Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

casino siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler editorbet giriş

Üniversite yolu suyu olmayan yaylalarda bilimi anlattılar!

yazıyorsam sebebi var/fakir yılmaz
**DÜN SON SEÇİMLERDE VE BUGÜN KÜRT, ALEVİ KILIÇDAROĞLU’NA BÖBÜRLENENLERE..

Sınırlarımızın dibine kadar geldiği söylenen İsrail’in, Suriye’de erki sağlayıp ardından İran’a saldırması, vatandaşı inim, inip inleten ekonominin gün geçtikçe daraldığı gibi onca önemli sorunlar varken, yeniden iç kavgaya tutuşan ülkenin en büyük muhalefet partisi CHP’lilerin bir birlerine ettiği küfür ve hakaretleri izlerken son seçimde 1. parti olan bu partinin hemen ardından gelen DEM’in 10 yıla yakındır içeride olan eş başkanları ve onca milletvekili, belediye başkanı, gazetecilere, gençlere, bürokratlara karşın bu ülkede yaşanan haksızlıklara, adaletsizliklere, hukuksuzluklara, hatta tutuklamalara karşı ‘Bir iki sözde söylem’ dışında karşı  politika üretemediklerini, üzülerek izliyoruz.
Ve, her seçimde ortaya çıkıp, vatanı asıl kurtaracakların kendilerinin olduğunu belirtip, kravatlar, şallar takıp aday olmak isteyen, aday olup seçimi kayıp ettikten sonra yeni bir seçime kadar ortalıkta görünmeyenleri ve ‘bileşenler’ adı altında kapak attıkları partide eş başkanlığa kadar yükselen hemşerim, Sarzepli Serpil Kemalbay ve Genel Sekreterliğe, Genel Başkan Yardımcılığına kadar yükselen Göleli Gürsel Tekin, Ardahanlı Öztürk Yılmaz ve onca yıl milletvekilliği yapan Ensar Öğüt’leri gibilerini 4 gözle arıyoruz..
Çünkü hepsi sus, pus ve ‘Belki beni yeniden çağırırlar, yine vekil olurum’ diye pusu da beklerler.. Peki ya dün Kürt, Alevi olan Kılıçdaroğlu’nun karşısında ütüsüz, düğmesi olmayan ceketlerinin önünü kapatanlar, hatta oy vermeyip, bugün etmedikleri küfür ve hakaretler eden bizim balıkçı sarhoşlara ve babaları bu partinin İl başkanlığını yapmış, nonoşlara, piyasa da, partilerde, derneklerde namuslu geçinen ana Umay Umay’ın orospu kırmızılarını aratmayan yakın tanıdık Narsistlerin derecesin de hasta olan doktor kılıklı, kafatasçı ulusalcı tayfacılara ne demek gerek?!..
Neyse, her gelene ağam, paşam diyenlerin bugün demokrasi havarisi kesilenleri gülerek değil, Çıldır kaymakamı gibi ‘S’tir çalarak’ izlerken şu son ‘Cumhurbaşkanlığı, Milletvekilliği ve Mahalli İdareler seçimlerinin bitmesinden bu yana ne kadar zaman geçti?’ diye baktığımızda da son seçimden bu yana bir yılın bittiğini, 2. yıla doğru yol alındığını görmekteyiz. Tabi bu son seçimle birlikte bir değil, iki yetmedi 3, 4 kez seçilen Cumhurbaşkanı, milletvekili, belediye başkanlarını da ekleyerek..
Ve her seçim sonrası, ‘Kazanan ülke oldu, siyaset, demokrasi, barış ve kardeşlik oldu. Şimdi sıra çalışmakta, iş yapmakta..’ dediğimiz son seçimden bu yana gerek genel, gerek yerel seçimleri kayıp eden, gerekse kazananlar hep birlikte el ele verip, bu millet için hizmete başlamalı.’ dediğimizin de ne kadar olmuşa baktığımızda ise bu dileği her seçim sonucu bunlara hatırlattığımız da hatırlı veriyoruz.
Bunu yapması gerekenlerin başında gelenler ise milletin, halkın, cumhurun oyları ile DEM’le birlikte sahiplendiği son seçimde 1. parti çıkan CHP’li Belediyeler hatta muhtarlar, belediye ve il gene meclis üyeleri gelirken, Başkanlık sistemi adı altında TBMM’sini adeta devre dışı bıraktığını unutup, seçimi kazananların önünü kesmek için demokrasi dışı adımlar atıp, başkanları çeşitli bahanelerle görevlerinden alıp, hapse atarak görevden alıp, var olan yetkilerini, ya çift maaşlı kayyımlara yada partisinden veya birlikte çalışmayı düşündüğü meclis üyelerine vermeye kalkan bir iktidarın olduğu da unutulmamalıdır.
Yani gerek Ankara merkezli, gerekse yerel merkezli siyasiler bu ülkeye hizmet için bir birlerine çelme atmaktansa ve biri ‘Alın işte iş yapamıyorlar’ demektense diğeri ‘İş yapacağım bana iş yaptırmıyorlar’ manasına sığınmadan halkın kendilerine hizmet için verdiği oyların hakkını olumsuzca değil, tüm sıkıntı ve zorluklara karşın olumlu yönde vermelidirler.
Ve en önemlisi meydanlarda denilenleri unutup, CHP’liler gibi eteklerde ki taşları da dökemeseler de bir kenara bırakıp, başta ABD olmak üzere Suriye’de, Irak’ta, İran’da, Akdeniz’de ülkeye yönelik yaşanan gelişmeleri de göz ardı etmeden şu son günlerde çok konuşulan ‘İç kale’nin sağa, sola dökülen taşlarını, demokrasi, hak, hukuk, adalet, eşitlilik harcıyla yeniden örerek birlikte hareket etmelidirler.
Evet, CHP’li Belediye Başkanlarının yanı sıra AK Partili, MHP’li ve kayyumlardan geriye kalan DEM’li belediye başkanlarının işlerinin sadece çöp toplamak olmadığını veya berberliğe soyunan İstanbul Çekmeköy’de ki hemşeri başkanın iş yapıyormuş gibi değil, yerelden genele bir bakışla hareketle atılacak adımlar ile kendilerinde beklenenleri yapması zamanı bugündür, hatta gelmiş, geçmiştir..
Ülkenin, yerelin gerçek gündemin, meşgul eden seçimlerin sona erdiği bundan sonraki çaba ve çalışmaların hizmet olduğunu bilmesi gereken siyasilerin bunu yaparken de yapacakları diğer önemli bir şey daha var..
Oda ‘Falan benden yana değildi, bize oy vermedi’ diyerek kimseye kin beslemeden hareketle tüm toplumu kucaklamalı ve yerel bürokratlarla birlikte ekonomik kriz, daralma başta olmak üzere zaten bir çok sıkıntı içinde olan ülkenin, bölgenin, kentlerin, ilçe ve beldelerin ekonomisine, geleceğine karınca kararınca su taşımalıdırlar.
Seçim arifesinde kapısı açılan buzluğun, İmralı’ya, havuzun başı TRT’ye kadar gelen barış süreci muhataplarının da unutulmadan çıkarılması düşünülen yeni Adalet Reformuna bir Genel Af’ın da eklenip, eklenmeyeceğini konuşulması, tartışılması da düşünülmeli ve yeni bir kardeşlik sürecinin başlayabileceği de ortaya konulmalıdır.
Türkiye İttifakı denildikten sonra tarımdan, sanayiye, eğitimden, sağlığa her hizmetin birlikte yapılması gibi bir plan ve projenin de ortaya konulabileceğinden ümitlenen toplumun tüm kesiminin bu yöndeki beklentilerinin gerçekleşmesi için cesur adımlara ihtiyaç duyulduğu bir zaman da olan ülkenin iç kalesinin sorunları gibi dış sorunlarını en aza indirecek olan bir sürecin, erken’ denerek hemen, bilemediniz 1 yıl sonra yapılabileceği konuşulan yeni bir seçim öncesi tüm siyasilere olumlu şeklin de yansıyacağı da bilinmelidir.
Bunun ve bunlar için de artık hiç bir manaya, engele takılmadan yeniden iş başı yaparak, kolları sıvayarak, cesur adımlar atarak birlikte hareketle hep birlikte yapabiliriz.
Ve bu ülkenin birilerinin değil, hepimizin olduğunu yüksek sesle söyleyerek yeniden hem de en güçlü şekilde iş başı yapabiliriz.
Bence yapabiliriz, ya sizce?!.

Çarşamba Günü, Saat:: 20.00’da TEMPO TV’de

https://www.youtube.com/@ArdahanTVHaber

Reklam ve Mesajlarınızla Daha Özgür Gazetecilik,

Daha Güçlü ve Gür Yayıncılık.. Ara: 05354183258

BİZDEN SİZ OKURLARA BİR HİZMET DAHA..

Belki de senin de aradığın geçmişte yaşananlara,

Ardahan’ın hafızası 30 Yıllık Haber Arşivimize göz atmak ister misin?..

https://arsiv.kuzeyanadolugazetesi.com/

https://arsiv2.kuzeyanadolugazetesi.com/

Üniversite yolu suyu olmayan yaylalarda bilimi anlattılar!

Yükseköğretim Kurulu’nun koordinasyonunda Türkiye genelinde 81 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen Bilim Kafe etkinlikleri kapsamında, Ardahan Üniversitesi de yolu ve suyu olmayan yaylarlar da ayak üstü bilimle ilgili bilgi verdi.
Etkinlik, içme suyu karşılığında üniversiteye arazisini bağışlayan ancak bugüne kadar yeterli olmayan su için bir çalışma, çaba görmeyen Çamlıçatak (ölebert) Köyü Yaylası’nda ayak üstünde verilen sözde bilim bilgileri ile son buldu.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Bilim İletişimi Ofisi tarafından koordine edilen Bilim Kafe buluşmaları kapsamın da aralarında yeni yaptırdığı kütüphane inşaatının tartışma konusu olan Ardahan Üniversitesi de bulunan ülke genelindeki 150’yi aşkın üniversitenin düzenlediği etkinliklerle sona erdi.

YÖK’ten yapılan yazılı açıklamaya göre, akademisyenlerin çalışmalarını bilimin herkes için erişilebilir olduğu ortamlarda, sade ve anlaşılır bir dille paylaştığı Bilim Kafe etkinliklerine vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, 27-28 Haziran’da 81 ilde 150’den fazla üniversitenin katılımıyla gerçekleştirilen Bilim Kafe buluşmalarının, katılımcı sayısı ve coğrafi kapsayıcılığı açısından değerlendirildiğinde dünyanın en büyük bilim kafe etkinliği olduğunu belirtti.
Buluşmalarda üniversitelerle birlikte bilimi topluma daha yakın hale getirmenin, her yaştan insanın bilimle bağ kurmasının önemini göstermeyi amaçladıklarını bildiren Özvar, bilimin toplumla buluştuğu bu özel anlara vesile olmaktan mutluluk duyduklarını kaydetti.
Özvar, “Bilim Kafe buluşmaları, hayalini kurduğumuz katılımcı toplumun güçlü bir adımıdır. Vatandaşlarımızın bilim insanlarımızla içtenlikle sohbet ettiği, çocukların gözlerinde bilimin ışığının parladığı bu anlar, hepimiz için umut verici bir tablo sunuyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Bilim Kafe buluşmaları için emek veren tüm ekiplere, sahada özveriyle çalışan üniversitelere, akademisyenlere, öğrencilere, idari ve teknik görevliler ve etkinliklere katılan vatandaşlara teşekkür eden Özvar, “Bilim Kafe etkinliklerimizle bilimi toplumla buluşturmaya, üniversitelerimizde ürettiğimiz bilgiyi halkımızla daha fazla paylaşmaya bundan sonra da devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Posoflu Rektör temeli iyi atamadı!

Soyadını değiştirip, yıllarca yurt dışında yaşayan Posoflu rektör daha yeni başına geçtiği Ardahan üniversitesinde usulsüz olduğu iddia edilen ihaleyi inceletmeden ve bu yönde ortaya atılan iddialarla ilgili bir açıklama yapmadan tartışmalara konu olan temeli bizzat atması, kendisinin rektörlüğe atanmasıyla umutlananların notunu erkenden kırdı.
Göreve geldiğinden bu yana üniversite ile ilgili iddia ve tartışmalara kulak tıkadığı ve gün geçtikçe kabuğuna çekildiği gözlenen yeni rektörün, önceki rektörün gider ayak imzaladığı ihala de olmamasına karşın müteahhit firmaya hakkı olmayan 150 milyonluk ek kaynak getireceği söylenen olan bodrum işi ve kütüphane inşaatı ile ilgili ortaya atılan onca iddia karşısında sus/pus olduğu gözlenmekte.
‘Posoflu rektör temeli iyi atmadı’ yorumlarına ön açan yeni rektörün onca iddia karşısında neden sessiz kaldığı merak edilirken, rektörün başında olduğu üniversite kadrosunda ki bazı kişileri şimdiden korumaya aldığı da gözlenmekte.

ARÜ’nün Ek Bodrum Temel’in de
Ciddi Teknik Aksaklık İddiası!

Mühendislik Fakültesinin altında ki dev bir kapalı garaj varken, ikinci kez temeli atılan yeni kapalı garajlı yeni kütüphanenin ihale ilanında ve projede olmayan bodrum için
150 Milyonluk ek işe onay veren Ardahan Üniversitesinin 2000 m²’lik temelin betonunun tek seferde dökülmesi gerekirken, iş gücü yetersizliği nedeniyle beton atılmasının, ‘İşin yarım bırakılmasıdır ve temelde ciddi bir teknik aksaklıktır.’ dedirtti.
Ardahan Üniversitesi yerleşkesinde yapımı süren Merkez Kütüphane binasının temel beton dökümünde, projeye ve mühendislik gereklerine aykırı uygulamalar dikkat çekti.
Teknik gereklilik olarak tek seferde dökülmesi gereken yaklaşık 2000 m²’lik temel, beton ekibinin yeterli iş gücü sağlayamaması nedeniyle yarıda bırakılarak ertesi gün tamamlandı. Üstelik projede herhangi bir soğuk derz (kesme veya genleşme derzi) detayı da öngörülmemişti.


Yaşanan bu durum, yapının dayanıklılığı ve sürekliliği açısından ciddi riskler doğurabileceği yönünde değerlendirilirken, denetim sürecine dair soru işaretleri de beraberinde geldi.
Beton numunelerinin kimler tarafından alındığı, idarenin teknik elemanlarının gözetimiyle alınıp alınmadığı, hangi laboratuvarda değerlendirildiği ve yaklaşık 1000 m³ betona karşılık kaç adet numune alındığı gibi konular da açıklık bekleyen başlıklar arasında.2. kez temel atılan temel törenine, başta iktidardan olmak üzere Ardahan Valisi, STK temsilcileri, Üniversitenin üst düzey yetkilileri ve Ardahanlılardan kimsenin katılmaması da dikkatlerden kaçmadı.
‘Garaj yok’ denerek olan garaj ve yemekhanelere rağmen müteahhit firmaya ek iş çıkartan Posoflu hemşerinin, müteahhitle birlikte ‘şaibeli’ hale getirdiği rektörün moralinin de iyi olmadığı sözde temel atma törenine AK Parti Ardahan Milletvekilinin yanı sıra Ardahan AK Partiden hiç kimsenin katılmaması daha çok tartışılacağa benzer temeli şimdiden şaibeli ve çürük bir duruma sokmuş durumda.

REKTÖR TARTIŞMAYA MI TEMEL ATACAK?!

Gazetemizin, Gazeteci Fakir Yılmaz’ın ÖZEL Haberi imzalı, ‘ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ BODRUMDA MI YİYECEK?!.’ başlığı ile kamuoyuna duyurduğu  haberimize konu olan üniversitenin 100 Milyonu bulan ‘sonradan’ çıkarılan işinin de içinde olduğu inşaatı için pazartesi günü temel atma törni düzenleneceği öğrenildi.

Ortaya atılan iddialar karşın da ‘nedense’ suskunluğunu sürdüren rektörün de katılacağı öğrenilen temel töreninin yeni tartışmalara temel atacağını gösterir gibi.

Plan dışı ek işin neden ve hangi yasal dayanağa dayandırıldığının sorulduğu tartışmalı inşaat öncesi inşaatı yapan firma sahibi suçun kendilerinde değil, kendinse özel garaj isten rektörün olduğunu belirtmesine rağmen Posoflu rektörün hemşerisi olan geçmişi tartışılan Ardahan Üniversitesi çalışanının çıkardığı bu ek işe sessiz kalması ve yeni bir yemekhanenin yanında ek bodrum yaptırması kafaları karıştırırken, konu hakkında bir açıklama yapma gereği bile duymayıp, üstüne üstlük usulsüz olduğu ileri sürülen inşaatın temelini törenle atacağı öğrenilen Rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu suskunluğu da kafaları karıştırmış gibi.

BODRUM DEĞİL, REKTÖR BEYE ÖZEL GARAJ MIŞ!..

Giden rektörün eşiyle birlikte kaldığı lojmana rahatça çıkması için sonradan bir ‘özel asansör’ yaptırdığı iddialarıyla hala tartışılan ve bu yöndeki iddiaların defalarca gündeme getirilmesine karşın 8 yıl boyunca bu konuda bugüne kadar bir açıklama yapmayan Ardahan Üniversitesi, ‘ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ BODRUMDA MI YİYECEK?!. ‘ başlıklı haberimize ve son iddialar karşısında da suskunluğunu devam ettirirken, ilginç bir açıklama inşaat firmasından, diğer bir açıklamada, inşaatı veren, takip eden, büyük bir masrafla ihale şartnamesinde olmasına karşın müteahhit firmaya ek iş çıkartan kontrol yetkilisi taşıyan ARÜ görevlisinden başka bir gazeteciye açıklama yapılması dikkat çekti.

Geçtiğimiz gün ‘ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ BODRUMDA MI YİYECEK?!.’ başlığı ile kamuoyuna duyurduğumuz ‘Fakir Yılmaz’ın ÖZEL Haberi’ imzalı haberimize yönelik bir açıklama yapan müteahhit firma sahibi Eşref Dağ, yapılanın yanlış olmadığını ve aslında kendilerine ek masraf yükleyen bir iş olduğunu belirtirken, haberimize konu olan ek işe ‘bodrum’ denilmesinin de doğru olmadığını, ‘çünkü buranın bodrum değil, rektör beye özel garaj’ olduğunu belirtti.

Yeni rektörün şu an izinde ve İl dışında olduğu öğrenilen Ardahan Üniversitesinin Kampüsünün yerleşke planında Kütüphane olarak geçen alanda yapımına başlanan ancak belediye başta olmak üzere gerekli yerlerde inşaat izini alınıp, alınmadığı da merak edilen  kütüphanenin planın da zaten bir garajın olduğu ancak yeni yapılan ve gereksiz denen yemekhanenin altında neden yeni bir garaj yapıldığı da merak konusu oldu.

‘Doğru olan bizim haberimizdir ve altına bir kez daha imza atıyoruz’ dediğimiz ve ARÜ’den açıklama beklediğimiz haberimiz de geçen ‘İhaleye ne hikmetse sadece iki firma katıldı.’ iddiasının da yanlış olduğunu ileri süren Bodrum, pardon REKTÖR’E ÖZEL GARAJ denen işi yapan ‘Dağdemir İnşaat Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi’ adlı İnşaat firması sahibi Eşref Dağ’ı yayınlanan ihale ilanı ve şartnamesinin boşa çıkardığı görülürken, kamuoyuna yankı uyandıran haberimizin yayınlandığı günden bugüne sessizliğini koruyan ARÜ’nün, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı son kararname ile kurulmaya çalışılan ARÜ Hayvan Enstitüsüne ödenek arandığı bir esnada her biriminde ayrı ayrı hazır yemekhanelerinin yanında lüks bir konuk evi olmasına karşın 419.000.000 TL maliyetli milyonluk, 6 Bin metre karelik alana oturtulacağı öğrenilen yeni bir yemekhane yaptırması konusunda bir açıklama yapıp, yapmayacağı merakla beklenmektedir.

Bir önceki haberimiz ise şöyle idi..

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ YEMEKLERİ

BODRUMDA MI YİYECEK?!.

Fakir Yılmaz’ın ÖZEL Haberi..
06.06.2025 Tarhlli haber

Bütün bünyelerinde kendilerine ait yemekhaneler bulunan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı son kararname ile kurulmaya çalışılan Hayvan Enstitüsüne ödenek arayan Ardahan Üniversitesi, her biriminde ayrı ayrı hazır yemekhanelerinin yanında lüks bir konuk evi olmasına karşın 419.000.000 TL maliyetli milyonluk, 6 Bin metre karelik alana oturtulacağı öğrenilen yeni bir yemekhane yaptırması kafaları karıştırdı.
Alınan bilgilere göre;

8 Yıl görev yaptığı dönem boyunca boş bulunan dairelerin  yöneticilikleri için buralarda vekâletlik yapıp, rektörlük maaşına ‘vekalet’ adı altından maaşına ek gelir kattığı, kaldığı konuta imara aykırı asansör yaptırdığı, makam aracının  bir yakını tarafından pert edildiği ileri sürülen ve gider ayak açtığı Kuaförlük sınavını kazananın Ardahan’a hiç gelmeden bu kadroyu alıp, başka yerde çalışmaya devam ettiği ve sınavı yapılan kadronun yine boş kaldığı belirtilen Ardahan Üniversitesi eski rektörü döneminin son günlerinde yeni yemekhane için milyonluk bir ihale açıldığı ve bu al acele ve adeta gözlerden kaçırılan ihale 18.03.2025 tarihinde yapıldı.

6 Bin m21 olacağı öğrenilen milyonluk yemekhanenin yapımı işi ihalesi 419.000.000 TL maliyetin deki işi 394.000.000 TL.’lik  çok düşük bir tenzilatla ihalesi yapıldı ve milyonduk İhaleye ne hikmetse sadece iki firma katıldı.
Üniversitede zaten bütün birimlerde yemekhane varken ve ihtiyaçları karşılarken hiçbir ihtiyacı yokken neden onca paranın yemekhaneye yapılması için de ayrıldığı merak konusu olurken eski
Rektör Mehmet Biber tarafından görevi bittiği günler içinde atanan yeni rektörü beklemeden imza yetkisi olmadığı halde sözleşmenin 10.04.2025 tarihinde imzalanmış, yeni rektör daha gelmeden al acele kazıya başlatılmıştır.
Ve daha temel kazısı devam ederken, önce İl Özel idarede, sonra da Ardahan Belediyesinde bir çok tartışmalı işlerde adı geçen şimdiki ARÜ’nün Jeoloji Mühendisi Daire Başkanı Yakup Aksel tarafından yemekhane kazısı bitmişken, tekrar kazı yapılarak, yeni bir yemekhaneye hiçbir ihtiyaç yokken sırf müteahhitte para kazandırmak için ihale şartnamesine, İhale Kanununa, ihale ilanına, sözleşmeye ve projelere aykırı olduğu iddia edilen 2000 m2 ilave iş yaptırılması akılları karıştırdı.
Yeni Rektör daha görevine yeni başlamışken ve bu yaşananlardan haberi olmadığı ileri sürülürken bu ilginç gelişme Yakup Aksel‘in keyfi olarak yine al aceleden gizli saklı bir şekilde milyonluk yemekhaneye birde BODRUM KAT ilave ettirdiği iddialarının ‘Üniversite yemekleri Bodrumda mı yiyecek?’ sorusunu sordurdu.

Yaşanan bu durumun, üniversitenin bütçesinde para yokken, millet fakirlikten kırılırken, devletin parasının keyfi olarak toprağa gömülmesi, işin geç bitmesinin yolunun açılması, müteahhitte haksız iş artışı yapılarak ödeme yapılmasının sağlanması olarak değerlendirilirken bu yaşananlara kimin dur diyeceği de merak edilmektedir.
Bu iddiaları ve ilginçliklerin tartışıldığı Ardahan’da vatandaşlar, ‘Kamu zararını önlenmesi gerekmektedir. Acil paraya ihtiyacı olan Üniversitenin para aradığı Hayvan Enstitüsüne ödenek ayırması gerekirken sonradan eklenen bodrum katlı olacağı söylenen yeni yemekhanenin neden yapıldığını açıklaması beklenen rektörün ‘Usulsüz ve gereksiz’ denen harcama ve kaynaklara sahip çıkarak, kafasına göre hareket edenlerden hesap sorması gerekmektedir.’ diyerek yeni rektörün ve ilgili makamların konuya el atmaları ve öne sürülen bu iddialar hakkında kamuoyuna bilgi vermelerini istedikleri görüldü.

Yeni Rektörün soy ismi Öden’miş..

Sonra Prof. Dr. Öztürk  Emiroğlu olmuş..

10.04.2025 Tarihli Haber

22 Mayıs 2008 yılında kurulan Ardahan Üniversitesinin 3. Rektör olarak atanan Ardahan Posof’lu hemşerimiz Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun soy isminin aslında ‘Öden’ olduğu öğrenildi.
Ardahan’ın Posof ilçesine bağlı Al Köylü olan Ardahan Üniversitesinin yeni rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun ‘Öden’ olan soy ismini değişerek dedesinin adını soy ismi olarak kullandığını öğrenen Gazeteci Fakir Yılmaz yeni rektörün Posof Al köyünün eski muhtarın 5 çocuğunun en büyüğü olduğunda öğrendi.
Ailenin en büyük çocuğu olan ARÜ’nün yeni rektörünün kız kardeşi ile birlikte 30 yıla yakındır yurt dışında yaşadığı da öğrenilirken pazartesi günü Ardahan’a gelerek yeni görevine başlaması bekleniyor.
Ardahan’ın Gürcistan’a sınır olan Posof ilçesinin Al Köyü eski Muhtarı Hükümdar Öden’in oğlu olan Ardahan Üniversitesinin yeni rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerçekleştirdiği yeni atamalar ardından Ardahan Üniversiteline atanan ikinci Ardahanlı rektör unvanını almıştı.
Bilindiği gibi Ardahan Üniversitesinin kurucu rektörlüğünü Ardahan Çıldırlı Prof. Dr. Ramazan Korkmaz yapmıştı.

Ardahan’a muhteşem bir üniversite kampüsü kazandıran Prof. Dr. Ramazan Korkmaz’da sonra gelen Erzurumlu rektörün döneminde adeta duraklama sürecine giren Ardahan Üniversitesinin ‘kayıp’ denen 8 yılı nasl toparlayacağını da merak edilmekte.

Üniversite camiasında ‘Rektör değişmesi veya yenilenmesi önemli değil, asıl sorun üniversiteye adeta çörekleniş olan vezirlerin bu sorunlara neden olduğu ve kendi çıkarları doğrultusun da hareketle hem rektörleri hem de kentin yöneticilerini yanılttıkları için Ardahan ve Ardahanlının olduğu gibi siyasilerin üniversiteden ve rektörlükten beklenen başarıyı alamıyor. B u nedenle yeni rektörün gelir gelmez mevcut yönetimi baştan aşağıya gözen geçirmesi gerekir’ demekteler. belirtmekteler.
Akademik kariyerine Adana ve Kayseri ortaokullarında Türkçe öğretmeni olarak başlayan, 1993-2000 yılları arasında Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde okutmanlık yapan, 1997 yılından itibaren Polonya’daki Varşova Üniversitesi Doğu Dilleri Enstitüsü Türkoloji Bölümü’nde öğretim elemanı olarak görev alan Prof. Dr. Öztürk (Öden) Emiroğlu, araştırmacı-yazar kimliğiyle de tanınmaktadır.

POSOFLU

BİLECİK BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCILIĞINA ATANDI..

Ardahan’a bağlı Posof Âşıkzülâlî (Suskap) köylü İnşaat Mühendisi Bilen Gökten (atanmış) Bilecik Belediye Başkan Yardımcılığı görevine atandı.
CHP’li Kadın Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı‘ya yardımcı olarak atanmış 3. belediye başkanlarından biri olan Posoflu halk âşığı Yusuf Zülâlî’nin torunu olduğu da öğrenildi.

İki fotoğrafın arasında ki farkı bulun!

24.04.2025 Tarihli Haberler

Aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanı tarafından 8 Yıl önce  Ardahan üniversitesine rektör olarak atanan ve geçtiğimiz günlerde yeni rektör gelip, koltuğu devir alana kadar üniversitede kalan bir rektörlük, bir çoğu da boş olan dairelere vekalet maaşı ve ek ücretleri alan Erzurumlu Prof. Dr. Mehmet Biber’in 8 yıl boyunca makamına asmadığı Erdoğan’ın resmini yeni rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu göreve başlar başlamaz astı.

Rektör Emiroğlu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları dolayısıyla TOBB Ortaokulu’nda öğrenim gören öğrencileri Atatürk’ün yanına astığı Erdoğan fotoğraflı makamında ağırlayarak bayramlarını 8 Yıl bayınca makamına gelen AK Partililerin fark etmediği, yada fark edip ‘Rektör efendi ile ters düşerim’ diyerek nedenini sorup, dillendirmediği bu durumu fark eden yeni rektör işe makamına Erdoğan’ın fotoğrafını asarak başlarken  eski rektörün referansı olan eski AK Partili Milletvekili Prof. Orhan Atalay ile yeni bir görev içini kapıları aşındırdığı da öğrenildi.

CHP’LİLER, ‘VAĞ, VAĞ ATATÜRKÇÜYMÜŞTE BİZ DE GÖREMEMİŞİZ!..’

Gazetelerimizin, eski rektörün makamının Erdoğan’ız makamıyla ilgili bu durumu bir kaç kez gündeme getirmesine rağmen Ardahan  kamuoyunca, ‘Prens, Prensesler ve Vezirler’ diye anılan daire başkanlı ekiple 8nyıl boyunca  bu ilginç durumu görmeyen Ardahan AK Partililer rektör gittikten sonra yeni rektör tarafından rektörlük makamına asılan Recep Tayyip Erdoğan‘ın  fotoğrafı için yeni reaktöre teşekkür ederlerken,

bu iki fotoğrafları gören Ardahanlı CHP’liler, ‘İki fotoğrafın arasında ki farkı bulun!’ başlıklı haberimiz sonrası ‘Vay be Rektör bey Atatürkcüumüşte değenini bilmemişiz’ diye hayıflandıkları görüldü.

YENİ REKRÖR  ARÜ’YÜ AVRUPALI YAPACAM.. 

Ardahan Üniversitesi’nin yeni Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, yeni başladığı rektörlük görevinde bir taraftan tebrikleri kabul ederken diğer yandan da ARÜ’nün ‘pozcular’ diye bilinen vakfı gibi pasif durumdaki basın bürosunu harekete geçirip, Ardahan’da bulunan yerel ve ulusal basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Posof MYO’nun kapatılmayacağını, ‘Hanak ARÜ’ye yakın, gerek yok’ diyerek Hanak’a yönelik bir çalışmalarının olmayacağını belirten ARÜ’nün yeni rektörü, Kafkasya ülkeleri Gürcistan ve Ermenistan’a sınır olan, biri demiryolu olmak üzere 3 gümrük kapısı bulunan ancak ne bir konsolosluk nede bir temsilcilik olmayan Ardahan’ın Üniversitesini Avrupa’ya, Balkanlara ve Kafkaslara taşımayı hedeflediğini söyledi.

Ardahan Üniversitesi’nin yeni Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, ARÜ’de düzenlenen kahvaltı programında gazetecilerle bir araya geldi. Emiroğlu, üniversitenin halkla daha iç içe olacağını belirterek, “Bir elim Ardahan’da, bir elim Balkanlar’da olacak. Ardahan için çalışacağız,” dedi.

Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü Kuruluyor..

Toplantıda, Ardahan’a Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü’nün kurulma onayını da kamuoyuyla paylaşan Emiroğlu, bu gelişmenin Ziraat Fakültesi’nin açılmasının önünü açabileceğini ifade etti. Ayrıca, Posof Meslek Yüksekokulu’nun taşınma kararının iptal edilerek, okulun yerinde kalacağını duyurdu.

Emiroğlu, “Üniversite şehirle kopuk. Bunu değiştirmek istiyoruz,” diyerek, müzik bölümünü şehir merkezine, eski tugay komutanlığı binasına taşımayı ve halkla daha yakın bir ilişki kurmayı amaçladıklarını vurguladı.

10 Yıl Sonra Ardahan’da Göç Tersine Dönecek..

İlerleyen yıllarda Ardahan’ın bilimsel araştırmalar merkezi haline gelmesini hedefleyen Rektör Emiroğlu, şehrin gelişimine dair çarpıcı bir öngörüde bulundu: “10 yıl sonra Ardahan gelişecek, göç tersine dönecek. İpekyolu bunun en önemli göstergesidir,” dedi. Emiroğlu, tarım ve hayvancılık alanlarında yapılacak bilimsel araştırmalarla Ardahan’ı daha da ileriye taşımayı planladıklarını belirtti.

“Bir ayağım Avrupa’da, bir ayağım Afrika’da, Balkanlar ve Kafkasya’da olacak,” diyen Rektör Prof.. Dr. Emiroğlu, Ardahan’ı dünya çapında bir bilim merkezi yapma hedefiyle, üniversitenin uluslar arası ilişkilerini güçlendireceklerini kaydetti. Emiroğlu, üniversitenin yerel halkla kaynaşmasını sağlamanın, bilimsel çalışmaları artırmanın ve bölgenin kalkınmasını desteklemenin öncelikli hedefleri arasında olduğunu ifade etti.

AK Parti Ardahan Milletvekili Kaan Koç ile birlikte Erzurum’a gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı karşılayan ARÜ Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu KUDAKAF25’e katıldı.

Ardahan Üniversitesi’ne Tarım ve Hayvancılık Enstitüsü..

Ardahan’ın uzun süredir beklediği önemli bir yatırım daha hayata geçti. Tarım ve hayvancılık potansiyeliyle öne çıkan Ardahan’da, bu alanlarda bilimsel çalışma ve eğitim yapması beklenen Ardahan Tarım ve Hayvancılık Enstitüsü, Ardahan Üniversitesi bünyesinde kuruldu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Milletvekili Kaan Koç, şu ifadeleri kullandı:

“Ardahan Üniversitesi Tarım ve Hayvancılık Enstitüsü hayırlı olsun. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın takdirleriyle şehrimiz için çok önemli olan bu enstitü kurulmuştur. Bölge halkımıza ve üniversitemize hayırlı olmasını diliyorum.”

KOÇ: GEZİCİ HAYVAN HASTANESİ DE GELİYOR..

Ardahan Üniversitesinin bölgenin kalkınmasında ama dinamosu yapmayı hedeflediklerini belirten AK Parti Ardahan Milletvekili Kaan Koç Enstitümüzün köylere kadar uzanması için “Gezici Hayvan Hastanesi’nin de önümüzdeki günlerde Ardahanlı hemşerilerimizin hizmetine gireceğini de belirtti.

Koç, Ardahan Üniversitemizin Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu ile birlikte ziyaret ettiğimiz TANAP‘ın katkıları ile gerçekleşecek olan Gezici Hayvan Hastanesi’nin en kısa sürede Ardahan’da olacağını ve başta buzağı kayıpları olmak üzere hayvan bölgede yaşanan ve yaşanabilecek hayvan hastalıkları için gece, gündüz hayvan yetiştiricileriniz emrinde olacak dedi.

Prens ve Vezirlerle işgal edilmiş olan üniversitenin

Sayın Rektör’ü, Damal ve Hanak’a da uzanacak mısınız?

22.04.225 Tarihli Haber

Göreve başlar başlamaz ortalıkta gözükmeyen ARÜ’nün basın bürosunu harekete geçirip, Ardahan’da bulunan yerel ve ulusal basın ile ilk toplantısını yapacak olan Ardahan Üniversitesi’nin yeni rektörü Ardahanlı Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu’nun başına geçtiği ‘ARÜ’nün kayıp 8 yılı’ denen sürede yapılması gerekenler konusunda kamuoyuna bilgi vermesi bekleniyor.

KAFKAS’IN OLAMADIK, AFRİKA’NIN DEĞİL,
AVRUPA’NIN BİR ÜNİVERSİTESİ OLACAKMIYIZ?
2008 yılında kurulan ve ‘Hızla gelişerek nitelikli bir uluslar arası üniversite olmayı’ hedeflediği belirtilen ancak komşu olduğu Kafkasya’nın iki ülkesi Gürcistan ve Ermenistan’ında aralarında olduğu ülkelerde bile kendisini hissettiremeyen Ardahan Üniversitesi’nin Avrupa’dan gelen yeni rektörüne umut bağlayan Ardahanlılar, Ardahanlı olan yeni rektörün muhteşem kampüslü üniversiteyi Avrupa’da ki üniversiteler arasına sokup, sokamayacağını merak etmekteler.

KENDİSİ GİBİ KADROSU DA YENİLENECEK Mİ?
Biri, mutlaka değişmesi hatta görevine hemen son verilmesi gerektiği belirtilen kadın daire amiri olmak üzere Ardahan kamuoyuna ‘Üniversitesinin prens ve vezirleri’ denenlerin bulunulduğu kadronun değişip, değişmeyeceğini merak eden Ardahanlılar, özel şartlarla yapıldığı ileri sürülen usulsüz alımlar konusunda ne yapacağını da merak etmekteler.

EKMEK VE MAKARNA TESİSİ FAALİYETE GEÇECEK Mİ?
SERKA tarafından desteklenen ve malzemelerinin büyük kesimininim büyük paralarla alınıp, getirildiği ama faaliyete geçirilmeyen kavulca makarnası ve ekmek üreteceği belirtilen tesis ne zaman aktif hale getirilecek?

ÜNİVERSİTENİN KAYIP ARAÇLARI NEREDE?
Başta kaza geçiren makam aracı Mercedes ve hurdaya döndürülen pikap olmak üzere kayıp oldukları ileri sürülen araçlar ve onca aracın tamir masrafları sorulacak mı?

MOBİNGE UĞRAYANLARIN HAK İADESİ YAPILACAK MI?
Giden rektör gibi hantal ve ilgisiz ve fotoğraf pozcuları denen Üniversitenin Vakfının da mutlaka güncellenmesini beklediklerini belirten Ardahanlıların yanı sıra üniversitede çalışıp, mobinge uğrayan personelin tespit edilip, kayıp haklarının iade edilip, edilmeyeceğini de merak etmekteler.

YAPILAN YÜKSEK ÖDEMELERİN NEDENİ SORULACAK MI?
Hâlâ inşası süren Anaokulu, Kreş ve Spor Kompleksi gibi onca büyük ihalelerle yapıldığı ileri sürülen yüksek ödemeler hakkında neler yapılacağını da soran Ardahanlılar yeni rektörün tebrik ziyaretlerini hızlandırıp, yukarıda sayılan ve saylamayan sorunlara en hızlı şekilde el atmasını beklemekteler.

ARÜ’NÜN ÇEVRE SORUNU..
Ardahanlı yeni rektörün göreve başlamasıyla, bilgi edinme ve CİMER ve savcılık olan sarkıntılık iddiaları ile tartışılan ARÜ’de yaşanan sorunlar konsun da şeffaflık adına basın burusunun aktifleştiği 3 ay boyunca kapalı olan yemekhaneleri açılan Ardahan Üniversitesinin yanı başında bulunan Putka Gölü ve karşında bulunan ancak Göle, Yalanızçam ormanları gibi her yıl vahşice doğranan Çamlıçatak ormanları konusunda ne gibi bir çalışması olacağını da soran Ardahanlılar Çamlıçatak (Gölebert) köylülerinin bedavadan bağışladıkları devasa kampüsün içinde bulunan Kazan kalesi ve çevresiyle ilgili ne gibi çalışmalar yapacağını da merak etmekteler.

ÜNİVERSİTE ARDAHAN MERKEZ ve İLÇELERLE BULUŞTURULACAK MI?
Başta öğrenci servisleri olmak üzere ARÜ çalışanlarının kent merkezi ile kuramadığı ilişkiye nasıl baktığını merak eden Ardahanlılar başarılar diledikleri Ardahanlı yeni rektör hemşerilerinim verdiği umutların yıkılmaması umuduyla Yüksek Okul veya başka bir formülle Hanak ve Damal ile de Posof, Göle ile öğrenci yurdu mahkemelik olan Çıldır’da ki gibi temasa geçmesini de beklediklerimi belirtmekteler.

DİĞER VİDEOLAR