Ana Sayfa › ardahan › BİR TÜRLÜ AÇILMAYAN ULGAR TÜNELİ ÇEVREYİ ZEHİRLE KAPLIYOR!

BİR TÜRLÜ AÇILMAYAN ULGAR TÜNELİ ÇEVREYİ ZEHİRLE KAPLIYOR!

yazıyorsam sebebi var/fakir yılmaz
*KIRMIZILI VİAGRA REÇETESİ YAZMAK..
Önümüzde ki hafta yani 22 Kasım Cumartesi günü yapılacak olan Serhat Ardahan Dernekler Federasyonunun kongresinin hazırlıklarının yoğunluğu içinde geçen gripli bir haftanın bitimine doğru yol alırken, SARDAFED ile yeniden gireceğim gibi görünen yeni yolun bir hayli yorucu olacağını da düşünüyordum.
Çünkü daha önce iki dönem başkanlığını yaptığım ve şu an adları anılmayan ekibimle birlikte tarih yazan ARDAFED’li yılları hatırlatan bir ağırlığın çöktüğü omuzlarım eşliğinde bu pazar CAN TEMPO TV‘de bir kez daha yayınlayacağımız, GAZETECİLERLE GÜNDEM adlı program öncesi yaptığım onca görüşme dolaysıyla bir hayli yorgun bir yüz ile önce yemek yemeye sonra kuaförüme doğru yürürken hem hasta olmam, hem de memleketim gibi iyiden iyiye soğuyan hava eşliğinde üşüdüğümü de anlıyordum.
Ve yemekten sonra tv programımız, ‘Gazetecilerle Gündem’e hazırlanmak için her cumartesi günleri gittiğim kuaförüm Ümit dostum, yine bir komedi stand upu olan ve bir psikoloğa gidene sorulan ‘Hasan abi bugün psikoloğa gidecektin ne yaptın ya?’ sorusuna verilen ‘Okumuş kadın İncinmişsin dedi..’ moduna girmiş olan beni görünce, ‘Abi sen hiç viagra reçetesi yazdın mı?’ diye sorması ardından azda olsa gülen yüzüme bakarak, ‘Abi yanlış anlama ben ciddiyim. O kadar yazıyorsun birde viagra reçetesi yaz’ diyordu.
Karikatürist, komedyen, stand-up sanatçısı, sinema oyuncusu, senarist, film yapımcısı ve yönetmenliğinin yanında müzikle de uğraşan ve düzenlediği skeçlerinde hayat denen bu yolda yaşadıklarımızı muhteşem bir anlatımla anlatan ünlü stand up göstericisi Cem Yılmaz’ı izleyenin gözyaşları akana kadar güldüren o komedi denen ama gerçek olan iktidarsızlığı anlatan anlatımını bana ve sana hatırlatan ama hiçte düşündüğüm hatırlatma olmayan bir şeyi anlatıyordu.
Yine bir başka dost olan ama benim ve kuaför Ümidin dünyasından çok kendi dünyasında olan Engin’in de, ‘Evet abi Ümit abinin dediği reçeteyi bir yaz. Yazda bu reçetenin neden bize yazılmadığını da sor hele..’ demesi üzerine ‘bana iyi gelmiyor’ hissi ile görmeyi ve anlatılmasını sevmediğim rüyanın üzerime bıraktığı can sıkıcı etkisinden uyanıp, öğlen yemeğini akşama doğru Kartal merkezde bulunan dönerci lokantasında ki hatıralarda kalan anılarımın eşliğinde yerken neden incindiğimi psikolog kuaförümde saç, sakal toparlaması yapıldığı esnada onlara üstü kapalı açıklıyordum.
Ve, ulusal tv kanalı olan TEMPO TV’de her pazar canlı olarak saat: 15.00’da yayınladığımız, ‘Gazetecilerle Gündem’ adlı program öncesi geçen zaman ve yaşanan, yaşatılanlar dolaysıyla her gün biraz daha beyazlanan saç, sakallarımı kuaförüm Ümide toparlatıp, eve dönüp, yeniden başına oturduğum bilgisayarımda dolaşırken gördüğüm ve ‘Osmanlı‘yı paramparça yapan Ortadoğu’nun bugünkü mimarı olan Irak ve Lübnan‘ı kuran bir kadın..’ denen ‘Çöl Kraliçesi Gertrude Bell..’ adlı belgeseli tıklıyor, onu dinlerken haberlerimle yeniden hırsla, hızla sevişmeye başlıyordum.
Bir iki haberi yeni haberimi yazıp, www.kuzeyanadolugazetesi.com adlı haber sitemize ekleyip, çeper dibi dediğim sanaldan paylaştıktan sonra kuaförüm Ümidin anlattığı viagranın anladığınız viagra olmadığını da anlıyordum.
Çünkü sizin anladığınız viagranın, 2 kuzenin kurduğu ve sadece silah ve teknoloji devi sanılan ama hemen her konuda dünya lideri olan dostum şu an bulunduğum, komşusu Kocaeli’nin Darıca‘sında başlayıp, kız kuleli Üsküdar’ında atı alıp, geçemediğim İstanbul gibi Amerika’nın asla uyumayan şehri diye adlandırılan New York şehrinde bir kimya şirketi olan Charles Pfizer ilaç firması tarafından üretilen bir ilaç olduğunu yine dünyanın cendermesi Amerika‘nın icadı olan google amca da bir kez daha okuyordum.
Ve şu ‘Sertleşme bozukluğuna karşı kullanılan bir ilacı almak için hangi doktora gitmek gerekir?’ diye sorsam ben dahil çoğumuz Cem Yılmaz’ın, ‘Bahattin abi tam ölmüş mü?’ stand up gösterisinde ki gibi olduğu bir cevap vereceğimizi de bir kez daha gülümseyerek hatırlıyorum.
Cem Yılmaz’ın bir kez daha izleyip, gülerken Çöl Kraliçesi Gertrude Bell’e dönüp, buna benzer olan Umay Umay‘ın, ‘Oruspu Kırmızı’ kitabını hatırlıyor ve benim, unutulanlar dosyasına eklediğim ve artık yazmamaya gayret ettiğim, ‘Kırımızı Orospu‘ cumartesi yazılarımdan yeni birini sanki yazdığımı anlıyordum, anlamamazlıktan gelsem de..
Ve Kuaför Ümidin ‘Abi sen hiç viagra reçetesi yazdın mı?’ sorusunun Cem Yılmaz’ın stand up gösterisinde dediği gibi o çok üretilen ama hiç satılamayan (!) yani kullanılmayan (!) ve Bahattin abiyi kalp krizinden öldüren ama tabutta bile dik (!) duran viagra olmadığını Ümidin dediği, Engin’in onayladığı viagranın aslında para olduğunu, para olursa ilaç viagraya gerek olmadığını ve ‘Okumuş kadın, hayatını şey etmişler demedi de incin misin’ denmeyeceğini iddiasını düşünüp, kendisine hak verirken viagraya gerek olmadan Bahattin abinin hiç inmeyeni Alaman aşısı değil, Ardahan aşısı diye vurulanların gittiğim lokantada ki yediğim o güzel döner gibi hiç bir şey yememişcesine nasıl olup, aç kalmadıklarını da düşünüyordum..
Ve yine kuaförüm Ümit’in anlattıklarına bir kez daha dönüp onun yaşadıklarımla bir hayli incinip, beyazlanan saç ve sakallarımı kesip, yere dökerken bu konuda dediklerini de düşünüp, ‘yaşandı, bitti’ demenin ne kadar kolay olduğunu da koskoca Osmanlıyı batıran Çöl kraliçesi diye anılan Gertrude Bell’i, Umay Umay’ın Oruspu Kırmızı ve benim yaşadıklarımla, yazılarıma konu olan ‘Kırmızı Oruspu’larımın da benim kadar incinip, incinmediklerini düşünürken, ceplerinde olan yastık altı çil, çiller denen sarılarla ve paramızı pul eden yeşil viagralarla sanal ortamlarda kendileri gibi kırmızı kemanlarla dolaştıklarını da hatırlıyordum..
Ve onarı görünce, duyunca, düşününce onca Ardahan aşısına karşın onların hiçte incinmediklerini ve o giydikleri ve İspanyol boğaları denenleri üzerlerine çeken kırmızılarıyla hala çöllerde dolaşıp, gördükleri yeni ve sanırım daha enerjik seraplara kattıkları viagralarla aşılanarak aldıkları enerjilerle bir hayli mutlu yaşadıklarını düşünüp, bana yaşattıklarına bir kez daha incinip, of çekiyor ve doktor olmasam da, kuaförüm Ümidin, arkadaşım Engin’in benden çok istedikleri o viagra reçetesini, ‘Bu yazıyı hem onlara, hem de okuyanlara belki iyi gelir’ diyerek biraz değil, bol kırmızılı da olsa yazmış incitilen hayata hediye değil, bir kenara not ediyordum..

Giriş: 17-11-2025 23:57Güncelleme: 18-11-2025 11:25 Kaynak: HABER MERKEZİ

21039

ardahan Asayiş Çevre çıldır damal Dünya Ekonomi Genel göle Gündem hanak hoçvan köprülü Magazin Politika posof Sağlık Spor Teknoloji Video Galeri

Videolu Haberlerimiz İçin Yukarıda ki Videonun Sesini Açabilirsiniz..

GAZETECİLRLE GÜNDEM

PAZAR SAAT: 15.00’DA TEMPO TV EKRANLARINDA

Ardahanlı iş insanı Gürsoy Karataş’ın Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptığı BYM Fashion Giyimde yıl sonu indirimler bir TIK’la Gar dolabınızda.. www.bymfashion.com

EHLİYETİNİZİ ALMAK İÇİN ÖNCE BİZE ULAŞIN

TAY SÜRÜCÜ KURSLARI

Veysel Karatay
0 532 324 02 35

BİR TÜRLÜ AÇILMAYAN

ULGAR TÜNELİ ÇEVREYİ ZEHİRLE KAPLIYOR!

Ilgar Tüneli inşaatında çevre alarmı: Bergiz İnşaat’ın atıkları dereyi öldürdü, alabalıklar yok oldu

Ardahan’ın Damal ve Posof ilçeleri arasında Bergiz İnşaat tarafından yürütülen Ilgar Tüneli çalışmaları, atık suların dereye bırakıldığı iddialarıyla çevre felaketi tartışmasını büyüttü. Yöre halkı, kırmızı benekli alabalıkların tükendiğini, tarım ve hayvancılığın zarar gördüğünü söylüyor.

Ardahan’ın Damal ile Posof ilçeleri arasında yapımı süren Ilgar Tüneli’nde çalışan Bergiz İnşaat’ın, tünelde yürüttüğü çimento enjeksiyon işlemlerinden çıkan atık suları doğrudan dere yatağına boşalttığı iddia ediliyor. Bölge halkına göre kirli suyun kontrolsüz bırakılması, dere ekosistemini ağır biçimde tahrip etti.

Dere yatağında toplu balık ölümleri görüldü; özellikle nesli koruma altında olan kırmızı benekli alabalıkların yok olduğu bildiriliyor. Yöre halkı, durumu “çevre felaketi” olarak tanımlıyor.

Çamura ve çimentoya bulanan suda canlılar can veriyor: “Dere kendini her sene yeniliyor. Ama firma her yaz gelip yeniden berbat ediyor her şeyi”
‘2017’den beri önlem yok’
Suat Ardahan Damal ilçesinden. Seyitören Köyü’nde çamura bulanan derenin yanı başında yaşayan biri. soL’a konuşan Suat sorunun yıllardır sürdüğünü hatırlatıyor:

“2017’den beri bu kirlilik ve balık ölümleri devam ediyor. Ne şirket ne de ilgili kurumlar kalıcı bir önlem alıyor. Sosyal medyada gündeme getiriyoruz, yerel ve ulusal basına taşıyoruz, yine çözüm yok.”

Suat, firmanın masraf gerekçesiyle atık havuzu ve arıtma sistemine özen göstermediğini ve bazı yönetmelikleri göstermelik olarak tuttuğunu belirtiyor:

Hayvanlar bile suyu içmiyorlar..

“Burada çalışanlarla sohbet ediyoruz. Çalışanlar bile arıtmanın göstermelik olduğunu söylüyor. Beton atıklarını bile dereye döküyorlar.”

Suat, Bağırsak Deresi’nin bölge için hayati önemde olduğunu vurguluyor:

“Damal ve Hanak’ın hayvanları bu sudan içiyor. Kimyasal atıklar suya karışınca canlı kalmıyor. İlkbaharda dere kendini yeniliyor ama çalışma başladığı anda yine balıklar ölüyor.”

Ilgar Dağı’na yapılan tünel inşaatının çamurlarından dolayı dere balçığa dönmüş durumda
Eski muhtar: ‘Kırmızı benekli alabalık artık yok. Tükendi!’
Seyitören köyünün eski muhtarı Metin Türker de suyun çamur aktığını ve balık türlerinin yok olduğunu söylüyor. Türker, dereyi şöyle anlatıyor:

“Biz buraya çay deriz. Esas adı Bağırsak Deresi. Çayın inşaatın üst tarafında kırmızı benekli alabalıklar hâlâ var ama inşaatın altındaki kısımda yok. Hepsi öldü. Avlanmanın yasak olduğu özel bir türdü, avdan değil inşaattan aktarılan çamurdan gitti.”

Türker, soL’a yaptığı değerlendirmede atıkların dereyi yaşanmaz hale getirdiğini belirtiyor:

“Kurbağaların gözleri bile görünmüyordu, o kadar çamur akıyordu. Beton atıkları, kimyasallar… Ne varsa suya dökülüyor. Tahribat büyük. Çocuklarımızın yüzdüğü, hayvanların su içtiği yer tamamen kayboldu.”

Derede balıklar artık yok. Kırmızı benekli alabalıklar bölgenin av yasağı olan özel türlerinden.
Tarım, hayvancılık ve arıcılık da zarar görüyor
Atıkların yalnızca canlıları değil bölgedeki üretim faaliyetlerini de etkilediği ifade ediliyor. Çevre köylerde yaşayan yurttaşlar soL’a verdikleri bilgide, 2017 yılından bu yana hayvan ölümlerinde ve hayvanların düşük yapma sorunlarında artış olduğunu ifade ediyor. Ancak bunlar ne yazık ki henüz netleşmiş veriler ya da vakalar değil. Köylüler nedenini çok sade bir dille anlatıyor: “Ölen hayvana otopsi yaptıracak paramız yok. Zaten temel geçim derdi tarım hayvancılık olan bir yerdeyiz. Hayvan ölünce onun derdiyle uğraşıyoruz. Bir de numune alıp İl Sağlık ya da İl Tarım’a gitme şansımız olmuyor” diyorlar.

Eski muhtar Türker, suyun geçtiği her köyün zarar gördüğünü belirtiyor:

“Bu su bütün köylerin hayvan sulama ihtiyacını karşılıyor. Tarımı etkiliyor, arıcıları etkiliyor. Öyle bir toz çıkıyor ki arılar bile zarar görüyor.”

Valilik kısa süreli durdurma vermiş
Türker, paylaştığı görüntülerin ardından valiliğin bölgeye geldiğini, kısa süreli bir iş durdurma kararı verildiğini aktarıyor. Ancak uygulamanın kalıcı bir çözüme dönüşmediği belirtiliyor.

Yurttaşlar ise firma ve yetkili kurumların numune ve denetim süreçlerini şeffaf yürütmediğini düşünüyor.

Bergiz İnşaat’ın AKP hükümetine yakın bir firma olduğunu söyleyen yöre sakinleri, tünel inşaatının 2017’den beri ödenek sorunlarıyla “uzayıp gittiğini”, çevresel etkilerin ise her geçen yıl ağırlaştığını dile getiriyor. Normalde 2020 yılında bitmesi hedeflenen Ilgar Tüneli’nin inşaatı 2023’ü de geride bıraktı. “Belki yedi sekiz yıl daha uzayacak. Bilmiyoruz. Ama önlem alınmazsa geriye bir şey kalmaz bu dereden bunu biliyoruz” diyorlar.

DAMAL BELDİYESİ BELEDİYE MECLİSİ

BAĞIMSIZ BELEDİYE BAŞKANINI GÖREVDEN ALACAK!

Arnavutluk Tiran Belediye Meclisi, bir suça karılan Tiran Belediye Başkanının görevden alması Ardahan’ın Damal ilçesi Belediye Meclisinin dikkatini çekti.

Geçtiğimiz günlerde yaşanan ve “Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj’in görevden alınmasına ilişkin öneriyi kabul eden ve gerekçe olarak, “cezai sürecinden dolayı başkentin seçilmiş belediye başkanına sahip değildir” ifadesini örnek alan Damal’ın 9 CHP’li Meclis Üyesi son seçimlerde bağımsız seçilen ancak ABD’de yaşanan bir Oval Ofis konusuna benzer bir olay ardından aldığı hapis cezası ile bilinen Damal’ın Bağımsız seçilen ve hiç bir meclis üyesi olmayan Belediye Başkanını hapis cezası almasının yanın da başkan vekilliğini yapan meclis üyelerini zabıta zoruyla makamda ve belediyede dışarı attıracak kadar ileri giden, diğer meclis üyelerine saygısızlık, meclis üyelerinin öneri ve kararlarını uygulatmama ve kendi başına aldığı kararla kenti yönetme, bütçesini keyfi harcamalarla bitirme gibi nedenlerle görevden almak için harekete geçtikleri ileri sürüldü.

9 CHP’Lİ Damal Belediyesi Meclis Üyelerinin aynı başkanın CHP İlçe Başkanı ve İl başkanının yanında Damallı vatandaşlarda saygısızca hal hareketler içinde olması gibi nedenleri öne sürüp, bu yönde hazırladıkları kararı bu hafta içinde Damal Belediye Meclisinde karar altına alıp, seçim kuruluna, Damal kaymakamlığına, Ardahan valiliğine ve İçişleri Bakanlığına bildirecekleri de öne sürüldü.

TİRAN BELEDİYE BAŞKANI

ERİON VELİAJ GÖREVDEN ALINMIŞTI!

Bilindiği gibi Damal Belediye başkanı Vekilinin bağımsız Belediye Başkanının emri üzerine makamında zabıta zoruyla dışarı atıldığı aynı günlerde Arnavutluk Bakanlar Kurulu, şu anda tutuklu bulunan Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj’in görevden alınmasına karar vermişti. Karar, Tiran Belediye Meclisi’nin önerisi üzerine yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında, alınmıştı.

Tiran Belediye Meclisi, 23 Eylül’de “Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj’in görevden alınmasına ilişkin öneri”yi kabul etmişti. Gerekçe olarak, “cezai sürecinden dolayı başkent seçilmiş belediye başkanına sahip değildir” ifadesi gösterilmişti.

Konuya ilişkin dün partisinin (Sosyalist Parti) genel merkezinde konuşan Başbakan Edi Rama, Tiran Belediye Meclisi’nin başkanın yokluğunda aldığı kararla yeni seçimlerin önünü açtığını belirtti.

“7 aydır görevde seçilmiş bir belediye başkanı olmadan, aynı zamanda da görevle ilgili mahkûm edilmiş bir belediye başkanı olmadan kaldık. Bu nedenle Erion Veliaj ile ilgili tartışmalı ama başkentin geleceği açısından zorunlu bir adım atmak durumunda kaldık,” dedi

Tiran Belediye Başkanı Veliaj, 10 Şubat’ta yolsuzluk ve kara para aklama şüphesiyle tutuklandı ve halen cezaevinde bulunuyor.

Öte yandan, eşi Ajola Xoxa hakkında da “yurt dışına çıkış yasağı” ve “adli polise düzenli imza verme yükümlülüğü” gibi tedbirler alındı. O da birkaç suçtan şüpheli olarak soruşturuluyor.

Veliaj, 2015’ten bu yana Tiran Belediye Başkanı olarak görev yapıyordu. Daha önce Arnavutluk Hükümeti’nde bakanlık yapmış ve milletvekilliği görevinde bulunmuştu.

CHP’Lİ MECLİS BAŞKANI PARTİ’DEN,

MECLİS ÜYESİ BELEDİYEDEN KAPI DIŞARI EDİLDİ!

Yenilikçiler diye son yapılan kongrelerde göreve gelen ve başta kentin sorunları olmak üzere ülke ve dünyada yaşananlarla ilgilenmesi gereken CHP’liler son iki ay içinde karşılaştıkları olaylarla parti içi kavgalar ve muhaliflerle karşı karşıya gelmelerle anılmaya başladılar

İlk olarak Damal CHP İlçe Başkanlığına seçilen Turan Değirmenci ile Oval ofis olayı diye bilinen bir olay ardından hapis cezası alan Damal’ın Bağımsız Belediye Başkanı ile karşı karşıya gelip, Belediye Başkanının elinde tuttuğu başkanlık imkanları ile İlçe Başkanına ait iş yerini kapatıp, mühürlemesi ile başlayan olaylar, aynı başkana vekillik eden CHP’li meclis üyesinin zabıtalar tarafından belediyeden kapı dışı edilmesi ile devam etti.

Su saati için Damal’daki mahallelilerle karşı karşıya gelen ve AK Partili Erzurum Belediye Başkanına açtırdığı fırın ile İlçe fırıncılarıyla da arayı açan Damal’ın bağımsız Belediye başkanı su için kendisini protesto eden mahalleliler ardından bu kez CHP İl ve İlçe Başkanlarınca başında olduğu belediyenin önünde yapılan toplu basın açıklaması ile protesto edildi.

MECLİS ÜYELERİ İSTİFA EDERSE, BAŞKANLIĞI DÜŞER!

Daha öncede düzenlediği ve AK Partili Kadın İlçe Başkanının bol bol ödüllendirildiği festivalde otobüslerle ilgili Damal Dernekler Federasyonu ile karlı karşıya gelen aynı başkan bu olayın ardından aynı festival esnasında hazırlattığı dev branda afişle kendi fotoğrafını Damal Karadağ’a yansıyan Atatürk’ün siluetini gölgelediği ileri sürülerek protesto edilmişti.

Kurduğu derme, çatma Kent Konseyine kendisini başkan olarak atayan, kurduğu fırına ait ekmek aracıyla sokak köpeklerini hayamım barınağına taşıdığı ileri sürülen Damal’ın Bağımsız İlçe Belediye Başkanı rahatsız olup, yerine bıraktığı CHP’li belediye Meclis Üyesinin vekaleten baktığı başkanlık makamdan zabıta zoru ile belediyeden kapı dışı ettiği iddiasıyla yenilikçiler diye adlandırılan CHP’lilerce düzenlenen basın açıklaması ile kınanırken başkanın bur davranışlara devam etmesi halinde CHP’li olan tüm meclis üyelerinin istifa edeceğin ve başkanın başkanlığını düşeceği ve Damal’ın erken seçime gidebileceği de öne sürüldü.

CHP Damal İlçe Başkanlığının konuyla ilgili yaptığı açıklama şöyle;

KAMUOYUNA DUYURULUR

Damal Belediye Başkanı’nın, yılın 200 gününü ilçede geçirmeyip belediyeyi vekaleten yönettirdiği Meclis Üyesi Sayın Yener Obalı’yı, yalnızca fikir ayrılığı yaşadığı için zabıta ve korumalar eşliğinde belediye binasından dışarı attırması, hem etik dışı hem de demokratik teamüllere tamamen aykırıdır.

Kendinden olmayanı ötekileştiren, farklı düşünceye tahammülü olmayan, belediyeyi şahsi şirketi gibi yöneten bu anlayışı Damal halkı olarak en sert biçimde kınıyoruz.

Belediyenin kapıları tüm Damallılara açık olmalı, halk iradesiyle seçilmiş bir meclis üyesine bu şekilde muamele edilmesi, yalnızca kurumsal çürümeyi değil, aynı zamanda Damal’da yönetim anlayışının ne kadar yozlaştığını da gözler önüne sermektedir.

Damal halkı bu baskıcı, dışlayıcı tutumlara sessiz kalmamalı; herkes bilmeli ki

Damal kimsenin tapulu malı değil, halkındır!

CHP DAMAL İLÇE BAŞKANLIĞI

Öte yandan bu CHP’lilerin başını çeken yeni CHP Ardahan İl Başkanı Eczacı Yunus Dündar’ında yine CHP’li olan CHP Çıldır eski İl Genel Üyesi ve Ardahan eski İl Genel Meclis Başkanı Baha Yunusoğlu tarafından Dündar tarafından CHP Ardahan İl başkanlığında tehdit edip, partiden kovduğu gerekçesiyle savcılık olmuştu.

Federasyonun eleştirdiği

DAMAL BELEDİYE BAŞKANINA HAPİS CEZASI!

7 Haziran 2025 Tarihli Haber

Geçtiğimiz günlerde düzlenen Damal Atatürk’Ün İzinde Ve Gölgesinde Festivali Mustafa Kemal Atatürk’ü gölgeleyen dev posteri ile tepki alan ve kendisi bebek şampiyonu, eşi ise Güreş şampiyonu olan AK Parti Damal İlçe Başkanı Nevriye Derdiyok’un ısrarlı baskısı üzerine her an AK Parti’ye geçeceği söylenen Ardahan’ın Damal İlçesinin Bağımsız Belediye Başkanına hapis cezası verildi.

Alınan bilgilere göre Hanak Asliye Ceza Mahkemesi, 16 Temmuz 2025 tarihinde görülen davada, Damal Belediye Başkanı olan Kemal Çamliyurt hakkında kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak suçundan 5237 sayılı TCK’nın 136/1 maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Kemal Çamliyurt’un, daha önce hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiş bir dosyaya ilişkin bilgileri sosyal medya hesaplarında paylaşarak kişisel verileri hukuka aykırı şekilde yaymıştı.

Mahkeme, sanığın ileride benzer bir suçu işlememesi yönünde olumlu kanaate vararak, cezanın açıklanmasının 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca geri bırakılmasına hükmetti. Sanık Kemal Çamliyurt, 5 yıl boyunca denetim süresine tabi olacak. Bu süre içinde kasıtlı başka bir suç işlemesi halinde kararın açıklanarak cezanın infazı gündeme gelecek. ‎

BELEDİYE KENDİSİNİ ELEŞTİREN FEDERASYONA ‘ÇANTACI’ DEYİP,

FESTİVALE GELİRKEN 600 BİN TL’Yİ İÇ ETTİĞİNİ İLERİ SÜRDÜ..

BELEDİYE BAŞKANI 2 YILA YAKIN HAPİS CEZASI ALAN Ardahan’ın Damal Belediyesi, 6 Temmuz 2025 tarihinde gerçekleşen “26. Atatürk’ün İzinde ve Gölgesinde Damal Şenliği” kapsamında İstanbul’dan Damal’a otobüslerle getirilen katılımcılarla ilgili önemli bir kamuoyu duyurusu yayımladı.

Belediye, şenlik kapsamında İstanbul’daki bazı dernekler ve STK’lar tarafından toplam 7 aracın (6’sı 50 kişilik, 1’i 30 kişilik) Damal’a yönlendirildiğini belirtti. Bu araçların görevlendirilmesi, şoförlerin temini ve katılımcı listelerinin oluşturulmasının tamamen ilgili kurumlar tarafından yapıldığını ve Damal Belediyesi’nin bu süreçte herhangi bir bilgisi, dahli veya yönlendirmesi olmadığını vurguladı.

Damal Belediyesi’nin Sağladığı Destekler ve Beklentileri:

Duyuruda, Damal Belediyesi olarak gelen tüm şoförlerin konaklama, kahvaltı ve yemek giderlerini karşılayarak görevlerini rahatlıkla yapmalarını sağladıkları ifade edildi. Belediyenin derneklerden herhangi bir maddi destek beklentisinin olmadığı ve olmayacağı, yalnızca misafirleri en iyi şekilde ağırlamaya ve halkla kurulan samimi ilişkiyi korumaya odaklandığı belirtildi.

Usulsüzlük İddiaları ve Belediyenin Endişeleri:

Ancak, bazı yapıların bu süreci bir otobüs acentesi gibi yürüterek ticari kazanca dönüştürmeye çalıştığı, halkın hassas duygularını, derneklerin adını ve yerel değerlerin renklerini kullanarak otobüs firmasıymış gibi hareket ettiğinin görüldüğü dile getirildi. Toplumsal dayanışmayı temsil etmesi gereken kurumların böyle bir organizasyonu ticari bir faaliyete dönüştürmesinin etik dışı olduğu ve halkın güven duygusuna zarar verdiği vurgulandı. Belediyeye ulaşan bilgilere göre, yaklaşık 330 kişinin Damal’a getirildiği ve bunlardan 220’sinin dönüş yaptığı belirtildi. Katılımcıların her birinden sefer başına 1000 TL olmak üzere ücret alındığı ve toplamda 500.000 TL ile 600.000 TL arasında bir meblağın toplandığı iddia edildi. Bu paranın nerede toplandığı, kim tarafından tahsil edildiği ve hangi amaçla kullanıldığına dair ellerinde hiçbir resmi bilgi bulunmadığı açıklandı

Duyuruya eklenen bir banka dekontunda ise 06.07.2025 tarihinde alıcı “Özgür K.” adlı kişiye “ING Bank A.Ş.” üzerinden 3000 TL’lik bir “Giden Fast Tutarı” olduğu görülüyor. Bu dekontun, bahsi geçen “2 Gidiş 1 Dönüş 3.000 TL” ibaresiyle birlikte sunulması, otobüs ücretleriyle ilgili iddiaları desteklemek amacıyla paylaşıldığı anlaşılmaktadır

Belediyeden Hesap Sorma Çağrısı ve Hukuki Süreç:

Damal Belediyesi, toplanan bu paranın hesabını soracak olanın parayı alanlar değil, ödeyen vatandaşlar olduğunu açıkça ifade etti. Hiç kimsenin Atatürk’ün adını taşıyan bir etkinliği, halkın alın teriyle oluşturulan samimiyeti ve emeği kişisel veya kurumsal çıkar kapısına dönüştüremeyeceğini vurguladı. Belediye, bu tür gayri şeffaf uygulamalara karşı bugüne kadar nasıl durduysa, bugün de aynı duruşla halkının yanında olmaya devam edeceğini belirtti. Son olarak, bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını, gerekli tüm hukuki ve idari yolları değerlendireceklerini kamuoyuna saygıyla duyurdu.

BELEDİYENİN İDDİLARINA CEVAP VERMEYEN FEDERRASYON

FESTİVAL ESNASINDA YAŞANAN EKSİKLİKLERİ ELLEŞTİRDİ!

DAMAL BELEDİYESİ’NİN, ‘ÇANTACI’ DİYEREK KÜÇÜMSEDİĞİ VE FESTİVALE GELİRKEN SANKİ OTOBÜS FİRMASIYMIŞ GİBİ BATI KENTLERİNDE Kİ BELEDİYELERDEN ÜCRETSİ OLARAK SAĞLANAN OTOBÜSLERLE DAMAL’A GELENLERDEN PARA ALDIĞINI İLERİ SÜRDÜĞÜ DAMAL DERNEKLER FEDERASYONU İSE DAMAL BELEDİYESİNİN HAKKINDA İLERİ SÜRDÜĞÜ İDDİLARA CEVAP VERMEKTENSE ŞÖYE DEDİ..

Ardahan Damal Dernekleri Federasyonu, bu yıl 26.’sı düzenlenen Damal Festivali’nde yaşanan ciddi eksiklikleri ve organizasyon hatalarını içeren bir basın açıklaması yayınladı. Federasyon, festivalin program akışı, yemek-içme organizasyonu ve tuvaletlerin durumu gibi konularda Damal halkından gelen şikayetlerin haklı olduğunu belirtti.

Federasyon, kuruluşundan bu yana Damal Festivali’ne büyük bir özveriyle katılım sağladığını ve yüzlerce Damallı’yı bu anlamlı etkinliğe taşıdığını vurguladı. Açıklamada, “Tüm bu çalışmalarımızın tek bir amacı vardır: Damal’ın birliğini ve beraberliğini büyütmek” ifadelerine yer verildi. Federasyon, Damal halkının ortak geleceği ve dayanışması adına bugüne dek hiçbir sorumluluktan geri durmadığını ve bunu geçmişteki faaliyetleriyle defalarca kanıtladığını belirtti.

Ancak Federasyon, büyük bir emekle örülen bu birlik ve beraberliğin, “deneyimsizlik, işgüzarlık ve keyfi tutumlarla örselenmesine asla sessiz kalmayacaklarını” ifade etti. Damal’ın en büyük sivil toplum kuruluşu ve çatı örgütü olan Federasyonun karar ve uygulamalarının yalnızca organizasyonlara değil, bizzat Damal halkının iradesine karşı bir sabotaj niteliğinde olduğu belirtildi. Açıklamada, Damal’ın çevresel sorunları, doğa tahribatı, sosyal ve kültürel erozyonun göz ardı edilerek, “gerçeklerden kopuk ve suni bir anlayışla yürütülen işler, ne halkımızı tatmin eder ne de geleceğimize katkı sunar” denildi

Federasyon, etkinliğin resmi bir anlayışla gerçekleştirilmesi, sivil inisiyatifin dışlanması ve halkın dayanışma ruhuna yapılan saygısızlığı kınadı. Damal halkının değerlerine ve inancına düşmanlıkla tanınan bazı anlayış temsilcilerine ödül verme amacı güden, içerik açısından niteliksiz ve uydurma yarışmaların kabul edilemez olduğu ifade edildi. Ayrıca Damal’da örgütlü ve etkili bir şekilde çalışan siyasi parti temsilcileri varken, yalnızca iktidar partisine yakınlığı bilinen il ve ilçe temsilcilerinin mobbinge boyun eğilerek öne çıkarılmasının “bu halka karşı büyük bir sorumsuzluk” olduğu vurgulandı.

Federasyonun en geniş temsiliyetini barındırdığına dikkat çekilerek, birkaç kişilik bir “çanta derneği” muamelesi yapılmasının asla kabul edilemez olduğu belirtildi. “Damal halkının alın teriyle inşa ettiği bu yapılar; hiç kimsenin kişisel egosuna, siyasi çıkarına ya da bürokratik kibirine kurban edilemez” ifadeleri kullanıldı. Federasyon, Damal’ın tek gerçek sahibinin Damal halkı olduğunu ve Damal halkının acısını ve hassasiyetini yok sayan hiçbir makam ya da mevki sahibinin, kendisini halkın efendisi, Damallıları da biat eden bir kitle olarak göremeyeceğini belirtti.

Açıklamada, Damal’da kamu adına seçilmiş ve atanmış kişilerin, Damal ve köylerinde gerçekleştirdikleri etkinlik ve faaliyetlerde, Damal halkının inanç ve kültürel değerlerine daha büyük bir hassasiyetle yaklaşmaları gerektiği bir kez daha hatırlatıldı.

Damal Halkına Çağrı ve Talepler..

Federasyon, Damal halkının hassasiyetlerine kulak verilmesi, temsilcilerinin tanınması ve saygı duyulması çağrısında bulundu. Başta belediye olmak üzere Damal sahasında faaliyet gösteren tüm kamu ve özel işletmelerde, istihdamda Damal’dan olanlara pozitif ayrımcılık uygulanması gerektiği vurgulandı. Bunun aynı zamanda ilçenin en yakıcı sorunu olan göçü durdurmak için bir zorunluluk olduğu ifade edildi.

Açıklamada, “Damal’ı anlamak için o toprakta doğmak, o soğuğu iliklerinde hissetmek, o dağı, taşı yudum yudum içmek gerekir. Maaş için değil, vefa için çalışırız. Damal, kimsenin kariyer basamağı değil, bizim alın terimiz, geçmişimiz, geleceğimizdir. Katılımcı, şeffaf ve halkla uyumlu bir anlayışla hareket edin.” denildi.

Federasyon, aksi takdirde, son yıllarda ortaya çıkan yeni etkinliklerin de açıkça gösterdiği gibi Damal halkının örgütleyici ve inisiyatif sahibi olduğu, inanç, kültür ve demokratik taleplerle örülen bambaşka bir etkinliğin zemininin hızla oluştuğunu belirtti. Damal halkının sorunlarını ve taleplerini dile getireceği, baskıya, mobbinge ve dayatmalara boyun eğmeyeceği ve Federasyonun bu baskılara karşı asla geri adım atmayarak, birlik ve dayanışma mücadelesini kararlılıkla sürdüreceği ifade edildi.

Damal’ın Başkanı Kemal Reklamıyla
Mustafa Kemal Atatürk’ü Gölgeledi!

1 Temmuz 2025 Tarihli Haber

‘Atatürk’ün İzinde ve Gölgesinde’ adlı şenlikte kendi dev posterini Atatürk’ün küçük resminin üzerinde ve önünde gösteren Ardahan’ın Damal İlçesinin Bağımsız Belediye Başkanı Kemal Çamlıyurt’a tepki gösteren vatandaşlar, ‘Atatürk’ün gölgesinde adlı festival düzenliyorsun ama kendi fotoğrafını Atatürk’ten daha büyük yaptırıyorsun, adına adı verilen ülkenin kurucusuna gölge ediyorsun’ diyerek Atatürk’ün siluet fotoğrafını kendi dev posteri ile gölgeleyen başkanı protesto ederek alanı boşalttılar.

Damal Bebeğinin yerine de mi kayyum atandı?!

“Saflar netleşti. Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk. Yaşasın Laik Türkiye Cumhuriyeti. Yaşasın Anti Emperyalist Tam Bağımsız Türkiye.” sloganını kendi X twitirinde paylaşan Sabahat Akkiraz’ın yarım saat içinde konser verip, geliş-gidiş bileti aldığı uçağa yetişmek için alandan erkenden ayrıldığı görünen 26’ncı, ‘Atatürk’ün İzinde ve Gölgesinde Damal Şenliğinin sahnenin arka fonuna konulan ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün küçük posterinin önüne kendisinin dev posterini koydurup, Atatürk’ü gölgeleyen Ardahan’ın Damal İlçesinin Bağımsız Belediye Başkanı Kemal şenliğe katılanların tepkisini çekti.

Şenliğe katılanların ihtiyaçlarını giderecek bir wc’si olmayan, araç parkı bulunmadığı için dönmek isteyenlerin tıkanan bozuk yolda geri dönmek için önlerinde ki araçların çekilmesini beklediği, alanda stant açan esnafın tozda, topraktan bir şey satamadan eli boş döndüğü doğru dürüst bir seyir alanı bulunmayan sahada dağlara yansıyan Atatürk’ün siluetini izlemeye çalışan vatandaşlar düzenlenen bebek yarışında da Damal bebeği yapmayanlara ödül verildiğini ileri sürüp, Damal Bebeğine de kayyum atandığını iler sürdüler.

DAMALLILAR,

AK PARTİYE ‘FIRINLI AÇILIM’

YAPTIRAN BAŞKANI YALNIZ BIRAKTILAR!

Hakkında ileri sürülen iddialar ardından savcılık olan ve DNA testinin istenmesine kadar süren dava sonucu 1 yıl 8 aya yakın hapis cezası ile cezalandırılan Damal Belediye Başkanı Damalılarca yalnızı bırakıldı.

AK Partili Erzurum Büyükşehir Belediyesinin Damal’da kurduğu ekmek fırınının açılışı törenine Damallıların gitmediği dikkat çekti. Öte yandan Belediye başkanının davalı olduğu şahsın törene gelmemesinin önlemek için belediye zabıtalarına şahsı arattırıp, törene gelmemesini istediği de alınan bilgiler arasında oldu.

AK PARTİ ALEVİ AÇILIMINI ALEVİ DAMAL’DA

EKMEK FIRINI AÇARAK BAŞLATIYOR!

Bahçeli’nin, ‘Kurucu önder’ diyerek başlattığı sürecin AK Parti’nin Alevilere yönelik yeni bir açılımı da sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alevi toplumunun sorunlarını dinlemek üzere bin 585 cem evine temsilcileri ile yapılan görüşmeler ardından devam eden Alevi Açılımına bu kez AK Partili Erzurum Büyükşehir Belediyesi Damal’da ekmek fırını açarak destek verecek.

İki ekmek fırının olduğu Damal’da AK Partiye geçecek denen Damal’ın 2 yıla yakın hapis cezası alan Belediye Başkanı ile birlikte 3. ekmek fırını açacak olan AK Partili Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti 27, Damallı Ardahan Genel Sekreteri ve AK Partililer mitin niteliğin de bir açılış töreni yaparak, AK Parti’nin artık Damal’da da olduğunu Damallılara anlatacak.

DAMAL BELEDİYE BAŞKANIAN HAPİS CEZASI!

2024 yılında yapılan yerel seçimlerde önce CHP’den aday olmak isteyen ancak CHP’nin yer vermemesi üzerine Damal’ın tarihinde ilk kez Bağımsız Belediye Başkanı seçilen Çamliyurt’a mahkemeden ceza çıktı.

Damal ilçesinde Başkanlık seçim çalışmalarında birlikte çalışma gerçekleştiren Başkan Çamlıyurt ile Damal’da yaşayan Bayram Yanıkel isimli kişi arasında 700 bin TL’lik para alacak-verecek iddiası mahkemeye daha önce taşınmıştı. Mahkeme devam ederken Başkan Çamlıyurt ile Yanıkel arasında yaşanan başka bir tartışma mahkemeye taşındı.

Başkan’a seçim çalışmaları için 700 bin TL borç verdiğini ve alamadığını iddia eden Bayram Yanıkel daha önce konuyla ilgili basına açıklamalarda bulunmuştu.

Yaşanan tüm gelişmeler ile birlikte Damal Belediye başkanı Kemal Çamliyurt ile davacı Bayram Yanıkel’i arasında yaşanan gerilim başka bir davanın daha açılmasına neden oldu. Başkan Kemal Çamlıyurt‘un, kişisel verilerini hukuka aykırı bir şekilde yaydığı gerekçesiyle şikâyetçi olan Bayram Yanıkel, mahkemeye başvuruda bulundu.

Hanak Asliye Ceza Mahkemesinde dün görülen davada mahkeme Belediye Başkanı Kemal’ Çamlıyurt’a kişisel verileri hukuka aykırı olarak yaydığı gerekçesiyle 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Daha önce sabıkası olmadığı için hükmün geri bırakılmasına ve 5 yıl denetimli serbestlik getirme kararı veren mahkemenin bu kararıyla Belediye Başkanı ceza almasına karşın hapse girmeyeceği öğrenildi.

DAMAL FEDERASOYONU: BİZİM HESABIMIZ AŞAĞIDA DA

YA SEN BAŞKAN SEN HESAP VERECEKMİSİN?

DAMAL/FED: KEMAL ÇAMLIYURT’UN YALANLARINA CEVABIMIZDIR

Toz toprak içinde yaptığı son festivalse çağırıldığı kadın sanatçıya 2 türkü karşılığı 500 bin TL. ödeyip, yerel sanatçılara ve Damallılara su vermediğiyle eleştirilen ve derneklere ‘çantacı’ suçlaması yapan Damal’ın 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılan Belediye Başkanının Damal Federasyonu hakkında öne sürdüğü iddialara Damal Dernekler Federasyonu cevap verip, cevap istedi.

Damal Federasyonunun yaptığı açıklama aynen şöyle;

Kamuoyunu yanıltmaya yönelik açıklamalar karşısında, gerçekleri tüm açıklığıyla paylaşma zorunluluğumuz doğmuştur. Belediye başkanı Kemal Çamlıyurt’un kamuoyuna sunduğu iddialar asılsız, eksik ve manipülatiftir. İşte madde madde gerçekler:

YALAN 1: “Festivale 7 araçla gelindi, 5 araçla dönüldü. Toplam geliş-gidiş 600 kişi.”

GERÇEK:
2025 Damal Festivali’ne İstanbul’dan 7 araçla gelmiş, dönüşte ise yalnızca 2 araçla dönülmüştür. Kayıt altına alınmış katılımcı sayısı 369 kişidir; 600 kişi iddiası tamamen gerçek dışıdır.

YALAN 2: “Şoförlerin yemek ve konaklama giderlerini belediye karşıladı.”

GERÇEK:
Toplamda 4 şoförümüz vardı. Tüm yemeklerini Gület Lokantası’nda yediler. Toplam 5.500 TL’lik hesap Federasyon ve erenler cemevi tarafından ödenmiştir.

YALAN 3: “600 bin TL bağış toplandı.”

GERÇEK:
Toplanan bağış tutarı 369.000 TL’dir.

42.000 TL organizasyon giderlerine harcandı.

Kalan 327.000 TL burs çalışmaları için federasyon, Erenler Cemevi ve ilgili dernekler arasında paylaşıldı.

Federasyon payına düşen burs katkısı sadece 66.000 TL’dir.

YALAN 4: “Kardeş belediyelerle görüşülerek önümüzdeki yıl ücretsiz araç sağlanacak.”

GERÇEK:
Bu dönem Sözde “kardeş belediye” olarak tanıtılan AKP’li Bahçelievler Belediyesi’nden bir araç alınacaktı ancak herhangi bir araç ya da destek alınamamıştır. Bu açıklama yalnızca algı çalışmasıdır.

YALAN 5: “Toplanan bağışlardan ve kim tarafından toplandığından haberimiz yok.”

GERÇEK:
Yaklaşık 15 yıldır bu çalışmalar Damal Dernekler Federasyonu, Erenler Cemevi ve ilgili dernekler tarafından şeffaf şekilde yürütülmektedir. Başkan, bu yıl da süreci yakından takip etmiş, hatta Bahçelievler Belediyesi’nden araç talebinde bulunmuştur.

YALAN 6: “Otobüs acentesi gibi hareket ediliyor.”

GERÇEK:
İstanbul’daki sivil toplum kuruluşları kültürel etkinlikler için sık sık belediyelerden araç talep eder. Bu sosyal belediyeciliğin bir gereğidir.
Ancak alınan araçların şoför yemeği, yolluk, ekstra ulaşım giderleri tamamen bizim tarafımızdan karşılanmaktadır.
Geçmiş yıllarda bazı belediyeler söz verdikleri araçları son anda vermeyince, federasyon 3-4 otobüsü kendi imkânlarıyla kiralamış, bugünün parasıyla yaklaşık 350.000 TL ödeme yapılmıştır.
Bu gibi olağanüstü durumlar için üyelerimiz üst limitli, gönüllülük esasına dayalı bağışta bulunmaktadır.
Maddi durumu iyi olmayan onlarca canımız, isimleri gizli tutularak, hiçbir şekilde rencide edilmeden festivale ücretsiz katılmıştır. Bu kişileri yalnızca dernek yöneticileri bilmektedir.

YALAN 7: “Yapılan çalışma toplumsal dayanışmaya zarar veriyor.”

GERÇEK:
Bu organizasyon sayesinde yüzlerce Damallı canımız türkülerle, halaylarla kültürel bağlarını güçlendirmiş; yeni dostluklar kurmuştur.
Ekonomik açıdan da büyük kolaylık sağlanmıştır.
Örneğin 4 kişilik bir aile bireysel olarak memlekete gitmeye kalktığında 15-16 bin TL harcarken, bu organizasyon sayesinde 3-4 bin TL’ye hem memleketini görmüş hem festivale katılmıştır.

Bu mu dayanışmayı zedeliyor?
Yoksa fahiş fiyatlarla stand satan, sağlıksız yemekler sunan, Damal esnafını dışlayanlar mı?

Şoför gider konaklamayı karşıladık diye acık yalan söylüyorsunuz
Oysa sizin davet edip aç susuz bıraktığınız sanat koparatifi misafirlerinize bile
Damal mahcup olmasın diye biz yemek ve su ikram ettik
—yine 2024de İstanbul a geldiğinde federasyon Damallı iş insanları ile kahvaltı etkinliğinde sizi buluşturdu
Ancak bunun için bağış yapan iş insanlarına Damal da bir selam bile vermediğiniz söyleniyor bumudur Damallı ile dayanışma anlayışınız

SON OLARAK ŞU SORULARI HALKIMIZ ADINA SORUYORUZ:

1. Geçen yıl akrabalarınıza verdiğiniz stantlardan ne kadar kazandınız?

2. Bu yıl festivalin toplam gelir ve gideri nedir?

3. Sanatçı ve diğer harcamalara ne kadar ödeme yapıldı?

4. Damal esnafına vermediğiniz stantları kime, kaça verdiniz?

5. Tek çadırda yapılan, içi boş ve sağlıksız ekmek arası satıştan gelir-gideriniz nedir?

6. Protokole neden sadece AKP’liler davet edildi? Diğer siyasi partiler neden dışlandı?

7. Esenyurt akp İlçe Başkanı’nı protokol de ön koltuğa oturtup CHPDamal ilçe başkanına ‘sen davetli değilsin’ diyerek festivalden iterek kovmanız doğru mu?

8. Esenyurt da kurumlarımıza büyük katkıları olmuş Kemal Deniz Bozkurt arka koltuğa gidin dediğiniz için tartıştınız mı

9. Adı Atatürk un İzinde ve Gölgesinde olan bir festival de sahneye koyduğunuz kendi resminiz ve Atatürk resmi neyin planı kime mesajdır

10.Damal belediyesinde memur alımlarında neden hep Damallı olmayan uzman çavuşlar tercih ediliyor? Bu atamalar karşılığında maddi çıkar sağlandığı iddiaları doğru mu?

11. 2024 de İstanbul da Federasyonun organize ettiği Damallı iş insanları ile kahvaltı da Damal’a otobüs alacağım diye topladığın yaklaşık 500 bin TL’yi ne yaptın

Bizler, tüm çalışmalarımızı denetleme kurullarımıza, üyelerimize ve halkımıza açık ve şeffaf şekilde sunuyoruz.

Ya siz? Bunları açıklayacak mısın?

Damal Dernekler Federasyonu

FUTBOL TAKIMI DA OLMAYAN

HANAK FEDERASYONU KURULUYOR MU?

Ardahan’ın Gürcistan’a sınır olan Posof gibi federasyonu olmayan Ardahan’ın 27 köylü Hanak Dernekleri ile Hanaklı önde gelenleri bir kez daha bir araya geldiler.

Geçtiğimiz günler de önce başkanlığını Sıtkı Dursun”un yaptığı İstanbul Hanak Esenyurt Derneği başkanlığında, daha sonra 2 dönem Ardahan Dernekler Federasyonu Başkanlığı da yapan Ardahan Gazeteciler Cemiyeti ve Ardahanlı İş insanları ve Sanayiciler Derneği Başkanı Gazeteci Fakir Yılmaz’ın da katıldığı bir toplantıda İstanbul Kurtköy’e bir araya gelen Hanak ve Hanak Dernekleri bu kez Ardahan Kültür Evi’nde düzenlenen kahvaltıda bir araya geldiler.

Aynı zamanda AK Parti İstanbul Esenyurt İlçe Başkanı olan Esenyurt’ta ki Hanak Derneği kurucu Başkanı Mali Müşavir Togay Çoban’ında aralarında olduğu Hanaklılar kahvaltısında konuşulan federasyon tartışmaları Hanaklı iş insanı Mimar Halis Köroğlu‘nun isminin öne çıktığı görülürken İstanbul Sefaköy derneğin de de bu yönde bir toplantı yapılacağı alınan diğer bilgiler arasında oldu.

AMATÖR LİG’DE TAKIM DA OLMAYAN FEDRASYONSUZ HANAK!

Başta İstanbul Esenyurt‘ta olmamak üzere Sefaköy’de, Pendik Kurtköy ve İzmir, Kocaeli Gebze ve Darıca‘da olmak üzere bir çok batı kentlerinden Hanak ve Hanak köyleri adıyla kurulan dernekler aracılığıyla bir araya gelen batı kentlerinde Hamaklıların bir diğer olmayanı da, Hanak’ı futbol liginde temsil edecek olan Ardahan 1. Amatör Liginde bir futbol takımının olmaması.

HANAK GENÇLİK DAYANIŞMA YARDIMLAŞMA VE SPOR KULÜBÜ DERNEĞİ adlı bir derneği dahil bir çok derneği bulunan Hanaklıların federasyonlaşmaya ve bir futbol takımı olmasına yönenilmesi istenmektedir.

Bu konuda harekete geçmesi gereken birinci kurumun Hanak Belediyesinin olduğuna dikkat çeken Hanaklı gençler de bir türlü federasyonlaşamayan Hanak derneklerine seslenerek, ‘siz bir federasyon bile kuramayan dernekler en azında bize yardımcı olurda Ardahan Amatör Liginde Hanak’ın adına mücadele edelim’ diyerek federasyonlarını kurmalarını isteyen Hanak derneklerine Hanak’ta seslendiler.

GAZETECİ FAKİR YILMAZ:

Serhat Ardahan Dernekler Federasyona Üye Olun

HANAK FEDERASYONU KURUN..

22 Kasım’da yapılacak olan Serhat Ardahan Dernekler Federasyonu kongresi öncesi AGC ve ARSİAD’ın da üyesi olduğu İzmir’de ki Ardahan Dernekler Federasyonunun seçimine katılan Ardahan Gazeteciler Cemiyeti ve Ardahanlı İş İnsanları ve Sanayicileri Derneği Başkanı Gazeteci Fakir Yılmaz İstanbul’a döner dönmez Ardahan Binbaşak (Gügübe) Köyü Dayanışma, Yardımlaşma, Kalkınma ve Kültür Derneğinin daveti üzerine aralarında İstanbul Pendik Ardahan Derneği‘nin de bulunduğu Ardahan Dernekleriyle bir araya geldi.

İstanbul Pendik Ardahan Dernek Başkanı Azimkar Altıntaş Ardahan Hanak Sevimli Köyü Dernek Başkanı Erhan Yılmaz, dernek üyeleri ve Kars Ardahan Iğdır Dernek Başkanı Atilla Erekinci’nin de olduğu toplantıya İstanbul Pendik’te bulunan bir çok Ardahanlıda katıldı.

‘Güçlü Bir Ardahan Lobisi’ oluşumuna mücadele eden Ardahanlıların arasında bulunan AGC ve ARSİAD Başkanı, Gazeteci Fakir Yılmaz’ın 22 Kasım’da yapılacak olan Serhat Ardahan Dernekler Federasyonuna da üye olmaları gerektiğini belirttiği konuşmasında Göle, Damal, Çıldır gibi Posof ve Hanaklılarında kendi federasyonlarını kurasının zamanının gelip, geçtiğine de dikkat çekti.

Önümüzde ki günlerde Pendik Millet Bahçesinde düzenleyecekleri Ardahan Tanıtma Günlerine tüm hemşerilerini davet eden İstanbul Pendik Ardahan İl Derneği Başkanı Azimkar Altıntaş’ında bir konuşma yaparak ‘Güçlü Bir Ardahan Lobisi’ oluşturtulması için kendilerine düşen her göreve hazır olduklarını belirtirken toplantıya ev sahipliği yapan Binbaşak Köyü Derneği Başkanı Hakan Öztürk’te toplantı da söz alıp, şunları söyledi.

Kıymetli Hemşerimiz gazeteci Fakir Yılmaz ve Dernek Temsilcilerinden Derneğimize Ziyaret

Bugün derneğimizi ziyaret eden değerli hemşerimiz, gazeteci Fakir Yılmaz’a teşekkür ediyoruz. Ayrıca bu ziyarete eşlik eden Kars Ardahan Iğdır Dernek başkanı Atilla Erekinci Ardahan Dernek Başkanı Azimkar Altıntaş Sevimli köyü dernek başkanı Erhan Yılmaz ve dernek üyelerimiz ve köylülerimiz bizleri onurlandırdılar. Her birine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Köyümüz ve derneğimizle ilgili fikir alışverişinde bulunarak bizlere önemli katkılar sundular. Kendisine başarılarının devamını diliyor, bu nazik ziyareti için şükranlarımızı sunuyoruz. İyi ki varsınız.’ dedi.

Samimi bir hava da sona eren toplantı da söz alan diğer konuşmacılar da oluşturulmaya çalışılan ancak son bir kaç yıldır sekteye uğrayan ‘Güçlü Bir Ardahan Lobisi’ çabasına taban ve toplum olarak hazır oldukların belittiler.

Altın ve Borsa Gazeteciler Gündem’de Konuşuldu..

Romanya-Türkiye Ticaret Sanayi Odası’nın kuruluşunun 30. yıl dönümü ve Cumhuriyetin 102.kuruluş yıl dönümü etkinliklerinin yapıldığı Romanya’nın başkenti Bükreş’te Parlamento Sarayın da ödül alan Can TEMPO TV’de yayınlanan Gazetecilerle Gündem yine dopdolu idi.

Gazeteci Fakir Yılmaz ile Gazeteci Özlem Şeyma Yılmaz Damgacı’nın hazırlayıp, canlı olarak sandukaları ‘Gazetecilerle Gündem’ adlı programa konuk olan İstanbul Kuyumcular Derneği Başkanı Nihat Atam ve İş ve Ekonomi Dünyası Uzmanı, Siyasi Analist Seyfullah Aydın, ülke ve dünyanın en çok konuşulan, üzerinden sıkça Spekülasyon yapılan konusu, kara gün dostu denen Altın’ın yatırımcılarına getirisi, götürüsü, Cep telefonlarına kadar giren Borsa ve ekonominin geleceğini konuştular.
Baba/Kız Gazeteciler Fakir Yılmaz ile Özlem Şeyma Yılmaz Damgacı’nın birlikte hazırlayıp, sundukları ve İstanbul Kuyumcular Derneği Genel Başkanı Nihat Atam ile İş ve Ekonomi Dünyası Uzmanı, Siyasi Analist Seyfullah, Aydın’ın konuk oldukları Gazetecilerle Gündem her pazar günü saat: 15.00’da ulusal tv TEMPO TV’de..

GAZETECİLERLE GÜNDEM

ALTIN VE BORSA’YI KONUŞACAK..

ATA KUYUMCULUK, KARLOG GRUP ve ÖRTAŞ ANTREPO, MAKTEKSER, ARN PLAZA, SINAV EĞTİM KURUMLARI, ENSAR ÖĞÜT KONAĞI/OTELİ, DİLEK PASTANELERİ, KARADAĞ ELEKTİRK SPONSORLUĞU ile Ülke ve dünyanın en çok konuşulan, üzerinden sıkça Spekülasyon yapılan konusu, kara gün dostu denen Altın’ın yatırımcılarına getirisi, götürüsü, Cep telefonlarına kadar giren Borsa ve ekonominin geleceğinin konuşulacağı Baba/Kız Gazeteciler Fakir Yılmaz ile Özlem Şeyma Yılmaz Damgacı’nın birlikte hazırlayıp, sundukları ve İstanbul Kuyumcular Derneği Genel Başkanı Nihat Atam ile İş ve Ekonomi Dünyası Uzmanı, Siyasi Analist Seyfullah, Aydın’ın konuk oldukları Gazetecilerle Gündem pazar günü saat: 15.00’da ulusal tv TEMPO TV’de..

GAP Ödülü TEMPO TV’nin!..

Gazeteci Fakir Yılmaz ile Gazeteci Özlem Şeyma Yılmaz’ın hazırlayıp, canlı olarak sandukaları ‘Gazetecilerle Gündem’ adlı programın yayınlandığı Can TEMPO TV’ye ödül..

17.GAP Oscar ödülleri, Romanya-Türkiye Ticaret Sanayi Odası’nın kuruluşunun 30. yıl dönümü ve Cumhuriyetin 102.kuruluş yıl dönümü etkinlikleri Romanya’nın başkenti Bükreş’te Parlamento Sarayı toplantı salonunda yapıldı. Tarihi gecede Tokatlı iş insanı hemşerimiz Mehmet YİĞİT gururumuz oldu.

Bükreş tarihe geceye ev sahipliği yaptı
17.GAP Oscar ödülleri, Romanya-Türkiye Ticaret Sanayi Odası‘nın kuruluşunun 30.yıl dönümü ve Cumhuriyetin 102.kuruluş yıl dönümü etkinlikleri Romanya’nın başkenti Bükreş’te yapıldı.
Romanya-Türkiye Ticaret Sanayi Odası ve GAP Gazeteciler Birliğinin işbirliğiyle gerçekleştirilen geceye Türkiye’den Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer BOLAT, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kürşat Zorlu katılırken, Romanya devleti tarafından iki eski Cumhurbaşkanı, bir başbakan ve meclis başkanı katıldı.
Romanya’dan iki eski Cumhurbaşkanı iki eski başbakan eski meclis başkanı çok sayıda Romanya Hükümeti kabinesinden bakan, yetkililerin katılımının yani sıra Avrupa ve Türkiye’den çok sayıda tv ve dijital medyada program canlı yayınlandı. Ödül töreni programını Romanya’nın ünlü şovmenlerinden Gazi Demirel ve Türkiye’nin başarılı programcı ve sunucularından Yusuf Özpolat yaptı.
Bükreş’te ki program Romanya’da gündem oldu ve bütün gazetelerde tv ana haberlerine konu oldu.
Romanya’nın unlu seslerinden sanatçılar opera seslendirdi. Halk oyunları ve Coşkun sabah konseriyle Romanya’da Türkler ve Romenler birlikte eğlendiler.

EN BAŞARILI TV KANALI ÖDÜLÜ
TEMPO TV’YE VERİLDİ..
Ödüle layık görülen Can Tempo Tv ve Can Erenler Arsa Ofisi Yönetim Kurulu Başkanı İş insanı Mehmet YİĞİT, Gap Oskar ödülüne layık görülmekten gurur duyduğunu belirterek şunları söyledi: “Yayınlarımızı dikkate alarak, bizleri ödüle layık gören GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Sayın Zeynel Abidin Kıymaz ve Romanya-Türkiye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Tamer Atalay’a teşekkür ediyorum. Türk ve Tokatlı olmak benim için ayrıcalıktır. Yurt dışında Türkiye’mizin, Yurt içinde de Tokat’ımızın bayrağını dalgalandırmak benim için bir gururdur. Ayrıca organizasyonun gizli kahramanı, Türk basınının büyük emektarlarından usta gazeteci, Sayın Hamit Özpolat’ta her ayrıntısı düşünülmüş bu mükemmel organizasyon teşekkür eder, farklı ülkelerden ödül alan televizyon yöneticilerini ve ödül alan tüm konukları tebrik ederim dedi”. Mehmet Yiğit’in ödülünü, GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz ve Romanya-Türkiye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tamer Atalay birlikte takdim ettiler.
17.GAP Oscar töreninde ödüle layık görülen kategorilerdeki bazı isimler:
EN BAŞARILI TV KANALLARI
Yayıncılık alanında gösterdikleri yenilikçi yaklaşımlar, tarafsız ve nitelikli habercilik anlayışları, kültürel ve toplumsal değerlere katkı sunan program içerikleriyle izleyiciye güven veren kurumlar En Başarılı TV Kanalları Ödülü’ne layık görülmüşlerdir.
Mehmet YİĞİT
Tempo TV İstanbul / Türkiye

En Başarılı Bakan
Prof. Dr. ÖMER BOLAT
Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanı
Piyasada fiyat istikrarının sağlanması, stokçulukla mücadeledeki etkin politikaları ve denetimlerde gösterdiği başarı nedeniyle En Başarılı Bakan Ödülü’ne layık görülmüştür.

Ganire Paşayeva Özel Ödülü
Prof. Dr. Kürşad ZORLU
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanı
Türk dünyasının birlik, dayanışma ve ortak değerlerinin güçlendirilmesine yönelik yürüttüğü çalışmaları ve katkıları nedeniyle Ganire Paşayeva Özel Ödülü’ne layık görülmüştür.

En Başarılı Bilim İnsanı
Prof. Dr. Sezai YILMAZ
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrah
İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakil Enstitüsü’nde gerçekleştirdiği “çapraz karaciğer nakli” uygulamasıyla dünya tıbbına kazandırdığı yenilikler nedeniyle En Başarılı Bilim İnsanı Ödülü’ne layık görülmüştür.

DESTEK BEKLEYEN

HEMŞERİMİZ ENGİN DÜZ İSTDO’YA ADAY OLDU

2026 Ocak ayında yapılması planlanan İSTDO Kongresinde, Onurcan Düğün Davet Salonları sahibi, genç iş insanı Engin Düz, Oda seçimine başkan adayı oldu. Genç aday Engin Düz, İstanbul Toplantı ve Düğün Salonları Esnaf Odası’na vizyoner bir yapı kazandırmak, kurumsal kimliğini üst seviye ye çıkarmak için aday olduğunu açıkladı.

“SIRADAN DEĞİL, YENİLİKÇİ PROJELER”

Engin Düz, “Değişim Zamanı, Yeni Fikir, Yeni Hizmet” mottosuyla yola çıktığı, İSTDO (İstanbul Toplantı ve Düğün Salonları Esnaf Odası) başkanlık seçiminde alışılmışın dışında bir anlayış ile “Artık Sıradanlığa Yer Yok! Yenilikçi Projelerle Odamızı Geleceğe Taşıyoruz” dedi.

ARDAHANLI GENÇ KADININ

YILLAR ÖNCE SURİYE’DE

ÖLDÜRÜLDÜĞÜ ORTAYA ÇIKTI!..

Üniversite eğitimi esnasında bşr anda ortada kayıp olan ve PKK‘ya karıştığı ileri sürülen Ardahanlı genç kadın Zilan Avşar‘ın Suriye’de İş-İT çete elamanlarınca öldürüldüğü öğrenildi.

Alınan bilgilere göre Federe Kürdistan Bölgesi’nde 8 yıl önce yaşamını yitirdiği açıklanan HPG’li Zilan Avşar 26 Mart 2018 yılında yaşamını yitirdiği ortaya çıktı. Ardahan Hoçvan nüfusuna kayıtlı Zilan Avşar (Şîndar Zîlan) için Ardahan’da taziye kuruldu.

KÖY GİRİŞLERİNE KÜRTÇE TAK’LAR

Yöre derneklerinin ‘Köyümüzün Türkçe ve Kürtçe adlarını yazalım” kampanyasına Ardahan merkeze bağlı Beşiktaş (Mucuc) köyü de katıldı.

Daha önce başta Kütlerin yoğunlukta yaşadığı Göle ilçesinde olmak üzere köyleri olmak üzere bir çok köyün katıldığı, ‘Köyümüzün Türkçe ve Kürtçe adlarını yazalım” kampanyaya köy girişlerine Türkçe, Kürtçe TAK’lar dikilmişti.

Adı değişmesi istenen köyün girişine asılan

TAK’ın kurdelesini

AK Parti Ardahan İl Başkanı Kesti..

Köy girişlerine asılan Türkçe ve Kürtçe TAK’ların takıldığı diğer bir köyde Ardahan’ın Göle İlçesine bağlı Çobanköy oldu.

AK Parti Ardahan İl Başkanı Hakan Aydın’ında aralarında olduğu bir grubun kurdele keserek Kürtçe ve Türkçe TAK’ın takıldığı Çobanköy’ün adının da değişmesi gerektiğine dikkat çekildi.

ERZURUM BÜYÜKŞEHİR’DEN

AK PARTİYE GEÇEN GÖLE BELEDİYESİNE

KALDIRIM ve BORDÜR TAŞI HEDİYESİ!

Daha önce Ardahan’ın alevi kültürü ile yoğrulan ilçesi Damal’a ekmek fırını açan AK Partili Erzurum Büyükşehir Belediyesi bu kez Kürtlerin ağırlıkta yaşadığı Ardahan’ın Göle ilçesine kaldırım taşı ve bordür taşı desteği verdi.

Geçtiğimiz günlerde CHP‘den istifa edip, AK Parti’ye geçen Göle Belediye Başkanı Gökhan Budak‘ın Göle’de karşıladığı AK Partili Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in kendisiyle birlikte getirdiği kaldırım ve bordür taşlarının teslimiyet törenin de AK Partili mevcut milletvekili Kaan Koç’un katılmadığı görülürken, eski milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay ile bir hayli samimi görünen AK Parti Ardahan İl Başkanı Hakan Aydın’da hazır bulundu.

AK Parti’ye geçtiği gün AK Parti Genel Başkanı olan Erdoğan’ın elini öpmesiyle yerel ve ulusal kamuoyunda bir hayli tartışılan CHP’den seçilip, AK Parti’ye geçen Göle Belediye Başkanı Gökhan Budak’ın makam koltuğundan ziyade misafir başkanın yan koltuğunda oturup, AK Partili Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanının karşıladığı görülürken, Orhan Atalay’ın da misafir belediye başkanı Sekmen’in hemen karşında ki koltukta onura edilmesi dikkat çekti.

İkinci kez Ardahan İl başkanlığına atandığından kendisini kutlamayan AK Partili mevcut milletvekili Kaan Koç ile araları olmadığı ileri sürülen AK Parti Ardahan İl Başkanı Hakan Aydın‘ın eski milletvekili Atalay ile birlikte verdiği bir hayli samimi pozların dikkat çektiği ziyaret ardından Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanının ilçesine yaptığı yardım ve ziyareti kendinse ait sanal sayfa da değerlendiren AK Partili Göle Belediye Başkanı Gökhan Budak şöyle dedi.

‘Bugün ilçemizi ziyaret eden Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e nazik ziyaretleri ve kıymetli destekleri için teşekkür ederim.

Sayın Başkanımızın ziyareti kapsamında, belediyemize 7.000 metrekare kaldırım taşı ve 1.000 metrekare bordür taşı hibe edilmiştir. Bunun yanı sıra, belediyemize ait tüm araçların Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin kademesinde tamir ve bakımının yapılması hususunda da gerekli desteği sağlayacaklarını ifade etmişlerdir.

Ayrıca, kadınlarımız için sosyal tesis, çocuklarımız için oyun parkı ve su hattımızda yapılacak tadilatlar için ihtiyaç duyulan malzemelerin temini konusunda da söz alınmıştır.

İlçemize sağladıkları bu önemli katkılar ve desteklerinden dolayı, şahsım ve tüm Göle halkı adına Sayın Mehmet Sekmen’e ve Erzurum Büyükşehir Belediyesi’ne yürekten teşekkür ediyorum.

Birlik, dayanışma ve kardeşlik duygularıyla daha güçlü bir Göle için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.’

Göle Belediye Başkanı Gökhan Budak

70 AVUKATIN OLDUĞU ARDAHAN’DA

BARO’NUN 7 AVUKATLI TOPLANTI!

Gazeteci Fakir Yılmaz’ın Ardahan Dernekler Federasyonu Başkanı iken ‘Ardahan’a Barosu Kurulmalı’ diyerek attığı adımla gittiği, görüştüğü şu an ki Türkiye’nin Prag Büyükelçisi olan Türkiye Barolar eski başkanı Metin Fevzcioğlu’nun büyük katkıları ile kurulan Ardahan Barosu, “Kira Tespit ve Tahliye Davaları” adlı bir toplantı düzenledi.

70 Avukatın olduğu Ardahan’da düzenlenen toplantıya ortalama 7 Avukatın katıldığı görülen Ardahan Barosu ve Türkiye Barolar Birliği iş birliğiyle düzenlenen meslek içi eğitim programı kapsamında, “Kira Tespit ve Tahliye Davaları” konulu eğitim gerçekleştirildi.

Eğitim, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Üyesi Hikmet Kanık tarafından verildi. Kanık, katılımcı avukatlara kira hukuku alanında güncel yargı kararları, uygulama farklılıkları ve dava süreçlerinde dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgi aktardı. Programa, Ardahan Barosu Başkanı, Yönetim Kurulu Üyeleri ve çok sayıda avukat katıldı. Eğitim sonunda katılımcılar, mesleki bilgi ve deneyimlerini artırma fırsatı buldu.

Nebioğlu Köyü Derneği Başkan Adayı Erkan Mavzer

kendisini ve yapacaklarını

GAZETECİLERLE GÜNDEM’DE ANLATTI..

11 EKİM 2026 TARİHLİ HABER

BU HABERİ GÖRĞNTÜLÜ OLARAK BU LİNKİ TIKLAYARAK OKUYABLİLRSİNİZ.. TIKla.. Gazetecilerle Gündem bu hafta yine dopdolu.. “Öncelikle bölge adını taşıyan Sivil Toplum örgütlülüğün gençleştirmek gerekir..’ diyen Ardahan Hoçuvan Nebioğlu Köyü Yardımlaşma ve Yaşatma Dermeğinin Başkan Adayı Erkan Mavzer ile ekibi uydu üzerinde yayın yapan ulusal tv TEMPO TV’de canlı yayınlanan Gazetecilerle Gündem’e konuk oldular. Gazetecilere Gündem’e konuk olan Erkan Mavzer, Nebioğlu köylüleri hep birlikte aldıkları dernek merkezinin alınış sürecine anlatıp, önümüzdeki günlerde yapılacak olan kongrede neden aday olduğunu, kimlerle birlikte hareket edip, yönetim oluşturduğunu ve neden başkanlığa aday olduğunu belirtip, seçim vaatlerin açıkladılar..

Nebioğlu Köyü Dernek Başkan Adayı Erkan Mavzer yönetimi kurlu adayı arkadaşlarıyla birlikte katıldığı programda şunları söyledi.

Ben Erkan Mavzer.
Nebioğlu Köyü’nde doğdum, ancak hayat şartları gereği Rahmetli Babam Ali Mavzer in kararı ile İstanbul’da büyüdüm.
Her zaman doğduğum toprakların, köyümün havasını, insanını, kültürünü yüreğimde taşıdım.

Üniversite mezunuyum ve uzun yıllardır hizmet sektöründe ticaretle uğraşıyorum.
İş dünyasında edindiğim tecrübe, insan ilişkilerinde kazandığım güven ve sorumluluk bilincini her zaman toplum yararına kullanmaya özen gösterdim.

MAVZER: NEDEN ADAY OLDUĞUNU VE YAPACAKLARINI ANLATTI..

Bugüne kadar birçok sivil toplum kuruluşunda aktif görev aldım:
• Uluslararası Genç Aktivistler Derneği Yönetim Kurulu Üyesiyim.
• Mirasımız Derneği Yönetim Kurulu Üyesiyim.
• Sarıyer Ardahanlılar Derneği Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyorum.
• Ve gururla söylüyorum ki, Nebioğlu Köyü Derneği’nde Genel Sekreter olarak hizmet veriyorum.

Yıllardır, ailemle birlikte derneğimize gönülden destek oldum.
Evliyim, dört çocuk babasıyım.
Her fırsatta köyümüzü ziyaret eder, köylülerimizle bir araya gelir, birlik ve dayanışmamızı güçlendirmeye gayret ederim.

Ata topraklarımla olan bağım hiçbir zaman kopmadı; aksine her geçen yıl daha da güçlendi.
Bugün köyümüzde yapılan her güzel işin içinde bir parça emeğimiz, alın terimiz vardır.
Yeni dernek lokalimizin yapım ve alım sürecinde, bugün birlikte görev yaptığım yönetim kurulu arkadaşlarımla el birliğiyle büyük katkılar sunduk.

Neden Bu Yola Çıktık

Zamanla gördüm ki, derneğimizde bazı yanlış yönetim anlayışları, şeffaflıktan uzak kararlar ve kişisel çıkarların öne çıktığı yaklaşımlar bizleri dernek ruhundan uzaklaştırdı.
Oysa biz, bu derneği rahmetli büyüklerimiz, geçmiş dönem başkanlarımız, Özcan Mavzer ve Hacı Salih Mavzer gibi gönül insanlarından öğrendiğimiz birlik, samimiyet ve paylaşma kültürüyle büyütmüştük.

Ben ve benimle aynı inancı taşıyan genç, dinamik, dürüst ve üretken arkadaşlarımla birlikte;
derneğimizi yeniden hak ettiği noktaya taşımak,
şeffaf, katılımcı ve adaletli bir yönetim anlayışıyla hizmet etmek için bu hizmet yarışına girdik.

Bizim amacımız sadece yöneticilik yapmak değil,
Nebioğlu Derneği’ni geleceğe hazırlamaktır.

Misyonumuz
• Köyümüzün birlik, beraberlik ve yardımlaşma kültürünü yaşatmak,
• Her yaş grubundan insanımızı – özellikle kadınlarımızı ve gençlerimizi – dernek çatısı altında aktif hale getirmek,
• Sosyal, kültürel ve eğitim odaklı projelerle köyümüzün değerlerini geleceğe taşımak,
• Şeffaf, hesap verebilir bir yönetim anlayışıyla her üyemize güven veren bir dernek yapısı kurmak.

Vizyonumuz

Nebioğlu Köyü Derneği’ni;
• Gençlerin fikirleriyle büyüyen,
• Kadınların emeğiyle güçlenen,
• Eğitimle, kültürle ve dayanışmayla örnek gösterilen bir model dernek haline getirmek.

Hedeflerimiz ve Projelerimiz

1. Gençlerimize Eğitim ve Üretim Desteği
• Üniversite mezunu gençlerimize burs imkânları sağlayacağız.
• Arıcılık, büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık gibi alanlarda eğitim ve sertifika programları düzenleyeceğiz.
• Gençlerimizin köyde üretime katılmasını teşvik edeceğiz.

2. Kadınlarımız İçin İstihdam ve Üretim Alanları
• Kadınların el emeği ürünlerini sergileyip satabileceği “Köy Kadınları Üretim Atölyesi” kuracağız.
• Kadınlarımızın dernek yönetiminde ve karar mekanizmalarında aktif yer almalarını sağlayacağız.

3. Eğitime Destek
• Köyümüzdeki okulumuzla yakından ilgilenip, okuyan çocuklarımıza burs desteği vereceğiz.
• Şehirdeki okullarla iş birliği yaparak köy okulumuza “Kardeş Okul” projesi başlatacağız.
• Öğrencilerimize kırtasiye, giyim ve kitap desteği sağlayacağız.

4. Yeni Lokalimizle ve köyde yapacağımız Kültür evimiz ile Sosyal ve Kültürel Bir Merkez
• Yeni lokalimizi ve Kültür Evimizi sadece bir buluşma yeri değil, kültür, dayanışma ve eğitim merkezi haline getireceğiz.
• Buralarda kurslar, söyleşiler, film geceleri ve dayanışma etkinlikleri düzenlenecek.

5. Köy Kültürünü Yaşatmak
• Geleneksel “Kaz Gecesi” ve “Köy Şenliği” etkinliklerini geliştirip, daha geniş katılımlı hale getireceğiz.
• Gençlerimizin ve çocuklarımızın köy kültürünü tanıması için yaz dönemlerinde kültür kampları düzenleyeceğiz.

Güçlü Kadro, Katılımcı Yönetim

Biz sadece bir yönetim listesi değil,
her ailenin temsil edildiği büyük bir gönül hareketiyiz.

Kadınların sesi, gençlerin enerjisi ve tecrübeli büyüklerimizin rehberliğiyle oluşan
dinamik, şeffaf ve üretken bir yönetim kadrosu ile bu göreve talibiz.

Yakın zamanda, köyümüzün her ferdinin kendinden bir parça bulacağı bu güçlü yönetim kurulu listemizi tüm halkımızla paylaşacağız.
Çünkü biz inanıyoruz ki;

Nebioğlu’nun geleceği birlikte yazılır.

Son Söz

Nebioğlu Köyü Derneği artık daha güçlü, daha katılımcı ve daha üretken bir yapıya kavuşmalıdır.
Biz, bu yola makam için değil, hizmet için çıktık.

Köyümüzün her ferdini bu samimi yolculukta yanımızda görmek istiyorum.
Birlikte başaracağız, birlikte büyüyeceğiz.

Güçlü iş insanlarımızın desteğiyle, tecrübeli büyüklerimizin rehberliği ve gençlerimizin enerjisiyle
güçlü bir yönetim kadrosu oluşturduk.
Derneğimizin mevcut potansiyelini çok daha ileriye taşımak,
Nebioğlu adını her alanda örnek bir dernek haline getirmek için
bu yola çıkmış bulunuyorum.

Bu kararı sizlerle paylaşmaktan, sizlerin güveniyle bu kutlu hizmet yoluna adım atmaktan
büyük bir onur ve gurur duyuyorum.

Erkan Mavzer
Nebioğlu Köyü Derneği Başkan Adayı

ÇOK ÇALIŞTILAR, PİKNİKTE DİNLENDİLER!..

Başta Posof Ulgar Tüneli olmak üzere bir türlü bitmeyen kent ve köy yolları gibi bir çok sorunla baş başa bulunan kentin onca sorununun çözümünde sorumlu AK Partililer keyifli geçen bir piknikte buluştular.

Başta, bu yılda açılmayan Posof Ulgar Dağı Tüneli olmak üzere bir türlü bölünüp, bitmeyen şehirler arası yollar, köy ve yayla yolları gibi bir çok sorunla baş başa bulunan Ardahan’ın yerel parlamentosu olarak bilinen İl Genel Meclisinin iktidar partisi mensupları AK Parti Ardahan İl Genel meclis Üyeleri Posof’ta pikniğine çıktılar.

CHP’den istifa edip, AK Parti’ye katılan Göle Belediye Başkanını Gökhan Budak‘ın Ankara’da taktığı AK Pati rozeti ile döndüğü Göle’de yapılan karşılama töreninde bolca halay çeken AK Partililer, AK Parti Posof l Genel Meclis Üyesi Alparlan’ın daveti üzerine sonbaharın son günlerini yaşayan Posof’un doğasında piknik yaparak stres atan

AK Partili, AK Ardahan İl Başkanı Hakan Aydın, eski belediye başkanları, yeni İl Genel Meclis Üyeleri AK Parti Göle İl Genel Meclis Üyesi Mahmut Toprak, AK Parti Hanak İl Genel Meclis Üyesi Taşdemir Çoban, AK Parti Ardahan İl Genel Meclis Üyesi Suat Hancıoğlu, İsmail Kahya ve A. Rıfat Vural, Büyük Birlik Partili Göle Köprülü (Goreveng) Belediye Başkanından sonra CHP’li Göle Belediye başkanının patilerine katma keyfini çıkardılar.

Göçü anlatan fotoğraf!

Yurt genelinde olduğu gibi Türkiye’nin Gürcistan ve Ermenistan’a sınır olan ve gelişecek denerek 1992 yılında 174 bin nüfusla yeniden vilayet olan Ardahan’da geçen 33 yıl da başta eğitim, sağlık ve sanayide olmak üzer beklenen yatırımların gelmemesi üzerine devam eden göç dolaysıyla bugün nüfusu 98 binlere kadar gerileyen Ardahan’ı ve ülke genelinde hızla devam eden göçü anlatan en anlamlı fotoğraf bu fotoğraf her şeyi anlatır gibi.

Son baharın gelmesiyle birlikte yeniden batı kentlerine yönelen vatandaşların boşalttığı evlerin yıkıldığı, önlerinde ki lastikleri sönmüş olan traktörlerin halini görenlerin, ‘Hızla devam eden göçü anlatan en anlamlı fotoğraf’ diye sanal ortan da paylaşırken, boşalan köylerde kapatılan okullar, ebe evleri gibi beldeler de bu unvanlarını kayıp edip, kilo metrelerce uzaklıktaki kent merkezlerine mahalle olarak bağlandığı görülürken, önüne geçilmeyen göç ilçeleri de belde olmakla karşı karşıya getirmiş durumda.

SINIRLAR ELEKTRO OPTİKLE DENETLENECEK!
Kafkasya’da ki iki ülkeye sınır olan Ardahan sınırları elektro-optik kule, haberleşme ve gözetleme kuleleri, termal kamera, radar, lazer mesafe ölçer, aydınlatma ve algılayıcı sistemleri ile denetlenecek.

Millî Savunma Bakanlığı ile birlikte yapılan çalışmalar neticesinde sınır güvenlik yatırımları kapsamında kara sınırlarında:1.168 km güvenlik duvarı, 1.440 km devriye yolu, 1.053 km aydınlatma sistemi, 368 km kamera ve algılayıcı sistemler, 341 adet elektro-optik kule ve 183 adet asansörlü kule inşa ettirildi, 284 adet termal kamera ve 139 adet keşif gözetleme aracı tedarik ettirilerek sınır birliklerinin kullanımına sunuldu.

DON’A VAR, ŞAP’A YOK!

25 Eylül 2025 Tarihli Haber

TARSİM Sigorta kapsamında olmamasına karşın 1 Şubat – 13 Nisan 2025 tarihleri arasında yaşanan zirai don afeti dolayısıyla ürünleri zarar gören sebze ve meyve yetiştiricisi çiftçilere için ‘Zirai don desteği’ adı alrtında destek ödemesi yapılacakken geride kalan 2025 yılının 8 ay ile 9 aylarda yaşanan ve binlerce hayvanın telef olduğu, milyonluk hayvanları çukurlara gömülmesine neden olan ŞAP’tan yaşan kayıplar için ‘TARSİM SİGORTASI KAPSAMINDA DEĞİL’ denerek destek yok.

Geçtiğimiz aylarda yaşanan ve ülkede ki tüm hayvan meydanlarını karantinaya aldıran ŞAP Dolaysıyla başta Ardahan’da olmak üzere yurt genelinde yaşanan hayvan kayıplarından milyonlarca kayıp yaşaya hayvan yetiştiricilerine ‘Tarsim Sigortası kapsamında değilsiniz’ denerek destek verilmezken yılın ilk aylarında yaşanan don dolaysıyla zarar gören ve hayvan yetiştiricileri gibi Tarsim Sigortası kapsamında olmayan meyve ve sebze yetiştiricilerine destek verilecek.

Zirai don desteğiyle ilgili Resmi Gazete kararı, 1 Şubat – 13 Nisan 2025 tarihleri arasında yaşanan don afeti nedeniyle ürünleri zarar gören çiftçilere umut oldu. Cumhurbaşkanlığı kararıyla yürürlüğe giren düzenlemeye göre, bu dönemde tarımsal üretim faaliyetleri zarar gören ve Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı olan üreticilere, hasar oranlarına göre destek ödemesi yapılacak.

ZİRAİ DON DESTEĞİ HANGİ ÜRÜNLERİ KAPSIYOR?

ŞAP’ran yüzlerce hayvanları telef olan hayvan yetiştiricilerine yönelik bir çalışma olmazken Zirai don desteği Antep fıstığı, armut, ayva, badem, ceviz, elma, erik, fındık, kayısı, kiraz, limon, mandalina, portakal, şeftali/nektarin, üzüm ve vişne gibi 16 meyveyi kapsıyor.

Antep fıstığı, armut, ayva, badem, ceviz, elma, erik, fındık, kayısı, kiraz, limon, mandalina, portakal, şeftali/nektarin, üzüm ve vişne gibi ürünlerde hasar yaşayan ve 13 Nisan 2025’e kadar Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı olan üreticiler zirai don desteğinden yararlanabilecek. Hasar tespitleri, ÇKS ve Doğal Afet Tespit Girişi Modülü üzerinden yapılacak olup, ödemeler Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından elektronik ortamda bankaya iletilecek. Banka, yaptığı ödeme tutarının yüzde 0,5’i oranında komisyon alacak. Destekleme tutarları, Cumhurbaşkanlığı tarafından sağlanacak ek ödenekle karşılanacak ve üreticilerin bu dönemdeki girdi maliyetleri, hasar oranına göre hesaplanarak ödenecek.

Öğüt: Yatırım yapmaktan pişmanım..

30 Ağustos Cafer Bayramının 103. Yıl Dönümünü kutlayan Ardahan eski milletvekilinden Ardahanlı esnaflara isyan.

28 Ağustos 2025 Tarihli Haber

3 Dönem Ardahan Milletvekilliğini yaptıktan sonra memleket Ardahan’a 5 yıldız düzeyin de bir otel yapan Ardahan eski milletvekili Ensar Öğüt Ardahan’a yatırım yapmaktan pişman edildiğini belirtti.

Öğüt, bazı esnafların kente yatırım yapan, iş istihdamı sağlayan iş insanlarını bıktıran iki yüzlülüklerinin bu neden olduğunu belirttiği açıklamasında yatırımcıyı soğutan bu esnafların, sattıkları ürünleri adamına göre fiyat biçmelerinin buna en açık örnek olduğunu belirterek, oteline gereken ihtiyacı almaya gittikleri esnafın işçilerine ‘Bunu sen kendine mi alıyorsun yoksa otele mi, Ensar beye mi alıyorsun?’ sorusunu sorup, eğer kendinse alıyorsa daha uygun ama yatırımcıya alıyorsa pahalı fiyat biçtiklerinden kendisine olduğu gibi kentte yatıma yapan insanları bıktırıldığını belirterek yatırımcıya yatırım yapmasına pişman eden bu saçmalığa son verilmesini istedi.

ÖĞÜT’Ü DOĞRULAYAN TAVIR KENTİ KÜÇÜLTÜYOR..
CHP Ardahan eski milletvekili Ensar Öğüt’ün adamına göre davranmakla suçladığı bazı esnaf ve Ardahanlıların bu yönde ki tutum ve davranışları kentte gelmek ve yarım yapıp iş istihdamına katkı sunmak isteyen insanlara olduğu gibi Ardahan’ı çevreleyen kentlere karşı olan tutum ve davranışlarımda Ardahan’ın büyümesini engelleyen diğer bir faktör olarak görülmekte.
1992 yılından bu yana hep geriye giden Ardahan’da birçok idareci, memur, işçi yetmedi 3. Evliliğini yapıp balayına çıkan rektör ve 7 belediye başkanı, 2 Milletvekili, değişmez kurum amirinin yanında onca stk başkanı Ardahanlı olmasına rağmen kentin gelimini sanki dışarıdan gelip, kentte yatırım yapmak isteyenler engelliyormuş gibi.

Sınırlar açılırken Turiste Nataşa dediklerinden, turizmi Karadenizlilere kaptırdıklarını unutan ‘yabancı istemeyen Ardahanlıların bu tutumları dolaysıyla başta kent merkezi olmak üzere şehrin boşalmasan neden olmakta.
Ardahanlıların, ‘Keleş gediyorlar’ deyip, Iğdırlıları bırakmaması, Dadaş, Doğu Kars Otobüs firmalarına karşı olması, çeşitli destekler alıp, ekmedikleri tarla ve çayırlarına hayvan sürüsünün yanında Arı getirilmesini istememeleri, kentte iş yapan yabancı müttehitleri çekememesi gibi saçma tutum ve dalamışlarının Ardahan’ın gelişmesini engellediğine dikkat çekilirken, kentte 3 dönem milletvekilliği yapan bir isimi bile bıktıran bu tür tutum ve davranışlardan bir an önce kaçınılması için başta ATSO, ESOBB olmak üzere kente ki yöneticilerinin bu yönde başlatacakları bir çalışma ile buna son verilmeleri istenmekte.

DAMALLI BAŞKAN YARDIMCISI

BABASINI JANDARMALARLA TOPARĞA VERDİ!

5 Ağustos 2025 Tarihli Haber

Ardahan Damallı olan tutuklu Avcılar Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Daka, babasının cenazesine jandarmayla getirildi.

CHP’li Belediyelere yönelik yapılan operasyonla ardından gözaltına alındıktan sonra Silivri’de tutuklu bulunan Avcılar Belediye Başkan Yardımcısı Ardahan Damallı Erhan Daka, hayatını kaybeden babası Emir Daka’nın Esenyurt’taki Erenler Cemevi’nde cenaze törenine jandarmalar eşliğinde getirildi. Daka, gözyaşları içinde babasını son yolculuğuna uğurladı.

CHP’li belediyelere yönelik operasyonlarda tutuklanan Avcılar Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Daka, babası Emir Daka’nın cenazesi için Silivri’deki Marmara Kapalı Cezaevi’nden Esenyurt’taki Erenler Cemevi’ne getirildi. Daka, görüntü alınmasına izin verilmeden araçtan indirilerek cemevinin arka bahçesine götürüldü. Daka’nın cemevi içerisinde taziyeleri kabul etmesine izin verildi.

Ünlü: Atatürk Siluetine Yapılan Saygısızlığa Sessiz Kalmayacağız..

Damal’daki Atatürk siluetiyle alay eden şowcu imamının sözleri Ardahan Vakfı’ndan tepki.

Şowcu İmam Konakcı’nın, her yıl 15 Haziran ila 15 Temmuz günlerinde saat: 18.15’te, 15 dakikalığına Ardahan’ın Damal ilçesinin sınırları içinde bulunan Karadağ isimli dağına yansıyan Atatürk’ün siluetini kendince dalgaya alıp, Ardahanlıları ve silueti izleyenleri “putperestlik” ve “müşriklik” ifadelerine karşı vatandaşlar, Atatürk’e saygısızlık yapılmasına izin verilmeyeceğini belirten Ardahan Vakfı Başkanı Celil Ünlü’nün konuyla ilgili açıklaması şöyle;

Ardahan Vakfı olarak Atatürk Siluetine Yapılan Saygısızlığa Sessiz Kalmayacağız.

Her yıl Ardahan’ın Damal ilçesinde Karadağ yamaçlarına yansıyan o muhteşem doğa harikası siluet, bizim için sadece bir gölge değil, bir milletin alnındaki ışık, bağımsızlığın sessiz nişanesi, vatan sevgisinin dağlara yazılmış duasıdır. O siluet; Siperlerde öksüz kalan çocukların, Yetim kalan Anadolu kadınlarının, Gözünü kırpmadan şehit düşen Mehmetçiklerin yüreğinde taşıdığı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dağlara kazınmış adıdır.

Ve ne acıdır ki, sözde din adamı kimliği taşıyan Halil Konakçı’nın bu siluete yönelik alaycı, küçümseyici sözleri, sadece Ardahan’a değil, bu milletin ortak hafızasına ve en kutsal değerlerine bir saygısızlıktır. İşin en acısı bu sözde Din adamı birilerine yaranmak TikTok da birkaç beğeneni almak için doğup büyüdüğü şehri İzmir’e de hiçbir saygısı kalmamıştır.

Şu an ekmeğini yediği kurumun yani Diyanet İşleri Başkanlığını da Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulduğunu inkar etmektedir. Biz Ardahan Vakfı olarak, bu durumda asla sesiz kalmayacağız . Atatürk hem bizim liderimiz hem de vicdanımızdır. Onun gölgesi bu topraklara düştüğünde biz, güneşi görmüş çocuklar gibi içimiz aydınlanır.

Çünkü biliriz ki; O siluet bize, bu vatan sahipsiz değil diye fısıldar. Bu topraklar Atatürk’ü bağrına basarken, kimseye onu küçümseme hakkı yoktur.

Buradan açıkça sesleniyoruz: Cumhuriyetimizin kurucusuna dil uzatanlar, bugün birilerine yaranmaya çalışanlar gün gelir devran döner Tarih sizleri kara bir leke olarak hep hafızalarda tutacaktır.

Ardahan Vakfı olarak, bu tarihin hem kalemiyiz, hem vicdanıyız.

Saygılarımla

Celil Ünlü Ardahan Vakfı

Bölgenin tanıtımında büyük rol oynaması gerekirken köy düğünlerini andıran şenlik ve festivallerin ötesine geçmeyen etkinliklerle tanıtılmaya çalışılan Dünyanın 8. harikası Atatürk’ün Damal ilçesi sınırları içinde bulunan Karadağ’a yansıması dini kendi reklamında kullanmakta geri kalmayan şovcu bir cami imamın zoruna gitmiş.

Halil Konakcı isimli cami imamının ‘eleştiriyeyim’ derlen kabul edip, saygı duyduğunu gizleyemediği bir cami sohbetinde Ardahan’ın Damal İlçesinin Karadağ’ına yansıyan Atatürk’ün silueti ile kendince dalga geçerek, Ardahanlıları, Damalıları ve her yılın 15 Haziran ila 15 Temmuz Günleri arası silueti ile Ardahan’a gelen Atatürk’ün izleyenleri putperestlikle suçladı.

657’te tabi resmi bir görevli olmasına rağmen Camileri kendisine Sanal ortam setti yapan ve siyasetçiymiş gibi konuşmalar yaptığı belirtilen ve sık sık eleştir toplayan yaptığı şowları ile yakinen takip edilen bu isimin Ardahan’ın adını ağzına aşıp, Atatürk’ün siluetiyle kendince dalga geçerken, bilmeden de olsa Ardahan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün, gelmiş, geçmiş belediye başkanlarının ve son etkinlikte kendi fotosunu Atatürk’ün fotoğrafından daha büyük yaptıran ve ‘Küçük Kemal, Büyük Kemal’i gölgeledi’ şeklinde tepki toplayan şu an ki 2 yıla yakın hapis cezası alan mevcut belediye başkanının yapamadığını yaparak istemeyerek Ardahan’ı ve Damal’ı, Atatürk’ü ve onun her yıl Ardahan’a gelen, dağlarına yansıyan o güzelim siluetini milyonlara duyurup, tanıttı.

Dünyanın 8. harikası olarak kayıtlar geçirilmesi gerekirken yerel siyasetçi ve idarecilerin ilgisizliğinin yanından genel idarecilerin duyarsızlığı dolaysıyla ortaya çıktığı günlerde konuşulan ancak daha sonra unutulan Atatürk’ün Damal’a gelişi yeniden heyecan yarattı.

Önce Ardahan merkez Yaylacık köyü yakınlarında sonra Ölçek öyü yamaçlarına daha sonra Kurban Bayramını 2. günün den itibaren erkenden görünmeye başlanan siluet, gün geçtikçe netleşirken bölgeye giden ziyaretçiler hala doğru dürüst bir seyir alanı ve wc’s,, su ve diğer ihtiyaçları gidecek bir alan olmayan yerde izlemeye devam edecekler gibi.

Ardahan’ın Damal ilçesinde, Karadağlar’ın eteğine düşen tepe gölgesi ile oluşan Atatürk silueti bu yıl günüden erken görülmeye başlandı.

Dağa yansına silueti izlemek için bölgeye gelen ziyaretçiler, belirli saatlerde kapalı alanı gibi doğru dürüst bir yolu olmayan seyir terasından dünyanın 8. harikası olarak nitelendirilmesi ve kayıtlara geçirilmesi gereken bu doğal olayı fotoğraflamak için adeta yarışmaktalar.

1954 yılında keşfedilmesine karşın bugüne kadar bölgeye davet edilmeyen başta bir Genelkurmay başkanı yada Cumhurbaşkanı veya ulusal basın ve medyanın biz yerel gazetecilerden aldıkları bilgi, fotoğraf ve görüntülerle tanıtmaya çalıştığı bu doğa olayı için düzenlenen içi boş şenlikler de bu muhteşem doğal olayın dünyaca tanınmasına katkı sunamamakta.

Ardahan’ın Damal ilçesinde, eski köy olan Yukarıgündeş yeni adı Mustafa Kemal Mahbesi olarak Damal’a 4 km uzaklıktaki Karadağlar’ın eteğine, yanındaki tepenin gölgesinin düşmesiyle oluşan Atatürk siluetinin oluşumu bu yıl da izlenmeye başlandı.

Atatürk silüeti, ilk olarak 1954’te Yukarı Gündeş köyünde çobanlık yapan Adıgüzel Kırmızıgül tarafından fark edildi. Erdoğan Kumru’nun 1975’te çektiği siluet fotoğrafını Genelkurmay Başkanlığına gönderilmesiyle bu doğa olayı Türkiye’de duyuldu. Damal Karadağlar eteğinde özellikle Haziran ayının 15’inde başlayarak 15 Temmuz ayının sonuna kadar havanın bulutsuz olduğu günlerde 17.45-18.00 saatlerinde izlenebilen Atatürk siluetinin oluşmakta.

Buda Mask Atatürk

Ardahan’ın Damal ilçesi sınırları için de bulunan Karadağ’ın sırtlarına yansıyan silueti ile her yıl Ardahan’a gelen Atatürk adına düzenlenen Atatürk’ün İzinde ve Gölgesinde Damal Şenliklerine katılımın son yılların en güzel katılımı olduğunu belirten Damal İlçesi Belediye Başkanı bu yıl belediye olarak düzenledikleri şenliklerine katkı sunan, destek veren herkese teşekkür ederken Ardahanlı iş insanı Anıl Cantürk, heykel tirajlıların yaptığı, insan yapımı İzmir’de ki Atatürk Maskını kıskandıran Damal’ın doğal güzelliğimiz Damal’ın dağlarına yansıyan Atatürk daha güzel mesajıyla dünyanın 8. harikasının 1. olması gereken Atatürk siluetini İzmirlilere anlattı.

Atatürk Maskı, Türkiye’nin İzmir şehrinde bulunan ve Mustafa Kemal Atatürk’ün yüzünün beton kabartması olan heykeldir.
Yapımına 2006’da başlanan heykel ₺4,2 milyon (yaklaşık 2,5 milyon ABD doları) maliyetle 2009’da tamamlandı. 4
2 metre yüksekliği ile Türkiye’nin en yüksek heykeli olup dünyada ise kabartma heykeller arasında büyüklük bakımından onuncu sıradadır.
Heykelin altında Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış” sözü ve imzası da kabartma olarak yer almaktadır.
Heykelin içerisinde 20 Eylül 2010’da Millî Mücadele ve 9 Eylül Müzesi açıldı fakat bir süre sonra kapatıldı. 2018’in ikinci yarısında heykelde onarım çalışması gerçekleştirildi.

Göl’de, Dağ’da, Şehir’de Atatürk..

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 86. yılında Ardahan’ın Çıldır gölünün ortasında, her yıl siluetinin yansıdığı Damal’ın dağlarında balıkçılar ve çocuklarca düzenlenen etkinliklerle ülkenin Kafkaslara sınır kenti Ardahan’da da anıldı.

ULAGARIN ETEĞİNDE AŞURE!

Tünel çalışmalarının devam ettiği Ardahan’ın en yüksek dağlarından olan Ulgar’ın eteğind ebulunan Damal’ın Seyitören Köyü’nde Muharrem ayı vesilesiyle bir araya gelindi. Cem evinde On İki İmamlar aşkına aşure dağıtıldı, Aliekber Dede ve Zakir Cafer eşliğinde dualar edildi, deyişler söylendi. Genç yaşlı herkes bir sofrada buluştu, lokmalar paylaşıldı.

Yas-ı Matem’in anlamına uygun bir şekilde geçen bu özel günde, birlik ve beraberliğin gücü bir kez daha hissedildi. Etkinliğe Damal Belediye Başkanı da katıldı.

Ilgar Dağı’nın eteklerinde yaşayan Hüseyinî-Bektaşi Aleviliğin özgür vicdanlı insanları, Ardahan Damal’ın Seyitören köyünde inançlarının yasını ve matemini, tüm köylülerin bir araya geldiği bir hakikat buluşmasına dönüştürürler. Aşure kazanı, kuşa, kurda, insana, tüm varlığa Hakk’ın rızalığıyla sunulan bir hak lokmasına dönüşür. Böylece rıza şehrini gönüllerde kurarlar.

Aşure, yalnızca bir tatlı ya da Muharrem ayının anısı değildir.
Kızılbaş Aleviler için aşure; inancın özünü, cemiyet ruhunu, ortak acıyı ve dayanışmayı aynı kazanda yoğuran kutsal bir lokmadır. O lokma, bir niyetin, bir Yol bağlılığının ve kadim bir öğretiyle dokunmuş hakikat bilincinin ete kemiğe bürünmüş halidir.

Aşure, basit bir yemek değil; Kerbela’da zulmün karşısında duran mazlumların irfanıyla pişirilmiş bir Hak lokmasıdır. Yol erlerinin direnişle mayaladığı bir inanç nişanesidir. Yol uğruna baş verenlerin, hakikatin uğruna nefsini aşanların hafızasıdır. Bu yüzden matem orucunun sonunda derin bir sessizlik ve içe dönüşle hazırlanır. Aşure, acının sabırla pişirilmiş şeklidir. Ne gösteriş vardır ne şatafat; ne davul çalınır ne alkış tutulur. Her şey özle, edeple, saygıyla yürütülür.

Ardahan Damal’ın Seyitören köylülerinin duruşu, Hazreti Hüseyin’in zulme boyun eğmeyen duruşudur.

Aşure, Yol erkanına göre paylaşılan bir hakikat lokmasıdır. Her can, bir kaşık da olsa katkıda bulunur. Lokmaya ortak olan, berekete ve birliğe ortak olur. Kazana eklenen her malzeme bir canı, bir niyeti, bir doğa parçasını temsil eder. Hiçbir şey rastgele konmaz; her parça bir anlamı, bir hissi, bir yoldaşlığı taşır. O kazanda yalnızca bakliyat değil; direniş, sabır, rızalık ve birlik kaynar.

Kızılbaş Alevi öğretisinde aşure, yalnızca Kerbela’ya dair değildir. O kazan, tarih boyunca zulme karşı durmuş vicdanların simgesidir. Aşure, bir tarih bilinci, bir vicdan defteridir. Her lokmada hatırlanan, unutulmayan, direnişin ışığıyla aydınlanan bir hakikattir.

Bu ayın kutsallığı ve lokmayı paylaşmak, yalnızca midenin değil, gönlün ve vicdanın da doymasına vesiledir. Zulmü, haksızlığı, adaletsizliği unutturmamak içindir. Bu yüzden aşure paylaşılırken yalnızca lokma sunan eller değil, Yol’a niyet etmiş gönüller açılır.

Aşureye verilen gülbenk, yalnızca sözle değil; hizmetle, paylaşmayla, rızalıkla yaşatılır. Seyitören köylüleri, gönülden benimsedikleri bu inancı genç kuşaklara aktarmakta, Yol’un özünü kavratmaktadır.

Kızılbaş Alevilikte aşure; doğayla uyumlu, niyetle pişirilmiş, rızalıkla paylaşılmış bir Yol lokmasıdır. Kazanlarda yalnızca yemek değil, bir öğreti, bir hafıza ve bir direniş pişer. Bu yüzden aşure sadece karın doyurmaz, gönül diriltir. Sadece tat bırakmaz, Yol’u hatırlatır. Sadece paylaşılmaz, direnişin ve hakikatin ateşini kuşaktan kuşağa taşır.

Araştırmacı: Karıp Cankan

Saat 09.05’te sirenlerin çalmasıyla saygı duruşunda bulunulmasının ardından, İstiklal Marşının okunmasından sonra şiirler eşliğinde anılan Atatürk için Çıldırlı balıkçılar ile Damallı çocuklar resmiyetten uzak özel bir etkinlik düzenlediler. Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 86. yıl dönümü münasebetiyle Ardahan ve ilçelerinde de resmi protokol ve halkın katılımıyla Valilik ile Kaymakamlıklar önünde bulunan Atatürk anıtlarına çelenk sunma töreni gerçekleştirildi. Haber/foto: Suat İncedere-Karip Cankan

İş insanlarından Hoçvan Spor’a köstek,
Onu sahalarda silene maddi destek!..

‘Panzerler’ sloganı ile Ardahan 1. Amatör Futbol Liginde yer alan ve bir dönem estirdiği rüzgar ile başta gençleri olmak üzere Hoçvanlıları ayağa kaldıran Kısır’ın çocuklarının yok imkanlarla kurduğu Hoçvan Spor’dan ses, seda kesilip, lige katılacak bir destek görmezken onu desteklemesi gereken Hoçvanlı iş insanlarının onu sahalarda silen ve BAL Ligine çıkmasını engelleyen takıma maddi destekler sunmaları dikkatlerden kaçmazken, Hoçvanlılarca tepkilere neden olduğu görülmekte.
Ardahan merkeze bağlı 21 pare köyün gençlerince 2016 yılına kurulan ve Ardahan 1. Amatör Ligine girer girmez rüzgar estiren Kısır Dağının çocuklarından oluşan Hoçvan Spor Kulübü ve Futbolcularının yerinde bugün yeller eserken onu desteklemesi gereken Hoçvanlı iş insanlarının bu takımı yeniden lige sokmaktansa Hoçvan Spor’u sahalardan silen BAL ligine çıkmaya ramak kala yenip, kenara iten takıma destek verdikleri görülmekte.
Başta Hoçvan Federasyonu olmak üzere Hoçvanlı köy derneklerinin de sahiplenmediği ve yıllardır lige giremeyen Hoçvan Spor’un sahiplenilmesi gerekirken alakasız olduğu kadar Hoçvan Spor’un devamına izin vermeyen, taraftarlarının küfür dahil Hoçvan Spor’a ve Hoçvanlılara sahalarda ağır suçlamalarda bulunduğu takım ve kulüplere maddi destek veren Hoçvanlı iş insanlarını kınayan Hoçvanlı gençler dün bize sahip çıkılsaydı bugün hem Hoçvan’ın adı gündemde olurdu, hem de Ardahan çoktan 3. Ligde olurdu’ diye Hoçvanlı iş insanlarına ve stk’lara ateş püskürüp, sitem ettikleri görülmekte.

GEGKELER HOÇVAN’I BÖYLEMİ
BELDE YAPACAKSINIZ?!.
Son günlerde gördükleri karşısında şok olduklarını belirten Hoçvanlı gençler ve Hoçvanlılar, dün yok imkanlarla cep harçlıklarımızla kurduğumuz ve Hoçvan’ın adını yeşil sahalara taşıdığımızda destek göremediğimiz Hoçvanlı iş insanlarının kendilerine sahalarda nefes vermeyenlere maddi desteklerde bulunmasına şaşırdıklarını belirtirlerken ‘bu iş insanları ve sözüm ona Hoçvan stk’ları Hoçvan’ı böylemi belde yapacaklar?’ diyerek kendilerine değil, ele sahip çıkanları kınadıklarını belirtmekteler.

Hanak, Damal, Çıldır ve Köprülü gibi
O da bu sezonda lige giremiyor..
Hoçvanlı iş insanlarının Hoçvan’a ve kendilerine değil, Hoçvan ve Hoçvanlıları çok sevenlere maddi destekte bulunmalarına tepki gösteren Hoçvanlılar ve Hoçvan Spor, ‘takımımızı kurduk’ deyip, onca paralar toplanmasına karşın lisans ücretleri yatırılmadığı için lige katılamayan Göle Köprülü ((Goeveng) Spor gibi ve 92 yılında vilayet olan Ardahan’da bugüne kadar bir spor kulübü kurup, Ardahan 1. Amatör Liginde kendilerini temsil edecek bir futbol takımı olmayan Çıldır, Damal ve Hanak gibi sahipsizlikten bu sezonda lige katılamıyor.

İnsan Hakları Gününde

İstanbul Basın Güç Birliği Toplantısında önemli kararlar

Aynı zamanda Ardahan Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı olan Erkan Sarıkaya’nın önerisi ve ilk daveti üzerine bir araya gelen gazeteci stk başkanlarının oluşturduğu ‘İstanbul Güç Birliği Başkanlar Kurulu’ 10 Aralık İnsan Hakları Gününde bir kez daha bir araya gelerek, yeni kararlar aldılar.

Merkezi İstanbul Üsküdar’da bulunan, Gazeteciler Sosyal Sorumluluk Projeleri Derneği Genel Merkezinde, bu gün 3. Başkanlar Kurulu Olağan Toplantısını yapan ‘İstanbul Basın Güç Birliği’ başkanları önemli kararlar aldı.

Yayınlanan Güç Birliği bildirisinde;
1- İstanbul Güç Birliği Başkanlar Kurulu toplantımızda, önce İnsan diyerek insanlığın daha iyiye, güzele, haklarına kavuşması için mücadele eden gazeteciler ve basının son yıllarda içine düştüğü zorluklar neticesi oluşan yozlaşma, mesleğimizin kabusu olmuştur. Meslek ilkelerinden yoksun, bir grup insanın eylemleri ise, gazetecilik mesleğini yapmaya çalışanların işini daha da zorlaştırmaktadır. Bu nedenle hemen hazırlıklara başlanılacak, meslek içi eğitimlere bir an önce ağırlık verilecek, 2025 yılı ilk aylarından başlamak üzere birçok konferans ve paneller düzenlenecek.
2- Meslektaşlarımızın önünü açmaya dönük çalışmalar sürdürülürken, İstanbul’da yerel yönetimlerde daha yakın takip edilecek, başarılı yöneticilere onur ödülü verilerek; kamuoyu ile başarıları paylaşılırken, yaptığı çalışmaların diğer görev yapanlara örnek olması yönünde çaba harcanacak.

İstanbul Basın Güç Birliği;
İstanbul Gazeteciler Derneği – Başkan Hasan Hınıslı
100. Yıl Gazeteciler Derneği – Başkan Yavuz Yılmaz
Bağımsız Medya Gazeteciler Birliği Derneği – Başkan Ufuk Bulut
Gazeteciler Sosyal Sorumluluk Projeleri Derneği – Başkan Yaşar Kaba
Ardahan Gazeteciler Cemiyeti – Başkan Fakir Yılmaz

Ardahan Gazeteciler Cemiyeti-Başkan Yardımcısı Erkan Sarıkaya

Kule Kültür Merkezine İzin Çıkmadı!

Ardahan Vakfı tarafından Ardahan merkezine yapılmak istenen, plan ve projesinin yanında yatırım bütçesi ayrılan dev saat kulesine Ardahan Belediyesi izin ve arsa vermeyince kente kazandırılmak istenen Kültür Merkezi saat kulesi gerçekleşmedi.
23 metre yüksekliğinde dev bir proje olan saat kulesinin inşaatı için bütün şartlar yerine getirilmesine rağmen Ardahan Belediye Başkanı başta olmak üzere belediye meclisinden onay çıkmadı.
Tarihsel ve Sanatsal değeri simgeleyen saat kulesine neden izin çıkmadığı kentte şaşkınlığa neden olurken vakıf Valilik ve Kültür Müdürlüğünden yardım istedi.

Konu hakkında bir açıklama yapan Ardahan vakfı Başkanı Celil Ünlü belediyenin bu anlaşılmaz tavrının kente yönelik güzel çalışmalarına engelden başka bir şey olmadığını söyledi.

ARVAK Yönetimi olarak er geç bu kuleyi Ardahan’a kazandıracaklarını söyleyen Ardahan Vakfı Başkanı Celil Ünlü Valilik ve İl Kültür Müdürlüğünün yanında tüm Ardahanlıların bu tarihi kültürel esere sahip çıkacaklarına inandığını söyledi.

AK Parti İl Başkanı Ersin Yılmaz’dan Teşekkür

Geçtiğimiz günlerde babasını ebediyete yollayan AK Parti Ardahan İl Başkanı Ersin Yılmaz başta Ardahan Valisi Hüseyin Çiçek’e olmak üzere bu acı günlerinde yanlarında olan herkese teşekkür etti.
Ardahan Güzelyurt/Kuşuçmaz (Hoppal) köylü olan
AK Parti Ardahan İl Başkanı Ersin Yılmaz’ın yayınladığı teşekkür metni şöyle;

TEŞEKKÜR MESAJI
Babamız Paşa YILMAZ’ın cenaze törenine işleri yoğunluğu nedeniyle katılamayıp,
Telefonla taziyede bulunan, Cenaze törenine bizzat katılan ve defin sonrası acılarımızı paylaşmak için taziye için gelen, hayır yemeğimize katılıp dualarını esirgemeyen,
Sn. Milletvekillerine,
Sn. Belediye Başkanlarına,
Sn. İş İnsanlarına,
Sn. Bürokratlara,
Sn. Siyasi Parti Temsilcilerine,
Sn. Sivil Toplum Örgütlerine,
Sn. Federasyon Başkanlarına,
Sn. Belediye Meclis Üyelerine,
Sn. Muhtarlarımıza,
Sn. İş İnsanlarına,
Sn. Dostlarımıza, akrabalarımıza, komşularımıza,
Sn. Ardahan, Göleli, Çıldır, Hanak, Posof, Damal, Köprülü’lü hemşerilerimize ve Hoçvan halkına teşekkür ediyoruz.
YILMAZ Ailesi Adına Ersin YILMAZ

Kardan Adam’dan ‘Ben geldim sen niye gelmedin’ duası!

İyiden iyiye soğuyan havalara karşın geçmiş yıllara nazaran bu yıl yeterince bir türlü beklenen kalınlıkta buz tutmayan Çıldır Gölü üzerinde yapılan “devrimci” kardan adam, Çıldır gölü buz tutması için dua etti. ‘Ben geldim sen niye gelmedin’ diye dua eden kardan adam insan elinin müdahalesi sonucu değiştirilen doğa dolaysıyla yüzeyi eskisi gibi beklenen kalınlıkta donmamasına sitemde bulundu.
Bölgede bulunan Gazeteci Suat İncedere‘ye “isyan etme, sabret/şükret/dua et, Çıldır gölü en kısa sürede buz tutacak” diye de telkinde bulunan gölün küçük bir koyun da buz üstünden herkese “memleket güzelliğinde” sevgiler selamlar da gönderdi.

ÇILDIR GÖLÜNÜN EFSANESİ..
Eskiden Çıldır Gölü’nün dibinde bir şehir varmış. Buranın beyi Akçakale’de oturuyormuş. Çukurda kurulmuş olan bu şehrin dokuz burma musluklu çeşmesi varmış. Bey “Gece gündüz çeşmeden su alanlar sakın çeşmeyi kapatmayı unutmasınlar yoksa şehri su basar” demiş. Şehirde kadın erkek bu buyruğa uyarmış.
Bir gün akşamın karanlığı basmışken çeşmeden su doldurmakta olan bir kıza yedi yıldır gurbette olan ağabeyinin geldiğini müjdelemişler. Dokuz burma musluklu çeşmenin bir musluğundan su dolduran kız sevindiğinden evine koşup giderken burmayı kapatmayı unutmuş. O gece karanlığında çukur yerlerdeki evleri su basmış ve dokuz burmalı çeşmenin yeri de kalboymuş.

Evi biraz yüksekte olanlar işin farkına varınca çoluk çocuğun elinden tutarak hiçbir eşya almadan yokuş yukarı kaçmışlar. Ertesi gün şehirden ancak kilisenin kümbeti görülmüş ve akşama kadar onlar da sular altında kalmış Şehirden sağ kurtulup kaçanlar Akçakale adasına gelmişler.
Çıldır Gölü işte dibindeki o dokuz burmalı çeşmenin suyundan ortaya çıkmıştır. Eğer (Güneydeki) Taşbaşı’ndan bu gölün ayağı Zarşat’a doğru akmasaydı Akçakala adası ile öteki köyleri de su basacağına inanılır.

Peynir aşkının adı Göle kaşarı!

Kıbrıslı Türk şair ve yazar, öğretim görevlisi Mehmet Yaşin ele aldığı son yazısından ülkedeki peynir çeşitlerini değerlendirip, ağıza verdiği tatlarını sıraya koydu.

Çorum’un kargı tulumunu en leziz peynirler arasında ilk sıraya koyan Yazar Yaşin Ardahan’ın Göle ilçesine komşu Kars’ın Boğatepe köyünde üretilen ancak her mutfakta olması için çokta ucuz olmayan Grayver peynirini ‘en leziz peynir’ sıralamasında ikinci sıraya koyarken Ardahan’a bağlı Göle ilçesi kaşarını da ülkede üretilen peynirlerin kalitesinden, tadından, lezizliğinden ilk üçüncü marka peynir olarak ilan etti.
‘Anadolu peynirinde ilk 10 güzel..’ başlıklı yazısında Prof. Dr. Artun Ünsal’ın “Süt Uyuyunca” adlı kitabı ile Berrin Bal Onur ve Neşe Aksoy Biber’in ortaklaşa yazdıkları “Peynir Aşkına” adlı kitabından yardım alan yazar en güzel ve tat veren, besleyici peynir olarak bir numaraya: Çorum’un kargı tulum peynirini koyarken iki numara Göle ile sınır köy olan Kars’ın Boğatepe köyüne has olan gravyeri koymuş.

En leziz, en besleyici, damak tadı denilince üç numarada yer alan Göle kaşar peynirini anlatan yazar, ‘Çiçek kokulu peynir…’ adını verdiği Göle kaşarının üretiminin yapıldığı Ardahan’ı da doğanın çok cömert davrandığı kentlerimizden birisi olarak ilan etmiş.
Yazarın ülkedeki peynirlerle ilgili yazısı şöyle;

Anadolu peynirinde ilk 10 güzel..

Ben, Anadolu peynirlerini pek severim. Bin türlü ot ve çiçeğin boy verdiği ovalarda beslenen hayvanların sütünden yapılan peynirleri tatmaya bir türlü doyamam. Sorarım, ararım, bulursam alıp tadına bakarım

Yiyeceklerin ilk keşfedilişini çok merak ederim. Hangi rastlantı sonucu bu lezzetler oluşmuş, insanoğlu o maddeyi yemeyi nasıl akıl etmiş?

Geçenlerde okuduğum bir kitapta da peynirin oluşum öyküsünü öğrendim. Öykünün başlangıç tarihi biraz eski. MÖ 9000’lerde Filistin’deki Eriha veya MÖ 7400’lerde Çatalhöyük. Koyun ve keçiler yeni yeni evcilleştirilmiş. Yavruların memelere saldırmasından sütün besleyici bir yiyecek olduğunu keşfetmişler. Sağdıkları sütün fazlasını, çömleklerde saklamışlar. Bir gün, birisi çömlekteki sütün katılaştığını görmüş. Ve peynirin ilk oluşumu gerçekleşmiş.

Ben, Anadolu peynirlerini pek severim. Bin türlü ot ve çiçeğin boy verdiği ovalarda beslenen hayvanların sütünden yapılan peynirleri tatmaya bir türlü doyamam. Sorarım, ararım, bulursam alıp tadına bakarım. Size bu hafta en sevdiğim 10 peyniri tanıtmaya çalışacağım. Onca peynir arasından seçim yapmakta oldukça zorlandım. Bu seçimi yaparken deneyimlerinden, Prof. Dr. Artun Ünsal’ın “Süt Uyuyunca” adlı kitabı ile Berin Bal Onur ve Neşe Aksoy Biber’in ortaklaşa yazdıkları “Peynir Aşkına” adlı kitabından yardım aldım. Koyun sütünden yapılan ve damakları bayram yerine çeviren beyaz peyniri, sıralamaya dahil etmedim.

Bir numara: Çorum’un kargı tulumu..

Bu peynir damak çatlatır… İlk yediğimde şaşırıp kalmıştım. Buzdolabından yeni çıkmış tereyağı kıvamında, tadı damağımın her köşesine yayılan, keskin, şaşırtıcı, her saniye başka bir lezzete bürünen, keçi sütünün tüm özelliklerini ortaya döken bu peynire hiçbir zaman doyamadım.Bu muhteşem peynirin gerçeğinde keçi sütü kullanılır. Süt önce bez torbalarda dinlendirilir, suyundan arındırılır. Bu dinlenme 3-4 ay sürer. Yeterli olgunluğa gelince, özel olarak dikilmiş küçük tulumlara doldurulup, olgunlaşmaya bırakılır. Ekim ayı, tulumların açılma zamanıdır. Ondan sonra ortaya tadı anlatılmaz bir peynir çıkar. Bu bence dünyanın en lezzetli peyniridir. Tattığınızda, bana hak vereceksiniz. Soğuk beyaz şarap, rakı ve bira ile iyi uyum sağlar.

İki numara: Boğatepe Kars gravyeri Delik deşik şaheser…Bu peynirin başlangıcı Malakanlar’a dayanır. Rusya’dan kaçıp gelen ve Kars yaylalarına yerleşen Malakanlar, köylülere değerli bilgiler öğretip, gerisin geri gittiler. Onların yerine daha sonraları Kafkas halkları, Özbekler, Azeriler ve Terekemeler geldiler. Hepsi, sütü, peyniri iyi bilen halklardandır.

İşte, dünya peynirlerine nal toplatan Kars gravyeri, 2 bin 300 rakımlı köylerde, Boğatepe köylülerince üretilir. Bu peynirin lezzetinin sırrı, yüksek yaylalarda tatlı ot yiyen Zavot ineklerinin yağlı sütünde saklıdır. Tüm beyaz şaraplarla, Kalecik Karası, Öküzgözü üzümlerinden yapılmış kırmızı şaraplarla iyi gider.

Üç numara: Göle kaşar peyniri Çiçek kokulu peynir…

Ardahan, doğanın çok cömert davrandığı kentlerimizden birisidir. Etrafındaki ovalarda, dağ yamaçlarında öylesine çok çiçek yetişir ki insan bakmaya, koklamaya kıyamaz. Ardahan’ın ilçesi Göle, böylesine güzel bir doğada yer alır.Son yıllarda açılan çok sayıda mandıra ile Doğu’nun kaşar merkezi haline gelen Göle’de, peynir yapımı için tam yağlı inek sütü kullanılır. Yaklaşık 2 bin metre yükseklikteki otlaklarda, çiçek ve çeşitli bitkilerle beslenen ineklerin sütündeki yoğun aromalar, kaşar peynirine de geçer.

Depolarda bir yıl bekletildikten sonra satışa sunulan Göle kaşarı, tereyağı gibi sarı renkli, yüzeyi pürüzsüz ve tadı damakta uzun süre kalabilen bir peynirdir. Kalecik Karası, Öküzgözü gibi kırmızı şarapların lezzetli eşlikçisi olabilir.

Dört numara: Divle obruk tulumu Peynir obrukta yıllanır…

Bu peynir adını, Karaman’ın Ayrancı yöresindeki Divle Mağarası’ndan alır.

Çünkü tuluma basılan peynirler, bu doğal soğuk hava deposunda olgunlaşırlar. Üreticiler bu peynirin lezzetinde, domalan mantarının önemli bir rolü olduğunu öne sürerler.Divle Vadisi, Türkiye’nin en kurak yeridir. Burada ancak susuzluğa dirençli kekik ve yavşan otu gibi dirençli otlarla, domalan mantarı yetişir.

Güz ve bahar yağmurları yağınca, koyunlar bir yandan aromatik otları otlar, bir yandan da yumuşayan toprağın altındaki domalan mantarlarını bulurlar. Bu mantar sütün aromasını etkiler.

Peynir, yaşlandıkça lezzetine lezzet katar. Bir yaşındaki peynirde mavi damarlı küf halkaları görülür. Aroması ve tadı daha da keskinleşir.Şampanya ve gövdeli kırmızı şaraplarla iyi uyum sağlar.

Beş numara: Bergama tulum peyniriGözenekli lezzet…

Bergama, güneyde Yunt Dağı, kuzeyde Madra Dağı ve Kozak Yaylası ile çevrili bereketli bir ovada kurulmuş kadim bir yerleşim alanıdır.Bu muhteşem peynir, Kozak Yaylası’nda yabani soğan, nane kekiği ve Karya lavantası ile beslenen inek, koyun ve keçilerin sütünün karışımıyla yapılır.Bu peynir önceleri tulumun tıraş edilmiş kıllı kısmına basılıyordu.

Hâlâ bu yöntemi kullanan üreticiler var. Ama 50 yıldan beri tenekelere basılıyor. Üreticiler lezzetli tulumun renginin açık sarı ve gözenekli olması gerektiğini belirtiyorlar.Bergama tulumu, keskin tadıyla rakının en güzel mezesidir. Yarı tatlı şaraplarla da uyum gösterir.

Altı numara: Mihaliç peyniri.İki yüz yıllık bir geçmiş…

200 yıllık bir geçmişe sahip olan bu peynirin lezzetine doyum olmaz. Karacabey’in Mihaliç yöresinde ilk kez Arnavut göçmenler tarafından üretilen bu peynir lezzetinin yanı sıra çok da besleyicidir. Bu peynir, Bursa-Balıkesir hattında birçok mandırada üretilir ama Mecidiyeköy, Minnetler köyü, Yolcupınar, Esenköy gibi Yörük köylerinde üretilenlerin lezzeti başkadır.

Yüzde 60 “kıvırcık” koyun ve yüzde 40 inek sütünden yapılan bu peynir, “kelle” peyniri adıyla da anılır. Besleyiciliğini vurgulamak için, “elli gram Mihaliçle bir ekmek yersin” deyişi yaygındır.

Sert ve tuzlu olan bu peynirin geniş bir kullanım alanı vardır. Kahvaltıda, rendelenerek makarna, erişte üstünde, ızgarada kızartılarak, tereyağında kızıltılarak yenir. Benim en favorim ise bu peynirle yapılan tosttur. Kaliteli bir Mihaliç peyniri üstündeki gözeneklerden anlaşılır.Rakının yanına en çok yakışan peynirlerin arasında yer alır.

Yedi numara: Konya küflü tulumu, Konya’nın yeşil renkli lezzeti…

Bu peyniri Konyalılar şöyle tarif eder: “Konya’nın tarihi kadar eski, kentin rengi gibi yeşil.” Bu peynir Konyalılara atalarından, dedelerinden miras kalmıştır. Gök peynir, göğermiş peynir, Konya yeşil peyniri… Ne denirse densin Anadolu’nun en özel peynirlerinden biridir.Peynirin lezzetini, bölgenin aroması çok yüksek olan Akkaraman koyununun sütünden alır.

Divle, Kızılören, Akpınar ve Mülayim gibi bölgelerdeki doğal mağaralarda olgunlaştırılır. Taze peynirler bu mağaralarda 4 ay kurutulduktan sonra, Roquefort küfü eklenir ve 4-10 ° lik özel bölümlerde küflendirilir. Bu küflü peynirle yapılan pide damakları çatlatır. Böreğin içinde eriyerek muhteşem bir lezzete dönüşür. Eritilerek kahvaltıda yenmesine doyum olmaz. Tüm sert içkilerle ve beyaz şaraplarla uyum sağlar.

Sekiz numara: Cunda sepet peyniri..

Sepet peyniri, tüm Ege havzasının ortak peyniridir. Mübadeleyle yöreden yöreye yolculuk etmiş olan bu peynir, Ayvalık mutfağının baş tacı. Geçmişte yüzde 100 koyun sütünden yapılan bu enfes peynir, artık koyun, keçi ve inek sütlerinin karışımından üretilmektedir.Yeterli miktarda tuzu emmesi, kendine özgü aromaları geliştirebilmesi için bir yıl olgunlaştırılır.

Cunda sepet peynirinin diğer benzerlerinden daha lezzetli olmasının nedeni, kreması çektirilmemiş koyun sütünün kullanılmış olmasıdır.Bu muhteşem peynir, Ayvalık lokantalarının en sevilen mezelerinin başında yer alır. Ayrıca meşhur Ayvalık tostuna da bu peynir lezzet katar.Rakı ile arası oldukça iyidir, birbirlerinden ayrılmak istemezler.

Dokuz numara: Erzincan Şavak tulumu, Çiçekli yaylaların güzeli…

Doğu Anadolu yaylalarında çok lezzetli tulum peynirleri üretilir ama bunların en kıymetlisi bence Şavak tulumudur.

Bu peyniri üreten Şavaklar, günümüzde az sayıda kalan yarı göçer aşiretlerden biridir. Her bahar hayvanlarıyla birlikte yaylalara çıkan Şavaklar, kışı Keban Baraj Gölü’nün yamacına kurulmuş olan Meşeli köyünde geçirirler.Bol yağlı koyun sütünden yapılan peynirde şirden mayası kullanılır. Deri tulumlara basılan peynirler, serin yaylalarda üç ay bekletilir.

Deri tuluma basılanlar daha lezzetli olur. Ama hijyen korkusu, üreticiyi peynirleri plastik bidonlara basmaya zorluyor. Ben deri tulumlarını tercih ediyorum. Plastik bidon içindeki “naylon peynire” rağbet etmiyorum.Hem kahvaltının hem yemek sonrası sunulan peynir tabaklarının değişmez peyniri, tüm beyaz şaraplarla iyi uyum sağlar.

10 numara: Karaburun kopanistisi Karaburun, Ege’nin en batısındaki yarımadada yer alan güzeller güzeli bir ilçedir.

Her taraf rengarenk çiçeklerle süslüdür. Kopanisti peynirini yapmak için, çiçek tarlalarında dilediği gibi dolaşan keçilerin sütünden yapılan peynirin suyu kullanılır. Buraları bir zamanlar yurt tutmuş Rumlardan miras kalmış bir peynirdir. Ovula ovula bir ayda yapılan bu çok özel peynirin üstüne zeytinyağı gezdirip yenmesine doyum olmaz. Yöre halkı bu peyniri iyileşmek, karnını doyurmak, keyif almak için her gün yer.Yoğun bir kokusu ve damakları şenlendiren keskin bir tadı vardır. Bu peyniri artık dükkanlarda bulmak neredeyse imkansızdır. Sadece yöre pazarlarında bulunabilir. Veya benim yaptığım gibi ısmarlamak gerekir. Ekmeğe sürülüp, üstünde zeytinyağı gezdirilirse rakının yanına pek yakışır. Mehmet Yaşin

A Milli Takım’dan Letonya’da son dakika zaferi!

16/haziran 29024 tarihli haber..

A Millî Takımımız, UEFA 2024 Avrupa Şampiyonası (EURO 2024) Elemeleri D Grubu üçüncü maçında konuk olduğu Letonya’yı 3-2 mağlup etti.

Özellikle oversized kesimler ve katmanlı giyim tarzı popülerliğini sürdürüyor. Aksesuar olarak ise altın ve gümüş tonlarında geometrik şekilli takılar tercih ediliyor. Ayakkabılarda ise platform tabanlı modeller gözde bir seçenek haline geldi.

Sağlık alanında büyük bir dönüşüm

Bir başka konu olarak, gündem haberlerinden bahsedelim: Teknoloji dünyasında yapay zeka ve otomasyon, iş dünyasında dönüşüm sağlıyor. Artırılmış gerçeklik uygulamaları, müşteri deneyimini geliştirerek perakende sektöründe fark yaratıyor. E-ticaret platformları, mobil ödemeler ve dijital pazarlama stratejileri de hızla gelişiyor. Sağlık sektöründe ise genetik testler, kişiselleştirilmiş tedavi yöntemlerinin gelişmesine katkı sağlıyor. Yapay zeka destekli teşhis sistemleri ve robotik cerrahi teknolojileri de sağlık alanında büyük bir dönüşüm yaratıyor.

Geçiş yapacak olursak, seyahat sektöründe ise alternatif tatil rotaları popülerlik kazanıyor. Doğa ile iç içe olan kamp tatilleri, yürüyüş turları ve bisiklet gezileri tercih ediliyor. Kültür turizmi ise tarihi ve arkeolojik mekanlara olan ilgiyi artırıyor.

Teknoloji ile entegre edilen turizm deneyimleri, seyahat severlere daha interaktif bir gezi deneyimi sunuyor. Ayrıca, yerel lezzetleri keşfetmek için gastronomi turları da tercih ediliyor.

'Böyle Beton Atılır mı?' Dedik, Betondan Sonra Gerekli Malzemeyi Getirdiler!

Lorem ipsum gibi yapay metinler yerine, gerçek anlam taşıyan bu Türkçe metinleri kullanarak, demo sitenizi daha gerçekçi bir şekilde oluşturabilirsiniz. Bu metinler, tasarım ve içerik düzenlemelerinizi test etmenize yardımcı olacaktır. Sitenizi ziyaret eden kullanıcılar, gerçekçi içeriklerle etkileşime geçerek sitenizin işlevselliğini daha iyi anlayabilirler.

iyeliklerinizi artırabilir ve kullanıcıların sitenize olan ilgisini çekebilir.

Gündem haberlerine geri dönecek olursak, politika dünyasında yaşanan gelişmeler büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Seçim süreçleri, siyasi liderlerin açıklamaları ve hükümet politikaları kamuoyunun dikkatini çekiyor. Ekonomi alanında ise enflasyon, işsizlik oranları ve döviz kurları üzerindeki dalgalanmalar yakından izleniyor. Yatırımcılar ve iş dünyası, bu değişkenlerin etkilerini analiz ederek stratejilerini belirliyor. Ayrıca, sosyal sorumluluk projeleri ve sürdürülebilirlik girişimleri de iş dünyasında önem kazanıyor.

Yeni gelişmelerde hız oldukça arttı
Yapay zeka tüm kategorilerde önemli ilgi görüyor
Umutlandıran gelişmeler oluyor
Gündem özellikle spor ve sağlık
Haber akışlarında güzel bir akıcılık mevcut
Okuma seyri ve zevki gittikçe gelişiyor

Eğitim dünyasında ise dijital dönüşüm hızla ilerliyor. Online eğitim platformları, öğrencilere her yerden erişim imkanı sağlıyor. Uzaktan eğitim ve dijital sınıflar, öğrencilerin öğrenme süreçlerini destekliyor.

Takımlar	Penaltı	Kaçan	Penaltı	Kaçan
Fenerbahçe	17	2	7	1
Galatasaray	12	4	2	1
Adana Demirspor	10	3	8
Beşiktaş	10	2	3	1
HangiKredi Ümraniyespor	10	1	10	1
Trabzonspor	9		6
Fatih Karagümrük	8		10	3
MKE Ankaragücü	5	2	7
Medipol Başakşehir	5	1	8	2
Fraport TAV Antalyaspor	4	1	6	2

Teknolojinin kullanımıyla birlikte öğretim metotları da değişiyor ve öğrencilere interaktif bir öğrenme deneyimi sunuluyor. Ayrıca, STEM eğitimi ve girişimcilik programları da gençlerin beceri ve yeteneklerini geliştirmeye yönelik çalışmalara öncelik veriliyor.

Yeni gelişmelerde hız oldukça arttı
Yapay zeka tüm kategorilerde önemli ilgi görüyor
Umutlandıran gelişmeler oluyor
Gündem özellikle spor ve sağlık
Haber akışlarında güzel bir akıcılık mevcut
Okuma seyri ve zevki gittikçe gelişiyor

Sonuç olarak, bu örnek Türkçe metinler, demo sitenizin içeriğini gerçekçi ve anlamlı bir şekilde tamamlamanıza yardımcı olacak. Her bir paragraf, farklı konulara değinerek ziyaretçilerin ilgisini çekebilir ve sitenizin işlevselliğini test etmenize olanak sağlar. Gerçek anlam taşıyan metinler, kullanıcı deneyimini iyileştirebilir ve sitenizin profesyonel bir görünüm sunmasını sağlar.

GAZETECİ SİZ DE DÜĞÜNÜNE DAVET EDİYOR..

Tempo TV’de canlı olarak sunulan ‘Gazetecilerle Gündem‘ adlı programının yapımcısı ve sunucusu Gazeteci Özlem Şeyma Yılmaz 05 Ekim 2025 günü Alperen Damgacı ile dünya evine girecek.

Aynı zamanda Gazeteci Fakir Yılmaz‘ın gazeteci kızı olan Özlem Şeyma Yılmaz ile Alperen Damgacı‘nın düğünleri İstanbul Kartal Aydos Ormanlık alanında bulunan düğün salonunda gerçekleşecek.

5 Ekim 2025 günü, saat 19.00’da başlayacak olan Yılmaz ve Damgacı ailelerinin düğünlerine siz okurlarımız, dost, eş, arkadaş, akrabalarda davetlidir.

Sevgili, Akraba, Arkadaş ve Dostlar Düğünümüze Davetlisiniz..