ülkelerde 1 Mayıs siyasal bir eylem biçimini de alır.