Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

casino siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler editorbet giriş

Organizatörü Federasyonu, Dernekleri ve Kaşarları dışlayan CHP”li Başkan AK Partiyi arkasına aldı!

yazıyorsam sebebi var/fakir yılmaz
**Herkes Erdoğan’a Çalıştı, Çalışıyor da..
Yedi yıl önce yazılıp, bugüne güncellenen 2 yazım..
Evet, gerek bu köşemde gerekse ulusal basına da yansıyan haberlerimle son 24 yıllık seçimler boyunca ele aldığım onca yazılarımda bahsettiğim gibi bir sonuçla sonuçlanan son seçimlerde ülkemiz de olduğu gibi Ortadoğu’nun siyasi tarihimizin gelecekteki yol haritasını da ortaya koydu. Koymaya da devam ediyor..
Yani 7 yıl önce ele aldığım ve bugün yaşananlarla birlikte güncelleyip, aşağıda aynen yeniden yayınladığım bugünkü iki yazım önceki onca yazım ve haberim gibi hala güncelliğini koruyor..
Ve ‘Erdoğanlı en az bir 15 yıl daha garantiye alındığı 24 Haziran seçimlerinde görünen tek şey Türkiye’nin öyle ya da böyle bugünkü iktidarla birlikte yol alacağı, alması için hazırlanan yol haritasında bir adım daha atılmış oldu.’ 7 yıl önce ki satırlarım hala güncel mi?!!.
Tabi ki evet..
Çünkü bir kez daha altına imza attığım 7 yıl önceki yazım ve tezimin, başta iç politikada düşman denen dışta ‘dostum’ denen Amerika, İsrail olmak üzere Avrupa, Rusya hatta Çin’in ‘BOB eş başkanıyım’ diyen Erdoğan ile birlikte başta Ortadoğu’yu olmak üzere bölgeyi dizayn etme planının devam ettiğini bir kez daha gördüğümüz önceki seçimlerde ve bugün görünen diğer bir önemli nokta da lider konusu ve de sorunudur..
Çünkü İsrail gibi Amerika’nın bölgede ki önemli bir sahası olan İncirlikli Türkiye’nin Amerikan gibi iç politika da ‘düşman’, arka kapılarda ‘ticaret ortağı’ İsrail’le kurduğu ekonomik ilişkiler, başta göçmen konusunda olmak üzere Avrupa’nın Ortadoğu’da ki koruyucusu konumundaki bir ülkedir Türkiye..
Ukrayna’nın büyük bölümün işgal eden, memleketim Ardahan’a sınır olan Gürcistan’ı tankları ile dizayn eden, Ermenistan’ı Türkiye ve İsrail ile birlikte Azerilere boğduran Rusya’nın Akdeniz’e inen, Kafkaslara açılan kapısı, Arap ve Afrika’nın Avrupa’ya giden yolu Türkiye’nin aradığı ve yeni bir lider bulamadığında sürekli oy verdiği bir lider Erdoğan..
Bunlar için herkesin çalıştığı çalışmaya devam ettiği Erdoğan son seçimde olduğu gibi ve erk, geç yapılacak yeni bir yeni seçimde yeniden seçildi, seçilecek.
Hem de Kandil’e olduğu gibi İran dağlarının engeline takılıp, yeni plan ve projelere zaman kazanmak için ‘şimdilik’ küfür ve hakaretler ile sözde ‘barış’ diyen ‘dostum’ Trump, AB, Rusya, Çin ve %44’den aşağıya indirilemeyen desteği ile iç kamuyu destekli bölgede tam yetkili başkan olan ve son Nato toplantısında yüz yüze ve ayakta görüştüğü Erdoğan’ın ömrü yettikçe devam edecek gibi..
Birde buna 30 Haziran’dan sonra belediyelerde ki gibi kayyumla idare edileceği söylenen CHP’de ki iç karışıklığı ve Irak, Suriye’den sonra İsrail-İran savaşını ve de ‘ne koparırsam kardır’ diyen eş başkanlı DEM’in Suriye ile yeni Anayasa hatırı için mevcut iktidarı yaşananlara susarak yandan desteklemesini de eklerseniz, 36 yıldır ara vermeden yazan bir gazeteci olarak 7 yıl önce olduğu gibi bugün neyi yazarak anlatmaya çalıştığımı anlarsınız diye düşünüyorum….
Yani görünen köy konum pardon kılavuz istemez..
**AK Parti Ne Yapacak?
Evet üsteki 7 yıl önceki ülke ve dünya gündemini anlatan yazımın hemen ardından yine 7 yıl önce yazdığım ve yereli anlatmaya çalıştığım ve bugün yenden yayınladığı üsteki yazım gibi hala güncelliğini koruyan 2. yazımda şöyle..
7 Haziran Genel Seçimleri ardından yaşanan koalisyon tartışmalarının gölgesinde kalan partilerin İl ve İlçe Teşkilatlarının başarısızlığının sancıları her geçen gün biraz daha ağırlaşıyor.
Başta CHP Ardahan’da olmak üzere tüm ülke de masaya yatırılmayı beklenen teşkilatların biri de Ardahan’da zor bela bir milletvekilli çıkarabilen ve önümüzde ki yerel seçimlerde Ardahan’ı olduğu gibi Göle’de belediyeyi kayıp edebileceği ileri sürülen AK Parti’dir..
Çünkü havuz medyasının içi boş, gerek olmayan başlıkları ile bu yönde çekilen sancının en büyüğünün CHP’de olduğu basına ve akabinde kamuoyuna yansısa da sancının en büyüğünün AK Parti Ardahan İl ve İlçe Teşkilatlarında yaşandığını her AK Partiliyim diyen benden daha iyi biliyor.
Evet, 7 Haziran’ seçimi öncesinden bugüne kadar yapılan her seçimde oyları azaltan Ardahan İl ve İlçe Teşkilatları da masaya yatırılacak mı?
Mevcut İl ve İlçe Teşkilatları 7 Haziran Genel Seçimleri ardından yasa boğulup, sanalda ortamda bol bol pozlar hariç ortalıkta gözükmeyen, yolları bozuk Ardahan’ı, Posof’u ve Göle’yi parsel parsel satan CHP’li belediyelerin yaptıkları karşısında sus/pus olan AK Parti Ardahan’da ki bu sessizlik dipten dalga dalga gelen tipinin ön fırtınası mı?
Bilmem ama 2. sıra adayı, eski İl Başkanı Veteriner Hekim Yunus Baydar’ın Damızlık Birliği başkanlığı hatırı dolaysıyla aldığı 10 bin oyda hiç bir katkısı olmadığı ileri sürülen AK Parti Ardahan İl ve İlçe Teşkilatlarına hesap sorulup, sorulmayacağını merak eden Ardahan AK Partililer şu an ki teşkilatların kongreyi beklemeden görevlerini ehli ellere bırakmalarından yana olduğunu gözlemliyoruz.
Ama bu gözlemin gerçekleşmesi için birilerinin biat kültürünü, yerelden bi haber SKM’ların yönlendirmesini bir yana bırakıp, yaşanan başarısızlığa baş kaldırması gerektiğini de duymuyor değiliz..
Kısacası CHP Ardahan’da olduğu gibi AK Parti Ardahan’da ve ülkede de sancının bir hayli büyük olduğunu ve bu ağrının her geçen gün yıllardır art arda kazandığı seçimleri kayıp edecek ağır bir sancıya döndüğü de görülmekte..
Şimdi soruyorum 7 yıl önce yazdım arşivim ki bu iki yazı sanki bugünü anlatmıyor mu?!.
Ona da alamadığı belediyeleri kayyumla idare ettiren AK Partililer ve siz okurlarım karar versin mi?!.

Çarşamba Günü, Saat:: 15.00’da TEMPO TV’de

https://www.youtube.com/@ArdahanTVHaber

Reklam ve Mesajlarınızla Daha Özgür Gazetecilik,

Daha Güçlü ve Gür Yayıncılık.. Ara: 05354183258

BİZDEN SİZ OKURLARA BİR HİZMET DAHA..

Belki de senin de aradığın geçmişte yaşananlara,

Ardahan’ın hafızası 30 Yıllık Haber Arşivimize göz atmak ister misin?..

https://arsiv.kuzeyanadolugazetesi.com/

https://arsiv2.kuzeyanadolugazetesi.com/

Organizatör firmanın para istediği

Göle Federasyonunu, Derneklerini ve Kaşarlarını dışlarken,

Göle’nin CHP’li Başkanı AK Partiyi arkasına aldı!

Göleli olamayan bir organizasyon firma ile festival hazırlıklarına başlayan CHP’li Göle Belediye Başkanı, dernekleri, federasyonu ve kaşarcılarsız yapmaya hazırlandığı şu günlerde AK Parti’yi de arkasına aldı.
Geçtiğimiz günlerde gittiği İstanbul’da görüştüğü Göle Federasyonu ve federasyona bağlı dernekleri iş birliğine ve festival davet eden CHP’li Başlan bu ziyareti arından verilen birlik resimlerinin paylaşılmasının hemen ardından AK Parti İstanbul İl Başkanlığı dâhil bir dizi ziyaretlerde de bulunduğu görüldü.

CHP’li Belediye Başkanı Gökhan Budak önümüzde ki ayın içinde düzenlenecek olan festival öncesi İstanbul ve Ankara’da ziyaretlerde bulunduğu sırada, Göleli olmayan organizatör firmanın festivalde konuşma izni veremeyeceklerin belirttiği Göle federasyonundan, dernekler ve kaşarıcılardan festival alanında açacakları stant ve çadırlar için 10 ila 15 Bin TL. arası fiyat biçtiği de alınan bilgiler arasında olurken, federasyon, ve dernekler gibi kaşarlılarında festivale katılmayacakları alınan bilgiler arasında oldu.

KALAN ARAZİ ve ARDALARI SATAMADI..

Geçen yılda aynı sıkıntıların yaşandığını belirten Göle Dernekler Federasyonu ve Dernekleri, başkanın stk’ları ile kaşarlıları dışlayan bu tutumunu kınadıklarını belirtirken, bunun en baş sorumlusunun Göleli olmayan, Göle’yi tanımayan ama ne hikmetse tüm tepkilere karşın başkanın geçen yıl olduğu gibi bu yılda yine birlikte çalıştığı ve derdi Göle, Göleliler veya tanıtma değil para olan ve festival alanını siyaset şovuna çeviren organizatör firmaya bu festivalde de iş verilmesinin neden olduğunu da belirtip, federasyonun, derneklerin ve kaşarcıların olmadığı festivalin geçen yılki gibi gerginliklerin yaşandığı b ir etkinlik ve içi boş olacağını iddia ettiler.

Öte yandan Ardahan ve Posoflu CHP’li Belediye Başkanlarına özenip, AK Parti ve Yeniden Refah Partili Meclis Üyelerinin de onayı ile belediyeye ait arsa ve arazileri satılığa çıkaran CHP’li Göle Belediye Başkanı Budak son satış ihalesini yapamadı.

Alınan bilgilere göre başta Göle Sineması olmak üzere bir çok arsa ve araziyi satılığa çıkaran belediyenin açtığı ihaleye katılan firmaların verdikleri tekliflerin yeterli olmadığı gibi bazılarının eksik evrakla ihaleye katıldığını bu nedenle ihalenin önümüzdeki ayın ilk haftasına ertelendiği de alınan bilgiler arasında oldu.

Kahramanmaraş depremi ve diğer affet olayları ardından yardımda bulunmak isteyen yurttaşlar için banka hesap numaraları paylaşan AFAD’a özenen belediyeler ile stk’lar da festival ve şenlikler için iş insanlarından İBAN’la yardım istiyor.
Belediyeler gibi dernek, federasyon gibi stk’ların, ‘Festivalimize destek olmak isteyen katılımcılar için hesap bilgilerimiz aşağıda yer almaktadır. Katkılarınız, kültürümüzü yaşatmamıza ve birlikteliğimizi güçlendirmemize vesile olacaktır. Şimdiden ilginiz ve desteğiniz için teşekkür ederiz’ diyerek mesaj yoluyla attıkları İBAN’larına festival ve şenliklere parasal destek istedikleri görüldü.

İZİN ALMADAN FESTİVAL, ŞENLİK YASAL MI, KORSAN MI?
Attıkları İBAN’arla yaz etkinliklerini yapmaya çalışan belediyeler ve stk’ların başta valiliğe olmak üzere kaymakamlıklara resmi bir başvuru yapmadıkları öğrenildi.
Ardahan’da yaz aylarında düzenlenecek olan festivallerin tarihleri belli olurken, bu tarihler için valilik ve kaymakamlıklara resmi bir dilekçe verilmediği öğrenilirken, mevzuatlar gereği ‘gösteri, yürüyüş, etkinlik için zorunlu izin gerekir’ diyen resmi kurumların bu duruma nasıl izin verdikleri merakla edilmektedir.
Öte yandan Ardahan’da yaz aylarında düzenlenecek olan festivallerin tarihleri belli oldu.
Ardahan il genelinde 2025 yılı festival takvimine göre, Temmuz ve Ağustos aylarında yapılacak.
Ardahan’da bu yıl düzenlenecek olan yaz etkinliklerinin gurbet ile sıla arasında köprü olurken, kentin tanıtımı açısında da önemli bir yere sahip. Ardahan ilçe ve köylerinde düzenlenen festivaller binlerce insanı bir araya getiriyor.
Ardahan il genelinde birçok dernek ve belediyenin yaptığı ve geleneksel hal alan festival ve şenlikler için neden izin almadıkları merak edilmektedir.

ÇELMİĞİ BASAN HES BARAJININ SUYUMU

CESEDİ SUYUN ÜZERİNE VURAN ÇILDIRLIYI BOĞDU?

KURA NEHRİNDE BOĞULMA

Ardahan’ın Çıldır ilçesinde meydana gelen üzücü bir olayda, Kura Nehri’ne giren iki kişi boğularak hayatını kaybetti.

Alınan bilgilere göre Ardahan’ın Çıldır ilçesine bağlı Kurtkale köylü ailenin mensupları Adil Akçay (73) ve Hafiz Akçay (65), düğün için İstanbul’da geldikleri köylerinde çocukken bolca yüzdükleri Kura Nehri”nin yanı başında ki çelmiğe girdiler.

Yurt genelinde olduğu gibi kuraklık sinyali veren Ardahan’da ısınmaya başlayan havalar dolaysıyla serinlenmek için 5 köylüsü ile çelmik suyuna gelen ve serinlenmek için yüzfüğü sırada akrabaları Taha Umut Akçay (20) da onlara eşlik ediyordu.

Olayın Gelişimi ve Kurtarma Çalışmaları

Bir süre sonra bu üç kişiden haber alamayan çevredeki vatandaşlar, durumu yetkililere bildirdi. İhbarın ardından bölgeye jandarmaAFAD, sağlık ve arama kurtarma ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen ekipler, yaptıkları incelemelerde Adil  Akçay (resimdeki) ve Hafiz Akçay‘ın boğulduğunu tespit ederken, bir teselli olarak Taha Umut Akçay‘ın yüzerek sudan çıktığını belirledi.

Ceset Bulundu, Arama Çalışmaları Sürüyor

Hayatını kaybeden akrabalardan birinin cesedinin bulunmasının ardından, diğerinin bulunması için arama çalışmalar sonucu kıza sürede bulunan Taha Umut Akçay‘ın sağlık durumunun ise iyi olduğu öğrenilirken, olayın çelmiğin yanı başınd abulunan HES Barajının kapaklarının açılması ve Kura nehrine geri akıtılan bir anda suyun taşıp, çelmiği basması sonucu meydana geldiği iddialıda ortaya atıldı.

POSOFLU 

BİLECİK BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCILIĞINA ATANDI

Ardahan’a bağlı Posof Âşıkzülâlî (Suskap) köylü İnşaat Mühendisi Bilen Gökten (atanmış) Bilecik Belediye Başkan Yardımcılığı görevine atandı.

CHP’li Kadın Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı‘ya yardımcı olarak atanmış 3. belediye başkanlarından biri olan Posoflu halk âşığı Yusuf Zülâlî’nin torunu olduğu da öğrenildi.

*Şaibeli temeli atan olmadı! *İkili ilişkilerde

‘Yok ele, bele’ diyen Rektör neden sessiz?

Mühendislik Fakültesinin altında ki dev bir kapalı garaj varken, ikinci kez temeli atılan yeni kütüphanenin altından kapalı garaj projede varken ihale ilanında ve projede olmayan 150 Milyonluk ek işe onay veren Ardahan Üniversitesinin yeni rektörü, müteahhit firmanın sahibi ile ‘şaibeli’ denen inşaatın temelini birlikte attı.

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ KÜTÜPHANE TEMELİNDE

CİDDİ TEKNİK AKSAMA!

Mühendislik Fakültesinin altında ki dev bir kapalı garaj varken, ikinci kez temeli atılan yeni kapalı garajlı yeni kütüphanenin ihale ilanında ve projede olmayan bıdrum için 150
Milyonluk ek işe onay veren Ardahan Üniversitesinin 2000 m²’lik temelin betonunun tek seferde dökülmesi gerekirken, iş gücü yetersizliği nedeniyle beton atılmasının, ‘İşin yarım bırakılmasıdır ve temelde ciddi bir teknik aksaklıktır.’ dedirtti.
Ardahan Üniversitesi yerleşkesinde yapımı süren Merkez Kütüphane binasının temel beton dökümünde, projeye ve mühendislik gereklerine aykırı uygulamalar dikkat çekti.
Teknik gereklilik olarak tek seferde dökülmesi gereken yaklaşık 2000 m²’lik temel, beton eki
binin yeterli iş gücü sağlayamaması nedeniyle yarıda bırakılarak ertesi gün tamamlandı. Üstelik projede herhangi bir soğuk derz (kesme veya genleşme derzi) detayı da öngörülmemişti.
Yaşanan bu durum, yapının dayanıklılığı ve sürekliliği açısından ciddi riskler doğurabileceği yönünde değerlendirilirken, denetim sürecine dair soru işaretleri de beraberinde geldi.
Beton numunelerinin kimler tarafından alındığı, idarenin teknik elemanlarının gözetimiyle alınıp alınmadığı, hangi laboratuvarda değerlendirildiği ve yaklaşık 1000 m³ betona karşılık kaç adet numune alındığı gibi konular da açıklık bekleyen başlıklar arasında.
2. kez temel atılan temel törenine, başta iktidardan olmak üzere Ardahan Valisi, STK temsilcileri, Üniversitenin üst düzey yetkilileri ve Ardahanlılardan kimsenin katılmaması da dikkatlerden kaçmadı.
‘Garaj yok’ denerek olan garaj ve yemekhanelere rağmen müteahhit firmaya ek iş çıkartan Posoflu hemşerinin, müteahhitle birlikte ‘şaibeli’ hale getirdiği rektörün moralinin de iyi olmadığı sözde temel atma törenine AK Parti Ardahan Milletvekilinin yanı sıra Ardahan AK Partiden hiç kimsenin katılmaması daha çok tartışılacağa benzer temeli şimdiden şaibeli ve çürük bir duruma sokmuş durumda.

Törene Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun yanı sıra, önceki dönem CHP Milletvekili Ensar Öğüt, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mustafa Yıldız ve Prof. Dr. Zafer Aykanat, Genel Sekreter Kubilay Aras, Çıldır Belediye Başkanı Yakup Azizoğlu, Hanak Belediye Başkanı Erdal Kurukaya, İl Müftüsü Adem Karadeniz, 150 milyonluk ek işi almanın keyfini yaşayan yüklenici firma yetkilileri ile akademik ve idari personel katıldılar.

KÜTÜPHANE VARMIŞ, YENİSİ GEREKİYORMUŞ!..

Ailesinin soy ismini değişen ve yeni bir soy isim alan Rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu törende yaptığı konuşmada, üniversitenin büyüyen akademik yapısı ve artan öğrenci sayısıyla birlikte mevcut kütüphane ve yemekhane alanlarının yetersiz hale geldiğini belirtti.

REKTÖR TARTIŞMAYA MI TEMEL ATACAK?!

Gazetemizin, Gazeteci Fakir Yılmaz’ın ÖZEL Haberi imzalı, ‘ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ BODRUMDA MI YİYECEK?!.’ başlığı ile kamuoyuna duyurduğu  haberimize konu olan üniversitenin 100 Milyonu bulan ‘sonradan’ çıkarılan işinin de içinde olduğu inşaatı için pazartesi günü temel atma törni düzenleneceği öğrenildi.

Ortaya atılan iddialar karşın da ‘nedense’ suskunluğunu sürdüren rektörün de katılacağı öğrenilen temel töreninin yeni tartışmalara temel atacağını gösterir gibi.

Plan dışı ek işin neden ve hangi yasal dayanağa dayandırıldığının sorulduğu tartışmalı inşaat öncesi inşaatı yapan firma sahibi suçun kendilerinde değil, kendinse özel garaj isten rektörün olduğunu belirtmesine rağmen Posoflu rektörün hemşerisi olan geçmişi tartışılan Ardahan Üniversitesi çalışanının çıkardığı bu ek işe sessiz kalması ve yeni bir yemekhanenin yanında ek bodrum yaptırması kafaları karıştırırken, konu hakkında bir açıklama yapma gereği bile duymayıp, üstüne üstlük usulsüz olduğu ileri sürülen inşaatın temelini törenle atacağı öğrenilen Rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu suskunluğu da kafaları karıştırmış gibi.

BODRUM DEĞİL, REKTÖR BEYE ÖZEL GARAJ MIŞ!..

Giden rektörün eşiyle birlikte kaldığı lojmana rahatça çıkması için sonradan bir ‘özel asansör’ yaptırdığı iddialarıyla hala tartışılan ve bu yöndeki iddiaların defalarca gündeme getirilmesine karşın 8 yıl boyunca bu konuda bugüne kadar bir açıklama yapmayan Ardahan Üniversitesi, ‘ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ BODRUMDA MI YİYECEK?!. ‘ başlıklı haberimize ve son iddialar karşısında da suskunluğunu devam ettirirken, ilginç bir açıklama inşaat firmasından, diğer bir açıklamada, inşaatı veren, takip eden, büyük bir masrafla ihale şartnamesinde olmasına karşın müteahhit firmaya ek iş çıkartan kontrol yetkilisi taşıyan ARÜ görevlisinden başka bir gazeteciye açıklama yapılması dikkat çekti.

Geçtiğimiz gün ‘ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ BODRUMDA MI YİYECEK?!.’ başlığı ile kamuoyuna duyurduğumuz ‘Fakir Yılmaz’ın ÖZEL Haberi’ imzalı haberimize yönelik bir açıklama yapan müteahhit firma sahibi Eşref Dağ, yapılanın yanlış olmadığını ve aslında kendilerine ek masraf yükleyen bir iş olduğunu belirtirken, haberimize konu olan ek işe ‘bodrum’ denilmesinin de doğru olmadığını, ‘çünkü buranın bodrum değil, rektör beye özel garaj’ olduğunu belirtti.

Yeni rektörün şu an izinde ve İl dışında olduğu öğrenilen Ardahan Üniversitesinin Kampüsünün yerleşke planında Kütüphane olarak geçen alanda yapımına başlanan ancak belediye başta olmak üzere gerekli yerlerde inşaat izini alınıp, alınmadığı da merak edilen  kütüphanenin planın da zaten bir garajın olduğu ancak yeni yapılan ve gereksiz denen yemekhanenin altında neden yeni bir garaj yapıldığı da merak konusu oldu.

‘Doğru olan bizim haberimizdir ve altına bir kez daha imza atıyoruz’ dediğimiz ve ARÜ’den açıklama beklediğimiz haberimiz de geçen ‘İhaleye ne hikmetse sadece iki firma katıldı.’ iddiasının da yanlış olduğunu ileri süren Bodrum, pardon REKTÖR’E ÖZEL GARAJ denen işi yapan ‘Dağdemir İnşaat Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi’ adlı İnşaat firması sahibi Eşref Dağ’ı yayınlanan ihale ilanı ve şartnamesinin boşa çıkardığı görülürken, kamuoyuna yankı uyandıran haberimizin yayınlandığı günden bugüne sessizliğini koruyan ARÜ’nün, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı son kararname ile kurulmaya çalışılan ARÜ Hayvan Enstitüsüne ödenek arandığı bir esnada her biriminde ayrı ayrı hazır yemekhanelerinin yanında lüks bir konuk evi olmasına karşın 419.000.000 TL maliyetli milyonluk, 6 Bin metre karelik alana oturtulacağı öğrenilen yeni bir yemekhane yaptırması konusunda bir açıklama yapıp, yapmayacağı merakla beklenmektedir.

Bir önceki haberimiz ise şöyle idi..

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ

BODRUMDA MI YİYECEK?!.

Fakir Yılmaz’ın ÖZEL Haberi..
06.06.2025 Tarhlli haber

Bütün bünyelerinde kendilerine ait yemekhaneler bulunan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı son kararname ile kurulmaya çalışılan Hayvan Enstitüsüne ödenek arayan Ardahan Üniversitesi, her biriminde ayrı ayrı hazır yemekhanelerinin yanında lüks bir konuk evi olmasına karşın 419.000.000 TL maliyetli milyonluk, 6 Bin metre karelik alana oturtulacağı öğrenilen yeni bir yemekhane yaptırması kafaları karıştırdı.
Alınan bilgilere göre;

8 Yıl görev yaptığı dönem boyunca boş bulunan dairelerin  yöneticilikleri için buralarda vekâletlik yapıp, rektörlük maaşına ‘vekalet’ adı altından maaşına ek gelir kattığı, kaldığı konuta imara aykırı asansör yaptırdığı, makam aracının  bir yakını tarafından pert edildiği ileri sürülen ve gider ayak açtığı Kuaförlük sınavını kazananın Ardahan’a hiç gelmeden bu kadroyu alıp, başka yerde çalışmaya devam ettiği ve sınavı yapılan kadronun yine boş kaldığı belirtilen Ardahan Üniversitesi eski rektörü döneminin son günlerinde yeni yemekhane için milyonluk bir ihale açıldığı ve bu al acele ve adeta gözlerden kaçırılan ihale 18.03.2025 tarihinde yapıldı.

6 Bin m21 olacağı öğrenilen milyonluk yemekhanenin yapımı işi ihalesi 419.000.000 TL maliyetin deki işi 394.000.000 TL.’lik  çok düşük bir tenzilatla ihalesi yapıldı ve milyonduk İhaleye ne hikmetse sadece iki firma katıldı.
Üniversitede zaten bütün birimlerde yemekhane varken ve ihtiyaçları karşılarken hiçbir ihtiyacı yokken neden onca paranın yemekhaneye yapılması için de ayrıldığı merak konusu olurken eski
Rektör Mehmet Biber tarafından görevi bittiği günler içinde atanan yeni rektörü beklemeden imza yetkisi olmadığı halde sözleşmenin 10.04.2025 tarihinde imzalanmış, yeni rektör daha gelmeden al acele kazıya başlatılmıştır.
Ve daha temel kazısı devam ederken, önce İl Özel idarede, sonra da Ardahan Belediyesinde bir çok tartışmalı işlerde adı geçen şimdiki ARÜ’nün Jeoloji Mühendisi Daire Başkanı Yakup Aksel tarafından yemekhane kazısı bitmişken, tekrar kazı yapılarak, yeni bir yemekhaneye hiçbir ihtiyaç yokken sırf müteahhitte para kazandırmak için ihale şartnamesine, İhale Kanununa, ihale ilanına, sözleşmeye ve projelere aykırı olduğu iddia edilen 2000 m2 ilave iş yaptırılması akılları karıştırdı.
Yeni Rektör daha görevine yeni başlamışken ve bu yaşananlardan haberi olmadığı ileri sürülürken bu ilginç gelişme Yakup Aksel‘in keyfi olarak yine al aceleden gizli saklı bir şekilde milyonluk yemekhaneye birde BODRUM KAT ilave ettirdiği iddialarının ‘Üniversite yemekleri Bodrumda mı yiyecek?’ sorusunu sordurdu.

Yaşanan bu durumun, üniversitenin bütçesinde para yokken, millet fakirlikten kırılırken, devletin parasının keyfi olarak toprağa gömülmesi, işin geç bitmesinin yolunun açılması, müteahhitte haksız iş artışı yapılarak ödeme yapılmasının sağlanması olarak değerlendirilirken bu yaşananlara kimin dur diyeceği de merak edilmektedir.
Bu iddiaları ve ilginçliklerin tartışıldığı Ardahan’da vatandaşlar, ‘Kamu zararını önlenmesi gerekmektedir. Acil paraya ihtiyacı olan Üniversitenin para aradığı Hayvan Enstitüsüne ödenek ayırması gerekirken sonradan eklenen bodrum katlı olacağı söylenen yeni yemekhanenin neden yapıldığını açıklaması beklenen rektörün ‘Usulsüz ve gereksiz’ denen harcama ve kaynaklara sahip çıkarak, kafasına göre hareket edenlerden hesap sorması gerekmektedir.’ diyerek yeni rektörün ve ilgili makamların konuya el atmaları ve öne sürülen bu iddialar hakkında kamuoyuna bilgi vermelerini istedikleri görüldü.

Yeni Rektörün soy ismi Öden’miş..

Sonra Prof. Dr. Öztürk  Emiroğlu olmuş..

10.04.2025 Tarihli Haber

22 Mayıs 2008 yılında kurulan Ardahan Üniversitesinin 3. Rektör olarak atanan Ardahan Posof’lu hemşerimiz Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun soy isminin aslında ‘Öden’ olduğu öğrenildi.
Ardahan’ın Posof ilçesine bağlı Al Köylü olan Ardahan Üniversitesinin yeni rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun ‘Öden’ olan soy ismini değişerek dedesinin adını soy ismi olarak kullandığını öğrenen Gazeteci Fakir Yılmaz yeni rektörün Posof Al köyünün eski muhtarın 5 çocuğunun en büyüğü olduğunda öğrendi.
Ailenin en büyük çocuğu olan ARÜ’nün yeni rektörünün kız kardeşi ile birlikte 30 yıla yakındır yurt dışında yaşadığı da öğrenilirken pazartesi günü Ardahan’a gelerek yeni görevine başlaması bekleniyor.
Ardahan’ın Gürcistan’a sınır olan Posof ilçesinin Al Köyü eski Muhtarı Hükümdar Öden’in oğlu olan Ardahan Üniversitesinin yeni rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerçekleştirdiği yeni atamalar ardından Ardahan Üniversiteline atanan ikinci Ardahanlı rektör unvanını almıştı.
Bilindiği gibi Ardahan Üniversitesinin kurucu rektörlüğünü Ardahan Çıldırlı Prof. Dr. Ramazan Korkmaz yapmıştı.

Ardahan’a muhteşem bir üniversite kampüsü kazandıran Prof. Dr. Ramazan Korkmaz’da sonra gelen Erzurumlu rektörün döneminde adeta duraklama sürecine giren Ardahan Üniversitesinin ‘kayıp’ denen 8 yılı nasl toparlayacağını da merak edilmekte.

Üniversite camiasında ‘Rektör değişmesi veya yenilenmesi önemli değil, asıl sorun üniversiteye adeta çörekleniş olan vezirlerin bu sorunlara neden olduğu ve kendi çıkarları doğrultusun da hareketle hem rektörleri hem de kentin yöneticilerini yanılttıkları için Ardahan ve Ardahanlının olduğu gibi siyasilerin üniversiteden ve rektörlükten beklenen başarıyı alamıyor. B u nedenle yeni rektörün gelir gelmez mevcut yönetimi baştan aşağıya gözen geçirmesi gerekir’ demekteler. belirtmekteler.
Akademik kariyerine Adana ve Kayseri ortaokullarında Türkçe öğretmeni olarak başlayan, 1993-2000 yılları arasında Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde okutmanlık yapan, 1997 yılından itibaren Polonya’daki Varşova Üniversitesi Doğu Dilleri Enstitüsü Türkoloji Bölümü’nde öğretim elemanı olarak görev alan Prof. Dr. Öztürk (Öden) Emiroğlu, araştırmacı-yazar kimliğiyle de tanınmaktadır.

İki fotoğrafın arasında ki farkı bulun!

24.04.2025 Tarihli Haberler

Aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanı tarafından 8 Yıl önce  Ardahan üniversitesine rektör olarak atanan ve geçtiğimiz günlerde yeni rektör gelip, koltuğu devir alana kadar üniversitede kalan bir rektörlük, bir çoğu da boş olan dairelere vekalet maaşı ve ek ücretleri alan Erzurumlu Prof. Dr. Mehmet Biber’in 8 yıl boyunca makamına asmadığı Erdoğan’ın resmini yeni rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu göreve başlar başlamaz astı.

Rektör Emiroğlu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları dolayısıyla TOBB Ortaokulu’nda öğrenim gören öğrencileri Atatürk’ün yanına astığı Erdoğan fotoğraflı makamında ağırlayarak bayramlarını 8 Yıl bayınca makamına gelen AK Partililerin fark etmediği, yada fark edip ‘Rektör efendi ile ters düşerim’ diyerek nedenini sorup, dillendirmediği bu durumu fark eden yeni rektör işe makamına Erdoğan’ın fotoğrafını asarak başlarken  eski rektörün referansı olan eski AK Partili Milletvekili Prof. Orhan Atalay ile yeni bir görev içini kapıları aşındırdığı da öğrenildi.

CHP’LİLER, ‘VAĞ, VAĞ ATATÜRKÇÜYMÜŞTE BİZ DE GÖREMEMİŞİZ!..’

Gazetelerimizin, eski rektörün makamının Erdoğan’ız makamıyla ilgili bu durumu bir kaç kez gündeme getirmesine rağmen Ardahan  kamuoyunca, ‘Prens, Prensesler ve Vezirler’ diye anılan daire başkanlı ekiple 8nyıl boyunca  bu ilginç durumu görmeyen Ardahan AK Partililer rektör gittikten sonra yeni rektör tarafından rektörlük makamına asılan Recep Tayyip Erdoğan‘ın  fotoğrafı için yeni reaktöre teşekkür ederlerken,

bu iki fotoğrafları gören Ardahanlı CHP’liler, ‘İki fotoğrafın arasında ki farkı bulun!’ başlıklı haberimiz sonrası ‘Vay be Rektör bey Atatürkcüumüşte değenini bilmemişiz’ diye hayıflandıkları görüldü.

YENİ REKRÖR  ARÜ’YÜ AVRUPALI YAPACAM.. 

Ardahan Üniversitesi’nin yeni Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, yeni başladığı rektörlük görevinde bir taraftan tebrikleri kabul ederken diğer yandan da ARÜ’nün ‘pozcular’ diye bilinen vakfı gibi pasif durumdaki basın bürosunu harekete geçirip, Ardahan’da bulunan yerel ve ulusal basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Posof MYO’nun kapatılmayacağını, ‘Hanak ARÜ’ye yakın, gerek yok’ diyerek Hanak’a yönelik bir çalışmalarının olmayacağını belirten ARÜ’nün yeni rektörü, Kafkasya ülkeleri Gürcistan ve Ermenistan’a sınır olan, biri demiryolu olmak üzere 3 gümrük kapısı bulunan ancak ne bir konsolosluk nede bir temsilcilik olmayan Ardahan’ın Üniversitesini Avrupa’ya, Balkanlara ve Kafkaslara taşımayı hedeflediğini söyledi.

Ardahan Üniversitesi’nin yeni Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, ARÜ’de düzenlenen kahvaltı programında gazetecilerle bir araya geldi. Emiroğlu, üniversitenin halkla daha iç içe olacağını belirterek, “Bir elim Ardahan’da, bir elim Balkanlar’da olacak. Ardahan için çalışacağız,” dedi.

Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü Kuruluyor..

Toplantıda, Ardahan’a Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü’nün kurulma onayını da kamuoyuyla paylaşan Emiroğlu, bu gelişmenin Ziraat Fakültesi’nin açılmasının önünü açabileceğini ifade etti. Ayrıca, Posof Meslek Yüksekokulu’nun taşınma kararının iptal edilerek, okulun yerinde kalacağını duyurdu.

Emiroğlu, “Üniversite şehirle kopuk. Bunu değiştirmek istiyoruz,” diyerek, müzik bölümünü şehir merkezine, eski tugay komutanlığı binasına taşımayı ve halkla daha yakın bir ilişki kurmayı amaçladıklarını vurguladı.

10 Yıl Sonra Ardahan’da Göç Tersine Dönecek..

İlerleyen yıllarda Ardahan’ın bilimsel araştırmalar merkezi haline gelmesini hedefleyen Rektör Emiroğlu, şehrin gelişimine dair çarpıcı bir öngörüde bulundu: “10 yıl sonra Ardahan gelişecek, göç tersine dönecek. İpekyolu bunun en önemli göstergesidir,” dedi. Emiroğlu, tarım ve hayvancılık alanlarında yapılacak bilimsel araştırmalarla Ardahan’ı daha da ileriye taşımayı planladıklarını belirtti.

“Bir ayağım Avrupa’da, bir ayağım Afrika’da, Balkanlar ve Kafkasya’da olacak,” diyen Rektör Prof.. Dr. Emiroğlu, Ardahan’ı dünya çapında bir bilim merkezi yapma hedefiyle, üniversitenin uluslar arası ilişkilerini güçlendireceklerini kaydetti. Emiroğlu, üniversitenin yerel halkla kaynaşmasını sağlamanın, bilimsel çalışmaları artırmanın ve bölgenin kalkınmasını desteklemenin öncelikli hedefleri arasında olduğunu ifade etti.

AK Parti Ardahan Milletvekili Kaan Koç ile birlikte Erzurum’a gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı karşılayan ARÜ Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu KUDAKAF25’e katıldı.

Ardahan Üniversitesi’ne Tarım ve Hayvancılık Enstitüsü..

Ardahan’ın uzun süredir beklediği önemli bir yatırım daha hayata geçti. Tarım ve hayvancılık potansiyeliyle öne çıkan Ardahan’da, bu alanlarda bilimsel çalışma ve eğitim yapması beklenen Ardahan Tarım ve Hayvancılık Enstitüsü, Ardahan Üniversitesi bünyesinde kuruldu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Milletvekili Kaan Koç, şu ifadeleri kullandı:

“Ardahan Üniversitesi Tarım ve Hayvancılık Enstitüsü hayırlı olsun. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın takdirleriyle şehrimiz için çok önemli olan bu enstitü kurulmuştur. Bölge halkımıza ve üniversitemize hayırlı olmasını diliyorum.”

KOÇ: GEZİCİ HAYVAN HASTANESİ DE GELİYOR..

Ardahan Üniversitesinin bölgenin kalkınmasında ama dinamosu yapmayı hedeflediklerini belirten AK Parti Ardahan Milletvekili Kaan Koç Enstitümüzün köylere kadar uzanması için “Gezici Hayvan Hastanesi’nin de önümüzdeki günlerde Ardahanlı hemşerilerimizin hizmetine gireceğini de belirtti.

Koç, Ardahan Üniversitemizin Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu ile birlikte ziyaret ettiğimiz TANAP‘ın katkıları ile gerçekleşecek olan Gezici Hayvan Hastanesi’nin en kısa sürede Ardahan’da olacağını ve başta buzağı kayıpları olmak üzere hayvan bölgede yaşanan ve yaşanabilecek hayvan hastalıkları için gece, gündüz hayvan yetiştiricileriniz emrinde olacak dedi.

Prens ve Vezirlerle işgal edilmiş olan üniversitenin

Sayın Rektör’ü, Damal ve Hanak’a da uzanacak mısınız?

22.04.225 Tarihli Haber

Göreve başlar başlamaz ortalıkta gözükmeyen ARÜ’nün basın bürosunu harekete geçirip, Ardahan’da bulunan yerel ve ulusal basın ile ilk toplantısını yapacak olan Ardahan Üniversitesi’nin yeni rektörü Ardahanlı Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun başına geçtiği ‘ARÜ’nün kayıp 8 yılı’ denen sürede yapılması gerekenler konusunda kamuoyuna bilgi vermesi bekleniyor.

KAFKAS’IN OLAMADIK, AFRİKA’NIN DEĞİL,
AVRUPA’NIN BİR ÜNİVERSİTESİ OLACAKMIYIZ?
2008 yılında kurulan ve ‘Hızla gelişerek nitelikli bir uluslar arası üniversite olmayı’ hedeflediği belirtilen ancak komşu olduğu Kafkasya’nın iki ülkesi Gürcistan ve Ermenistan’ında aralarında olduğu ülkelerde bile kendisini hissettiremeyen Ardahan Üniversitesi’nin Avrupa’dan gelen yeni rektörüne umut bağlayan Ardahanlılar, Ardahanlı olan yeni rektörün muhteşem kampüslü üniversiteyi Avrupa’da ki üniversiteler arasına sokup, sokamayacağını merak etmekteler.

KENDİSİ GİBİ KADROSU DA YENİLENECEK Mİ?
Biri, mutlaka değişmesi hatta görevine hemen son verilmesi gerektiği belirtilen kadın daire amiri olmak üzere Ardahan kamuoyuna ‘Üniversitesinin prens ve vezirleri’ denenlerin bulunulduğu kadronun değişip, değişmeyeceğini merak eden Ardahanlılar, özel şartlarla yapıldığı ileri sürülen usulsüz alımlar konusunda ne yapacağını da merak etmekteler.

EKMEK VE MAKARNA TESİSİ FAALİYETE GEÇECEK Mİ?
SERKA tarafından desteklenen ve malzemelerinin büyük kesimininim büyük paralarla alınıp, getirildiği ama faaliyete geçirilmeyen kavulca makarnası ve ekmek üreteceği belirtilen tesis ne zaman aktif hale getirilecek?

ÜNİVERSİTENİN KAYIP ARAÇLARI NEREDE?
Başta kaza geçiren makam aracı Mercedes ve hurdaya döndürülen pikap olmak üzere kayıp oldukları ileri sürülen araçlar ve onca aracın tamir masrafları sorulacak mı?

MOBİNGE UĞRAYANLARIN HAK İADESİ YAPILACAK MI?
Giden rektör gibi hantal ve ilgisiz ve fotoğraf pozcuları denen Üniversitenin Vakfının da mutlaka güncellenmesini beklediklerini belirten Ardahanlıların yanı sıra üniversitede çalışıp, mobinge uğrayan personelin tespit edilip, kayıp haklarının iade edilip, edilmeyeceğini de merak etmekteler.

YAPILAN YÜKSEK ÖDEMELERİN NEDENİ SORULACAK MI?
Hâlâ inşası süren Anaokulu, Kreş ve Spor Kompleksi gibi onca büyük ihalelerle yapıldığı ileri sürülen yüksek ödemeler hakkında neler yapılacağını da soran Ardahanlılar yeni rektörün tebrik ziyaretlerini hızlandırıp, yukarıda sayılan ve saylamayan sorunlara en hızlı şekilde el atmasını beklemekteler.

ARÜ’NÜN ÇEVRE SORUNU..
Ardahanlı yeni rektörün göreve başlamasıyla, bilgi edinme ve CİMER ve savcılık olan sarkıntılık iddiaları ile tartışılan ARÜ’de yaşanan sorunlar konsun da şeffaflık adına basın burusunun aktifleştiği 3 ay boyunca kapalı olan yemekhaneleri açılan Ardahan Üniversitesinin yanı başında bulunan Putka Gölü ve karşında bulunan ancak Göle, Yalanızçam ormanları gibi her yıl vahşice doğranan Çamlıçatak ormanları konusunda ne gibi bir çalışması olacağını da soran Ardahanlılar Çamlıçatak (Gölebert) köylülerinin bedavadan bağışladıkları devasa kampüsün içinde bulunan Kazan kalesi ve çevresiyle ilgili ne gibi çalışmalar yapacağını da merak etmekteler.

ÜNİVERSİTE ARDAHAN MERKEZ ve İLÇELERLE BULUŞTURULACAK MI?
Başta öğrenci servisleri olmak üzere ARÜ çalışanlarının kent merkezi ile kuramadığı ilişkiye nasıl baktığını merak eden Ardahanlılar başarılar diledikleri Ardahanlı yeni rektör hemşerilerinim verdiği umutların yıkılmaması umuduyla Yüksek Okul veya başka bir formülle Hanak ve Damal ile de Posof, Göle ile öğrenci yurdu mahkemelik olan Çıldır’da ki gibi temasa geçmesini de beklediklerimi belirtmekteler.

Göle ve Posof’ta Başkanlar sinemayı kat karşılığında ihale edip, elma bahçesini satarken Köy Muhtarı ise köy kütüphanesini taziye evi ve morga çevirecek!

Ekonomik sıkıntı içinde olan Ardahan’ın Göle ilçe belediyesi İl’in tek sinemasını
kat karşılığında müteahhitte vermek için
ihaleye çıkarken, Posof Belediyesi de dışı gibi içide kırmızı olan 80 dönümlük elma tarlasını satışa çıkardı.
Öte yandan Profesör Selçuk Şirin’in köyü de olan Ardahan’ın Göle ilçesine bağlı Türkeşen köy muhtarı, derneğin yaptırdığı Kütüphaneyi Taziye evi ve Morg yapmak için yıkma kararı aldı.
SİNEMAYI KAT KARŞILIĞINDA SATACAK..
Festivale hazırlanan CHP’li Göle Belediyesi de Ardahan ve Posof ‘ta ki CHP’li Belediyeleri gibi elinde ki arazi ve iş yerlerini satışa çıkardığı öğrenildi.
Göle Türkeşen köyünde ki kütüphanenin morga çevrilmesinin tartışıldığı bir esnada Göle Belediyesinin de Göle merkezde bulunan ve Göle Sinemasının olduğu binayı kat karşılığında ihale edeceği öğrenilen belediyenin Göle-Ardahan yolu üzerimden bulunan Mal meydanından yanında ki arazinin yanında Tekel Binasınınım yanı başında ki arsayı da satmak için ihale açtığı öğrenildi.
Öte yandan eski kaymakamlığın yeni Belediye binasına halen taşınamadığı da alınan bilgiler arasında oldu.

CHP’Lİ POSOF BELEDİYESİDE
İÇİ DIŞI POSOF’U SATMAYA BAŞLADI!
Hizmettense, ‘Sat-Ye’ taktiği ile Ardahan’ın CHP’lli Belediyeyi kendine örnek alan CHP’li Posof Belediyesi Posof’un ilk kuruluş merkezi olan Yurtbekler (Caksu) köyünde ki içi dışı kırmızı elmanın yetiştiği 80 dönümlük araziyi satmaya devam ediyor.
Posof Belediyesine ait 80 dönümlük arazisini satmaya başlayan CHP’li Posof Belediyesi satışa çıkardığı ve sattığı arsaları alanlarla davalıkta olduğu ortaya çıktı.
Alınan bilgilere göre göreve geldiğinden bugüne kadar gözle görülür bir çalışma ve çabası bulunmayan CHP’li Posof Belediye Başkanının emriyle belediyeye ait arazilerin satılmasına karar kılındığı ve bugüne kadar milyonluk gelir elde ettiği ancak ne hikmetse o paralarında ortada olmadığı iddia edilirken, aynı belediyenin ‘Borcum var’ deyip sattığı arazilerden elde ettiği paraları olduğu söylenen borçlara vermediği de öğrenildi.
Bir önceki belediye yönetiminin bölgeye has olan ve dışı gibi içi de kırmızı olan elmanın yetişmesi için çevre düzenlemesi ve yolunu yaptığı devasa araziyi bahçeye çevirdiği ve içi de dışı gibi kırmızı olan bşr çok elma fidanı ektiği öğrenilen araziyi satlığa çıkardı.
CHP’li Belediyenin hizmet yapmaktansa ‘Sat-Ye’ taktiği ile sattığı arazilerden elde elde ettiği paraları nereye harcadığı da meraka edilmektedir.

DEM ‘SATMA’ diyor, CHP Satıyor, AK Parti-MHP İzliyor!
Belediyeye ait ne kadar arsa varsa b unların büyük bölümünü satan Ardahan’ın CHP’li Belediyeyi örnek alan Posof’un CHP’li Belediyenin gözden ırak Caksu’da ki belediyeye ait 80 dönümlük arazileri satmaya devam ederken bunca satış ve gelire rağmen hiç bir hizmetleri göz çarpmayan CHP’li Belediyelerinin keyfi davranışlarına karşı DEM’li Belediye Meclis Üyelerinin yapıldığı ileri sürülen onca usulsüzlük ve keyfi işlere dur demeye çalıştığı, AK Parti ve MHP’li Belediye Meclis Üyeleri ile AAK Parti il, İlçe Teşkilatlarından hiç bir kimsenin bu yaşananlara karşı sessiz kalıp, bu yönde ne bir açıklama nede bir tepki göstermedikleri dikkat çekmekte.

KÖPRÜSÜ İLE ÜNLÜ KÖY..

Bir zamanlar Posof’un merkezi olan, bu neden belediyenin 80 dönümlük araziye sahip olduğu Yurtbekler (Caksu) köyünde Posof çayı üzerinde bulunan ce 1906 yapımlı tarihi köprü o dönemde 3 yılda yapılıp, bitirilmiştir. Uzunluğu 48 metredir, genişliği içten içe 4 metre 35 cm olan köprü dıştan dışa 5 metre 60 cm uzunluğundadır. Geçtiğimiz dönem belediye yönetimince orijinaline uygun restore edilen köprünün yanı sıra bu köyde aynı zammın da bir askeri hudut karakolu bulunmakta.

Şaibeli temeli atan olmadı!

Mühendislik Fakültesinin altında ki dev bir kapalı garaj varken, ikinci kez temeli atılan yeni kütüphanenin altından kapalı garaj projede varken ihale ilanında ve projede olmayan 150 Milyonluk ek işe onay veren Ardahan Üniversitesinin yeni rektörü, müteahhit firmanın sahibi ile ‘şaibeli’ denen inşaatın temelini birlikte attı.
2. kez temel atılan temel törenine, başta iktidardan olmak üzere Ardahan Valisi, STK temsilcileri, Üniversitenin üst düzey yetkilileri ve Ardahanlılardan kimsenin katılmaması dikkatlerden kaçmadı.
Garaj yok denerek olan garaj ve yemekhanelere rağmen müteahhit firmaya ek iş çıkartan Posoflu hemşerinin, müteahhitle birlikte ‘şaibeli’ hale getirdiği rektörün moralinin de iyi olmadığı sözde temel atma törenine AK Parti Ardahan Milletvekilinin yanı sıra Ardahan AK Partiden hiç kimsenin katılmaması daha çok tartışılacağa benzer temeli şimdiden şaibeli ve çürük bir duruma sokmuş durumda.
Törene Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun yanı sıra, önceki dönem CHP Milletvekili Ensar Öğüt, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mustafa Yıldız ve Prof. Dr. Zafer Aykanat, Genel Sekreter Kubilay Aras, Çıldır Belediye Başkanı Yakup Azizoğlu, Hanak Belediye Başkanı Erdal Kurukaya, İl Müftüsü Adem Karadeniz, 150 milyonluk ek işi almanın keyfini yaşayan yüklenici firma yetkilileri ile akademik ve idari personel katıldılar.

KÜTÜPHANE VARMIŞ, YENİSİ GEREKİYORMUŞ!..

Ailesinin soy ismini değişen ve yeni bir soy isim alan Rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu törende yaptığı konuşmada, üniversitenin büyüyen akademik yapısı ve artan öğrenci sayısıyla birlikte mevcut kütüphane ve yemekhane alanlarının yetersiz hale geldiğini belirtti.

İŞ YOK DENEN ARDAHAN’A İTHAL İŞÇİ GETİRİLECEK..

‘İş yok’ denen Ardahan’da çalıştıracak işçi bulmayan yatırımcılar ve tekstil atölyeleri ya kapanıyor yada kapanmamak için direniyor.
Bu sorunu aşmak için başta Türkmenistan’dan olmak üzere yurt dışında yabancı işçi getirilmesi için kolları sıvayan hayırsever iş insanı Selami Erdoğan ve Erdoğan’ın memleketine yaptırdığı 250 kişiye iş istihdamı sağlayan tekstil atölyesini işleten firmanın yönetim kurulu başkanı Taner Badem başta Türkmenistan’dan olmak üzere yurt dışında işçi ithal etmeyi düşündükleri öğrenildi.
Ardahan Posoflu iş insanı Selami Erdoğan’ın anası, babası hayrına memleketine yaptırdığı devasa tekstil atölyelerinin 3’ünden biri çalıştıracak elaman bulamamaktan kapanırken, diğeri de yine aynı sıkıntı dolaysıyla zor günler yaşıyor. Alınan bilgilere göre ata yurdu Ardahan merkeze ve Posof’a dev atölyeler kuran Ardahan Posoflu iş insanı Selami Erdoğan”ın kendi baba ocağı olan Posof’ta ki tekstil atölyesi işletmecinin çalışacak işçi bulamadığından kapanmasına üzüldüğü, Ardahan merkez deki Ardahan Tekstil isimli tesisinde aynı durumla karşı karşıya olduğunu öğrenince yeniden devreye girerek şu an açık olan ama ‘İş yok’ denen Ardahan’da çalıştıracak işçi bulamayan Ardahan Tekstil’i işleten iş insanı Taner Bademle yaptığı istişarede gerekirse yurt dışında işçi ithal edilebileceğini ve bu konuda kendisine yardımcı olabileceğini belirttiği öğrenildi. Gazetemizin konu hakkında yaptığı araştırmada iş yok, yatırım yok denen Ardahan’a yapılan devasa yatırımı ayakta tutmak için tüm imkanlarını seferber eden Ardahan Hanaklı iş insanı Taner Badem’in ‘iş yok’ denen Ardahan’da çalıştıracakları işçi bulamadıklarını Ardahan Valisi ve Belediye Başkanına da aktardığını ve yardım istediği de öğrenilirken, sorunu duyan Valinin İş-Kur Müdürünü çağırtıp, çalışacak kimseyi bulamaktan iş yerini kapatma noktasına gelen Badem’e yardımcı olmalarını emir ettiği, Ardahan Belediye Başkanının ise sanal ortamda yaptığı açıklamada iş için hiç bir kimsenin belediyeye başvurmamasını, gidip, çalıştıracak işçi arayan Ardahan Tekstil’de hazır işi yapmasını istediği görüldü.

**POSOF GİBİ GÖLE’DE DE AYNI DURUM YÜZÜNDEN TEKSTİL ATOLYELERİ KAPANMIŞTI..
Ardahan Tekstil’im ‘iş yok’ denen Ardahan’da çalışacak işçi bulamadığı ve tam kapasite ile çalışamadığı için aldığı işleri yetiştirmekten zorlandığı öğrenilirken aynı durum daha önce de Posof ve Göle’de de yaşanmıştı. Ardahan’ın ilçeleri olan bu kentlerde kurulan ve 100-150 kişiye iş istidamı sağlayan tekstil atölyeleri kapanmak zorunda kalmıştılar.

Posof Belediyesinin desteği ile bir süre açık kalan ve bir çok işsize iş sağlayan Posof Tekstil gibi Göle Belediyesinin desteği ile Göle’de açılan tekstil atölyesi de ‘iş yok’ denen Ardahan’da çalıştıracak işçi bulunmayınca, Gölede ki tesis kısa sürede kapatılarak, Erzurum’a taşınmıştı.

SORUN İŞ-KIR’UN BANKAMATİÇİLERİ!

İşsizliğin diz boyu olduğu yönde sürekli çağrı ve eleştirilerin olduğu Ardahan ve Ardahan gibi kentlerde çalıştıracak işçi bulmaktan zorlanan yatırımcıların en büyük şikayetlerinin ‘işsizim’ diyenlerin siyasiler aracılığı ile başvurdukları İş-Kur’un yönlendirmesi ile kamuda çalışıyor gibi gösterilen bankamatikçi çalışanlar olduğu da ileri sürüldü.

Tekstilciler gibi küçük büyük veya organize sanayilerinde devasa yatırım yaparak iş istidamı sağlayan iş insanlarının aradığı yetişmiş veya acemi işçi bulamamanın nedeni siyasilerin oy hesabı üzerine kurulan anlayışlarının geldiği bununda İş-Kur gibi önemli bir kurumu bankamatikçi anlayışla iş arayanlara sağladıkları siyasi imkanlar olduğuna dikkat çekilirken, başta valilik, kaymakamlık, belediye ve diğer kamu görevlerine geçici de olsa kapak atan işsizlerin hem çalışmadıkları hem de iş yerlerine bile gitmeden bankamatiklerden maaş alıp, hem çalışmadıkları gibi hem de iş yok denen Ardahan’da çalışacak işçi bulmayı zorlaştırdıkları da ileri sürüldü.

ÇALIŞACAK İŞÇİ BULUNAMADIĞI

ARDAHAN’A HAYVAN’DA İTHAL EDİLECEK..

İş yok denen Ardahan’da işçi bulmaktan zorlanan yatırımcılar gibi hayvan yetiştiriciliğinde de bu duruma benzer bir durum yaşandığı görülen Ardahan’a Brezilya’dan 10 bin hayvan getirileceği de alınan bilgiler arasında oldu.

Yerel ve ulusal basında geniş yankı bulan haberlere göre kırımızı et deposu olarak bilinen Ardahan’da ‘iş yok’ denilip, çalışacak işçi bulunamadığı gibi damızlık ölümlerinin yoğun olduğu ve devam eden göç dolaysıyla hayvan sayısı da gün geçtikçe azalmasının gerçek anlamda hayvan yetiştirildiği yapan ve yeterli hayvan bulmaktan zorlanan yatırımcıları ithal hayvana yönlendirdiği de alınan bilgiler arasında oldu.

Aleviler yasta iken festival ve şenlik yapılmasına tepki!

Alevi Dedesi: Alevilerin Mateminde eğlenmeyi,

halay çekmeyi düşünenleri Allaha ve Vicdanların bırakıyoruz..

Hüseyin’in Kerbelâ’da şehit edilmesi ve Ehlibeyt’in uğradığı büyük felâketler sebebiyle, daha çok Şiîler’in vücutlarına zincirlerle vurup ilâhî ve mersiyeler okuyarak yaptıkları yas törenlilerinin yapıldığı bir zamanda Alevi inancında büyük öneme sahip olan Muharrem Ayına rastlayan günler içinde yapılacak olan festival, şenliklere tepki gün geçtikçe artıyor.

Alevi Kültürü Hatırlatıyor: Muharrem Eğlence Ayı Değil”

Bu yıl 26 Haziran – 7 Temmuz tarihleri arasına denk gelen Muharrem Ayının içinde bölgede yapılacak denen bol eğlenceli festival ve etkinliklerin Alevi toplumuna saygısızlıktan öte bir şey olmadığını belirten Damalı Alevileri temsilen Alevi dedesi Aliekber ÇARİ, başta Muharrem ayı içinde olunduğunu bile bile bu etkinliklere izin veren, gitmeye hazırlanan devlet yetkililerine olmak üzere tüm duyarsızlara tepki gösterilmesini istedi.

Aleviler yasta iken..

Başta Damal’da olmak üzere Hoçvan ve diğer kent ve köylerde aynı günler içinde yapılacak denen şenlikler ve festivallerin başka tarihlere alınmasını isteyen Ardahanlı Aleviler, biz matem içinde yasta iken birilerinin eğlenip, halay çekmesinin ne geleneklere, nede kültürümüze ve de kardeşliğe yakışmaz diyerek aynı tarihlere gelen festival ve şenliklerin ipta edilmesini matemde olan bir topluma saygının samimiyetini gösterir diyorlar.
Bilindiği gibi bu dönem, yani Temmuz ayının ilk haftası Kerbela şehitlerini anma, yas, ibadet ve içe dönüş zamanı olarak kabul ediliyor. Alevi toplumunda bu süreçte eğlence, düğün ya da kutlama gibi etkinlikler kesinlikle uygun görülmüyor.
Ancak bazı bölgelerde bu tarih aralığında düzenlenmek istenen yayla şenlikleri ve benzeri organizasyonlar, Alevi toplumunda rahatsızlık yaratıyor. Alevi toplumu, Muharrem Ayı’na denk gelen her türlü etkinliğe açıkça karşı olduklarını ifade ediyor.
Alevi kültüründe bu tür etkinliklerin, inanç değerlerine ve toplumsal hafızaya zarar verdiği gibi, ortak yas duygusunu da zedelediği kabul ediliyor. Bu nedenle Alevi yurttaşlar, ilgili kişi ve kurumlara, bu tarihlerde planlanan etkinliklerin ertelenmesi gerektiği yönünde çağrıda bulunuyor.
Toplumsal barışın, saygının ve inanca duyulan hassasiyetin bir göstergesi olarak, Muharrem Ayı boyunca her türlü eğlenceden uzak durulması gerektiği güçlü bir şekilde vurgulanıyor.

Muharrem eğlence ayı değildir..

Damallı vatandaşlar, 26 Haziran ile 7 Temmuz 2025 tarihleri arasında yapılacak her türlü festival ve şenliklerin Muharrem ayı olması nedeniyle ertelenmesini istiyor.
Müslüman âlemi için kutsal aylardan biri olan aşure günü olarak da bilinen Muharrem ayı (matem ayı) 26 Haziran 2025 Perşembe günü başlıyor.
İslam dünyasında büyük anlam taşıyan hem hicri yılbaşı olarak kabul edilen Muharrem ayının gelişi hem de Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitlerini anma vesilesiyle tüm dünyada olduğu gibi Alevi nüfusunun yoğunluklu olduğu Ardahan’ın Damal ilçesindeki canlar bu dönemi oruç ve ibadetlerle geçiriyor.
Damal ilçesinde yaşayan canlar, Alevi inancında büyük öneme sahip olan Muharrem Ayı’nda Kerbela şehitlerini anma, yas, ibadet ve içe dönüş zamanı olarak kabul ettikleri için bu dönemde eğlence, düğün ya da kutlama gibi etkinlikleri kesinlikle uygun görmüyor.
Ancak bazı bölgelerde bu tarih aralığında düzenlenmek istenen yayla şenlikleri ve benzeri organizasyonlar, Alevi toplumunda rahatsızlık yaratıyor. Alevi toplumu, Muharrem Ayı’na denk gelen her türlü etkinliğe açıkça karşı olduklarını ifade ediyor.

Alevi kültüründe bu tür etkinliklerin, inanç değerlerine ve toplumsal hafızaya zarar verdiği gibi, ortak yas duygusunu da zedelediği kabul ediliyor. Bu nedenle Alevi yurttaşlar, ilgili kişi ve kurumlara, bu tarihlerde planlanan etkinliklerin ertelenmesi gerektiği yönünde çağrıda bulunuyor.
Damallı canlar sosyal medya hesaplarından “Muharrem ayı eğlence ayı değildir” etiketi ile başlattıkları duyuru toplumda geniş yankı uyandırdı. Yapılan duyurular da ayrıca, toplumsal barışın, saygının ve inanca duyulan hassasiyetin bir göstergesi olarak, Muharrem Ayı boyunca her türlü eğlenceden uzak durulması gerektiği güçlü bir şekilde vurgulandı.

YAYLALARI GÜZEL, YOLLARI ÇİRKİN..

Yayla sezonun hareketlendiği şu günlerde hayvancılıkla geçinilen bölgede en büyük sorun olağanüstü bozuk olan kent ve köylerde olduğu gibi yayla yollarında da aynu sorun yaşanmakta.
Yıllardır alt yapıdan yoksun yolların bir tülü tamamlanıp, yapılamadığı Ardahan şehir ve köy içi yolları gibi olağanüstü bozuk olan yayla yolları zaman zaman ölümlü kazalar dahil bir çok istenmeyen olaylara da neden olmakta.
Kentin en yüksek dağı olan Kısır Dağı’nın yanında Keldağ, Uğurlu Dağı, Akbaba Dağı, Göze Dağı gibi tek dağların ve Allahuekber, Yalnızçam gibi sıradağlarının yamaçlarında yer alan yaylalarıyla bilinen Ardahan’da, resmiyette ‘köy altı iskân şekli’ olarak adlandırılan yayla sezonu erken başladı.
Doğu Karadeniz Bölgesi sınırında bulunan Artvin, Göle ve Şavşat arasında ki Bülbülan yaylası başta olmak üzere Yalnızçam Yaylası, Göle Okçuoğlu Yaylası gibi Çıldır Göydağlar İnektepe yaylasının yanu sıra 16 yaylası bulunan Posof’un Urama, Suskap Yaylaları, Damal Otağı Köyü Yaylaları, Hanak Çiçeklidağ yaylası gibi birçok yaylası bulunan Ardahan’ın 226 köyünün büyük bölümü yaylalara çıkmaya başladılar.

2025’in ilk çeyreğinde 25 gazeteci tutuklandı, 25 milyon TL ceza kesildi!..

Gazeteci Ercüment Akdeniz’den sonra Gazeteci Fatih Altaylı’nın tutuklanması ile bir kez daha gündeme gelen basın özgürlüğü tartışıla dururken ülkede Expression Interrupted’ın yayımladığı rapora göre, yılın ilk üç ayında 157 gazeteci yargılandı, 25’i tutuklandı. RTÜK ise muhalif yayın organlarına 25 Milyon para cezaları kesti.
Expression Interrupted platformunun hazırladığı “İfade ve Basın Özgürlüğü Gündemi” başlıklı üç aylık raporun 13’üncüsü yayımlandı. Ocak, Şubat ve Mart 2025 dönemini kapsayan rapor, Türkiye’de gazetecilere yönelik baskıların sertleştiği bir döneme işaret ediyor.
Rapora göre, yılın ilk çeyreğinde 90 farklı davada toplam 157 gazeteci yargılandı. Bu davalardan 32’si sonuçlandı; 19’u mahkûmiyet, 14’ü ise beraatla sonuçlandı. Mahkûm edilen 28 gazeteciye toplamda 41 yıl 1 ay 12 gün hapis cezası ve 8.850 TL adli para cezası verildi. Aynı dönemde 25 gazeteci hakkında yeni dava açıldı, 10 gazeteci hakkında da soruşturma başlatıldı.
Gazeteciler en çok ‘örgüt üyeliği’ ile suçlandı
Gazetecilere yöneltilen suçlamalar arasında en yaygın olanı, 27 davada görülen “örgüt üyeliği” (TCK 314/2) ve 21 davada yer alan “örgüt propagandası” (TMK 7/2) oldu. Bunun yanı sıra 14 davada “hakaret/kamu görevlisine hakaret”, dokuz davada “Cumhurbaşkanına hakaret” ve yine dokuz davada “devlet kurumlarını aşağılama” suçlamaları öne çıktı. Yedi ayrı davada ise “halkı yanıltıcı bilgiyi yayma” anlamına gelen TCK 217/A maddesi kullanıldı.

Protestoları izleyen gazetecilere gözaltı ve tutuklama..

Yılın ilk çeyreğinde 50 gazeteci gözaltına alındı; bunların 22’si Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanmasıyla ilgili protestoları takip ettikleri için hedef alındı. Protestoları izlemeye çalışan yedi gazeteci de tutuklanan 25 gazeteci arasında yer aldı. Bu dönemde 10’u yeni tutuklanan toplam 21 gazeteci tahliye edildi.
Yılın başında 33 olan tutuklu gazeteci sayısı, çeyrek sonunda 34’e yükseldi.
RTÜK’ten rekor cezalar ve ekran karartma
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), yılın ilk üç ayında Halk TV, NOW, SZC TV ve TELE 1’e toplamda 25.344.068 TL para cezası verdi. Bu cezaların 22 milyon TL’si, İmamoğlu’nun tutuklanmasına ilişkin yayınlar nedeniyle kesildi. Ayrıca SZC TV’ye 10 gün süreyle ekran karartma cezası verildi. Kurul, “olumsuz yayınlarla vatandaşları karamsarlığa sürükleme” gerekçesiyle muhalif yayınlara yönelik bir uyarı da yayımladı.
Bu dönemde RTÜK’ün yetkisi YouTube’a kadar genişletildi. Cumhuriyet gazetesi, Fatih Altaylı ve FluTV gibi kanallara lisans alma zorunluluğu getirildi.
Yeni sansür aracı: Siber Güvenlik Kanunu
19 Mart’ta yürürlüğe giren Siber Güvenlik Kanunu, basın örgütlerinin tepkisini çekti. Kanunun “veri sızıntısı varmış gibi gösterenlere iki ila beş yıl hapis” cezası öngören 16. maddesi, yeni bir sansür aracı olarak değerlendirildi. Ayrıca sekizinci madde ile savcılara hâkim kararı olmadan dijital materyallere el koyma yetkisi tanınması eleştirilere yol açtı.

AYM ve AİHM’den ihlal kararları
Anayasa Mahkemesi, daha önce iptal ettiği “örgüte üye olmadan yardım etme” suçunu bir kez daha aynı gerekçeyle iptal etti. Ayrıca gazeteciler tarafından yapılan en az iki başvuruda adil yargılanma ve basın özgürlüğü ihlalleri tespit edildi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2024 verilerine göre ise Türkiye, Avrupa’da en çok hak ihlali yapılan ülke oldu. AİHM önünde bekleyen yaklaşık 60 bin başvurunun yüzde 35,8’i, yani 21 bin 600’ü Türkiye’den yapıldı.

ORGANİZE HAYVAN BARINAĞI AÇILDI!

20 yı önce kurulmasına karşın 81 kent içinde tek yatırımın yapılmadığı Ardahan Organize Sanayinin yeni bşr yere taşınması tartışılırken Ardahan Valisi Hayrettin Çiçek’in önderlik ettiği, Ardahan merkez, 5 ilçe, 1 Belde ve 226 köyün başı boş hayvanlarının barınacağı mevcut ama bugüne dek bir yatırımcının çivi çakmadığı organize sanayinden büyük devasa bir hayvan barınağı yapıldı.
Ardahan merkeze 30 km mesafedeki Eski Beyrehatun köy mevkiinde yapılan barınak alanını gezen Vali Çiçek, projeye ilişkin alanda çalışma yapan Özel İdare yetkililerinden bilgi aldı.
Ardahan Valisi Hayrettin Çiçek, sahipsiz sokak hayvanlarını korumak ve kontrol altına almak amacıyla Valilik ve İl Özel İdaresi iş birliğiyle yapımı tamamlanan sahipsiz hayvan barınağında incelemelerde bulundu.
Çıldır’ın eski Beyrehatun köy mevkiinde sokak hayvanlarına hizmet vermeye başlayan modern barınak alanını gezen Ardahan valisi Hayrettin Çiçek, köpek kulübeleri, rehabilitasyon, yemleme ve sulama ünitelerini yerinde inceledi.
Öte yandan Vali Çiçek, barınakta görevli personelden barınağa alınan hayvanların durumu ve barınaktaki işleyiş hakkında detaylı bilgi aldı. Vali Çiçek, sokak hayvanlarının korunması, bakımı ve rehabilitasyonu için yapılan tesisin Ardahan’daki önemli bir ihtiyacı karşılayacağını ifade ederek, “Sokak hayvanlarımızın hem sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürmesi hem de toplumumuzda huzurun temini için bu tür tesislerin önemi büyüktür. Barınağımız tüm bu amaçlara hizmet edecek şekilde eksiksiz bir şekilde tamamlanmıştır” ifadelerini kullandı.

DİĞER VİDEOLAR