ÖĞRENCİ EYLEMLERİN DE VOLKAN MI PATLATILDI!.. Asıl hedef belediyenin dolmuş ihalesi rantı mı?

Hep her dönemin rutin ve bilinen borçların

pankartlamayı  (PARTLATMAYI!..) bırakın
Yüreğiniz yetiriyorsa

Mahsur Yavaş gibi malvarlığınızı açıklayın, asın!

Seçim öncesi olduğu gibi seçildikten sonra da mal varlıklarını açıklamayan Başkanlar duydunuz mu?
Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş, kendisinin ve eşinin malvarlığını Ankara Büyükşehir Belediyesi girişine astı.
Evet, seçim öncesi tüm çağrılarına karşın mal varlıklarını bir türlü açıklamayan belediye başkan adaylarının seçilenleri de gerek seçim öncesi, gerekse seçildikten sonra da olsa hala mal varlıklarını gizleyip, açıklamazlarken CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş seçim öncesi açıkladığı mal varlığını rekor bir oy ile ikinci kez başına geçtiği belediyenin giriş kapısına kendisinin yanında eşinin de mal varlığı listesini astırarak bir kez daha takdir topladı.

Pankartlı ‘Borç var’ edebiyatını bırakın da,

Şu mal varlığınızı açıklayın da, Artık işe başlayın..

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının seçim öncesi ‘mal varlığınızı açıklayın’ dedikten sonra malvarlığını açıklaması ardından bir çok başkan ve başkan adayının mal varlıklarını açıklamasına rağmen Ardahan’da ki seçilen 7 Belediye Başkanın oralı olmaması seçimden sonrada devam ediyor.

24 Nisan değil, İNSAN!

23 Nisan 2024 Tarihli Haberler

Bir dönem hatta hala kardeşçe bir arada yaşamayı tercih eden halklar arasına sokulan nifaklar dolaysıyla Doğu Kapısı gibi 30 yıldan fazladır kapalı tutulan devletler arası ilişkilerin insanlık adına artık noktalanmasına dikkat çeken Ermenistan’a sınır Ardahanlılar, Ardahan Çıldır ilçesi üzerinde açılacak yeni bir gümrük kapısı ile her 24 Nişanlarda iki ülkeyi düşmanlaştıran nutuklar, tanıma tehditleri ortaya atan başkalarının değil, insanlığın kazanacağına dikkat çekmekteler.

Öne sürülen iddialar dolaysıyla yıllardır kapalı olan ve bu yıl da açılmayan Ermenistan’ın dünyaya açılan tek gümrük kapısı olan Kars Doğu Gümrük kapısına alternatif yeni bir kapının Ardahan üzerinde açılabilineceğine işaret edildi.
Kapalı tutulan Ermenistan ile yeniden temasa geçildiği şu günlerde bu ülkeye açılacak en uygun sınırın yanı başında KTB Demir yolunun da geçtiği Ardahan-Ermenistan sınırı olduğu belirtildi.
Konu hakkında bir açıklama yapan ve ‘Kılçık yol’ denen hat ile Ardahan’a gelmesi beklenen Kars-Tiflis-Bakü Demiryolunun sıfır noktasından geçtiği Ardahan-Ermenistan sınırının Ardahan sınırlarında kalan Çıldır Başköy mevkiinde Ermenistan’a açılacak yeni bir gümrük kapısının hem Türkgözü (Badele) Çıldır Aktaş Gümrük kapıları ile gümrük kapılarının lojistik merkezi konumunda olan bölgeye hem de Ermenistan’a en uygun kapı olduğuna işaret etti.

Ardahan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Gazeteci Fakir Yılmaz, ‘Ardahan-Ermenistan sınırı 113 kilometre, 1 saat 24 dakika olduğunu ve bu güzergahın kullanılması halinde hem ırkçılıktan, faşist milliyetçilikten uzak Ardahan halkının bir zamanlar birlikte yaşadığı komşularıyla hem de Ardahan üzerinden hemen Karadeniz’e ve dünyaya açılacak Ermeniler için en uygun sınır, gümrük kapısı bölgesi Ardahan’dır’ dedi.
Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve Kars Doğu Kapısı’nın açılmasına yönelik çağrılar Ermenistan ile sınırı olan Ardahan, Kars ve Iğdır illerinde de yoğun şekilde tartışılıyor.

Ardahan Kuzey Doğu Anadolu gazetesi sahibi Fakir Yılmaz, konuyu Ardahan, Kars ve Iğdır’da görev yapan gazetecilerin görüşlerine açarak, “Bölge gazetecileri doğu kapısının açılmasından yana” başlıklı bir habere yer verdi.

“Yanlış politika böyle ekonomisine darbe vurdu”
Son günlerde bazı Azeri gazetecinin geçen yıl ortaya koydukları eylemi yeniden gerçekleştirdiklerinden Doğu kapısına yakın olan illerin gazetecilerinden ilgi görmediklerini savunan haberde, Ardahan, Iğdır, ve Kars sınır kapılarının yıllardır ortaya konulan yanlış politikalar dolaysıyla doğru dürüst çalışmadığı, bunun da bölge ekonomisine yıllardır büyük zararlar verdiğine yer verildi.

Yılmaz: Sınırı kapatmakla bölgeye barış gelmez
Kuzey Doğu Anadolu Gazetesi’nin sahibi Selmi Yılmaz, Doğu kapısının olduğu gibi Ardahan Çıldır/Aktaş sınır kapısı, Posof/Türkgözü sınır kapısı ve Iğdır/Dilucu sınır kapılarının da sınır ticaretine açılması gerektiğini düşünüyor:

“Sınırları kapatmakla bölgeye barış gelmeyeceği gibi devam eden göç duracaktır. Hatta göç alan bir bölge olacaktır. İnsanların sınırları aşıp, ticaret yapması demek gerek bölge ekonomisine, gerek ise ülke ekonomisini büyük katkı sunacağına inanıyorum. Ülkelerin küstüm oyununu oynanamaması ve sınırlarını açarak, barışın, kardeşliğin pekişmesine yardımcı olması gerekirken, Azeri diasporası yüzünden hem bölge illeri, hem de bölge ülkeleri yoksullaşmaktadır.”

Kılıç: Sınır açılmalı, ilişkiler rahatça geliştirilmeli
Ardahan Hudut gazetesi Sahibi Bülent Kılıç ise, “Bu tür tartışmalarının anlamsız ve gereksiz olduğunu artık Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan’ın anlaması gerektiğini hatırlatırım. Artık dünyada sınır diye bir şey kaldığına inanmıyorum. Her sınır kapısı açık olmalı ve insanların başta ticareti olmak üzere rahatça ikili ilişkiler içine girip, aynı bölgede barış ve kardeşlik içinde yaşanabileceğini göstermelidir” şeklinde konuştu.

Başlı: Önce Ermenistan soykırım iddiasından vazgeçsin
Ardahan’da günlük çıkan Süreç Gazetesi sahibi Deniz Başlı de, Doğu kapısının olduğu gibi her sınır kapısının diğer ülkelere açık olmasından yana olduğunu belirterek, Doğu Sınır Kapısını açılmadan önce Ermenistan’ın Türkiye üzerindeki toprak istemlerinden ve soykırım iddialarından vazgeçmesi, Azeri topraklarından geri çekilmesinin garantiye alınması gerektiğine inandığını söyledi.

Küpeli: Karslıları cezalandırmaktan başka bir şey değil
Merkezi İstanbul’da bulunan ve Kars, Ardahan, Iğdır ilerine yönelik haberleri ile bölge gazetesi konumunda bulunan Siyasal Birikim gazetesi sahibi Mustafa Küpeli ise, Doğu kapısının kapalı olmasının Karslıları cezalandırmaktan öte bir şey olmadığını savunuyor:

“Doğu kapısını kapalı tutup, Ermenistan’ı cezalandırdığını söyleyen Türkiye’nin Trabzon, Antalya üzerinde Ermeni uçaklarına izin vermektedir. Karadenizli ve diğer iş insanları Ermenilerle birlikte ortak iş yapıyor. Kapının kapalı tutulması, Aktaş sınır kapısının açılmaması, Posof Türkgözü (Badele) kapısının pasifleştirilmesi sadece bölge insanlarını cezalandırmak ve bölgede hızla devam eden göçü tetiklemektir. Tüm sınır kapılarının açılmasından yanayım.”

Kortağ: Sınır açık olsaydı, düşmanlıklar yumuşardı
Çağdaş Kars Haber gazetesi sahibi Gümüşpala Kortağ da, Doğu kapısının bir an önce açılmasından yana olduğunu ve kendi yayınlarında sürekli bunu gündeme getirdiklerini belirtti.

“Kars Doğu Kapısı bugüne kadar açık olsaydı, başta Ermeni diasporası olmak üzere Türkiye’nin gelişmesini istemeyenlerin ellerinde ki Ermeni iddiaları kozu alınırdı. Ermeni iddialarına karşın bölge ülkelerinin insanları arasında barış ve kardeşlik yeşerirdi. Bu da düşmanlıkları bitirmezse de yumuşatır, hatta unuttururdu. Batıda bakınca Kars ilk şehir, Doğu’da bakınca ise yine Kars ilk şehirdir. Bu nedenle batı ile doğu arasında önemli bir köprü olan Kars doğu kapısının bir an önce açılması gerekir diye düşünüyor ve de istiyorum. Son yaşanan gelişmeleri de yakından takip edip destekliyorum.”

Yerli: İstesek de istemesek de Amerika kapıyı açacak..
Kars Bora gazetesi sahibi Muharrem Yerli ise, söz konusu olanın Doğu Sınır kapısının değil, AKP hükümetinin Amerika’ya verdiği sözlerin yerine getirilmesi olduğunu savunarak, “ABD’nin isteği de bu yöndedir, istesek de istemesek de bu kapı açılacak gibi. Ermenistan’ın büyük Ermenistan rüyasının ilk adımlarından biri olan bu gelişmeye karşı gazeteciler dahil herkesin dikkatli olmasından yanayım” görüşünü dile getirdi.

Ünsal: Azerbaycan küstürülmemeli..
Yeşil Iğdır gazetesi sahibi Serdar Ünsal’ın görüşüyse şöyle: “Doğu Kapısının açılması konusundan önce Türkiye’nin Azerbaycan’ı küstürmemesi gerekir. Ermenistan’ın ise 24 Nisan iddialarından vazgeçme taahhüdü vermelidir. Bölge halkından aldığımız izlenimler bu yönde.”

Bu sınırın açılmasının önündeki engel nedir?

HDP Diyarbakır eski Milletvekili Garo Paylan, Türkiye- Ermenistan sınırında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen Paylan, “Bu sınır niçin açılmıyor? Bu sınırın açılmasının önündeki engel nedir?” diye sormuştu.

Paylan açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Türkiye-Ermenistan sınırındayız ve maalesef bu sınır 30 yıldır kapalı. Azeriler, Ermeniler, Türkler, Kürtler bu coğrafyanın insanları ve maalesef yüz yıldır yaşadığımız travmalardan dolayı ayrı gayrı düştüler. Türklerin, Ermenilerin, Kürtlerin artık kucaklaşma zamanıdır. İki yıl önce Azerbaycan ve Ermenistan bir savaş yaşadı. Bu savaştan sonra, hem Türkiye-Ermenistan normalleşme süreci hem de Azerbaycan-Ermenistan barış süreci başladı. Türkiye ve Ermenistan özel temsilciler atadılar ve müzakereye başladılar.  Bundan bir yıl önce de Erdoğan, Türkiye-Ermenistan sınırının öncelikle üçüncü ülke vatandaşlarına, daha sonra Türkiye ve Ermenistan yurttaşlarına açılabileceğini söyledi. Ama Türkiye-Ermenistan sınırı hala açılmış durumda değil! Bu sınır niçin açılmıyor? Türkiye-Ermenistan sınırının niçin açılmadığını Sayın Erdoğan’a soruyorum. Bu sınırın açılmasının önündeki engel nedir?”

Paylan şöyle devam etti: “Bakın, bu sınır açılmadığı için 30 yıldır hem Ermenistan kaybediyor hem de bölge halkı kaybediyor. Kars kaybediyor, Iğdır kaybediyor, Ardahan, Ağrı, Doğu Beyazıt kaybediyor. Bölge illeri ve bu illerde yaşayan yurttaşlarımız kaybediyor. Bu sınır açılırsa, geçmişte olduğu gibi bu ülkeler arasında ticaret ve turizm olur, paylaşım olur, kucaklaşma olur. Türkler, Kürtler, Azeriler, Ermeniler birbirlerinin düşmanı olamazlar. Tarihi olarak, binlerce yıl bir arada yaşamış halklar bunlar ve şimdi yeniden kucaklaşma zamanıdır.”

“Sınır kapısının adı Hrant Dink olsun”

Paylan sınır kapısına Hrant Dink ismi verilmesini önermişti.
“Türkiye-Ermenistan sınırının açılması, yani bu sınırın açılması için en çok çaba gösteren kişilerden biri Hrant Dink’ti. Hrant Dink’in en büyük hayali, bu sınırın açılması ve sınırda Türk, Kürt, Azeri, Ermeni halklarının birlikte halay çekmesiydi. Şimdi, buradan Sayın Erdoğan’a çağrı yapıyorum: Gelin bu sınırı açalım, bu sınırın adını da Hrant Dink koyalım. Hrant Dink’in barış, kardeşlik düşünceleri bu sınırda yaşasın. Bu sınırdan Azeriler, Ermeniler, Türkler, Kürtler geçsinler birbirleriyle kucaklaşsınlar. 30 yıldır kapalı olan bu sınır artık açılsın!”

Paylan “Bu sınır açılırsa emin olun ki doğunun yoksullukla ilgili makus kaderi değişir. Kars geçmişte olduğu gibi zenginleşir. Ağrı, Ardahan, Iğdır geçmişte olduğu gibi zenginleşir. Ermenistan halkları da zenginleşir. Bölgeye hem huzur hem refah gelir. Bunun için artık Türkiye-Ermenistan sınırı açılsın diyoruz” diye konuşmuştu.

Dibe attılar!

Aralarında 30 yıldır bir türlü alınamayan Ardahan’ın Posof ve Göle ilçelerinin de olduğu bir çok yerde belediyeleri kazanan CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesinin Başkan adayı İmamoğlu’nun karşısında yaklaşık bir
milyon oy ile seçimleri kayıp eden eski bakan, AK Parti İBB Belediye Başkan Adayı seçimlerde sonra TBMM’sinin 104. yıl dönümünde mecliste katıldığı bir törende arka sırlarda aralarında AK Parti Ardahan Milletvekili Kaan Koç’unda bulunduğu milletvekillerinin arkasında, adeta dibe atılmış bir köşede fotoğraf karelerine takıldı.

AK Parti Ardahan Milletvekili Kaan Koç’un Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. yıl dönümünde yaptığı fotoğraf paylaşımında 31 Mart öncesi hep önde olan AK Partinin İstanbul büyükşehir Belediye Başkan Başkan adayı, eski bakan Murat Kurum’un adeta arkaya atılmış, sıraların en dibinde karanlıkta olması dikkatlerden kaçmadı.

SEÇİMLER ARDAHAN’DA İPTAL MI OLUR?!.

ÇILDIR’DA SEÇİM SONUÇLARI KURA’YA KALDI!

02 mart 2024 tarihli haber

Yapılan seçimler sonucunda CHP ile aynı oyu alan ve kura çekimine gidilen Çıldır’da Belediye Başkanı AK Parti’nin oldu..
Ardahan’ın Çıldır ilçesinde AK Parti Belediye başkan adayı K. Yakup Azizoğlu ve CHP Belediye Başkan adayı Nurettin Aygün’ün aynı oy sayısına ulaşması nedeniyle Çıldır Belediyesi için kura çekimi yapıldı.

Ardahan’ın Çıldır ilçesinde AK Parti Belediye Başkan adayı K. Yakup Azizoğlu ve CHP Belediye Başkan adayı Nurettin Aygün’ün aynı oy sayısına ulaşması üzerine Çıldır Belediyesi için Ardahan Merkez İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı’nda kura çekimi yapıldı. Heyecanla beklenen sonuç, AK Parti’nin lehine sonuçlandı. Ardahan İl Seçim Kurulunda yapılan Kura çekilişi ardından kura da AK Parti çıkınca şu an hala Çıldır Belediye Başkanı olan K. Yakup Azizoğlu Çıldır Belediye Başkanı olarak belirlendi.
DSP’den AK Parti’ye geçen ve iki dönemdir Çıldır Belediye Başkanlığı yapan Kemal Yakup Azizoğlu’nun çekilen kura sonucuna göre Çıldır Belediye Başkanlığına devam edeceği Ardahan’da gözler şimdi AK Parti’nin Ardahan Belediye Başkanlığı için yaptığı itiraza döndü.

31 Mart 2024 pazar günü yapılan Mahalli İdareler Seçim sonuçlarına yönelik yapılan itirazların görüşüleceği bugün AK Parti İl Teşkilatı seçimlere bir çok usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla seçimin yenilemesini isterken, Ardahan’ın Çıldır ilçesinde yapılan oy sayımı ile başa başa çıkan AK Parti ile CHP Ardahan ilçe seçim kurulunda yapılacak olan kura ile Çıldır’ın yeni belediye başkanı belirlenecek.

Yapılan itirazların saat 170.0’daetleşmesi beklenen Ardahan’da merkez belediye seçiminin iptalinin söz konusu olmasının yanında itiraz edilen sandıklarda yeniden oy sayımı veya seçim yapılacağı konusunda öngörü ve iddialar konuşulmakta.

Çıldır’ın seçim sonucunun kura çekimiyle netleşmesi beklenirken yerelde alınacak kararların Yüksek Seçim Kurulunun vereceği son kararla netleşeceği belirtilmekte.
Başta Hoçvan Çağlayık (Erdemel) ve Köprücük (Xeskar) köylerin de yaşanan bıçaklı, taşlı ve tutuklamalarla sonuçlanan seçimler için bir çok yerde itirazların olduğu Ardahan’da AK Parti’nin 2, Çıldır’da 1 İl Genel Meclis Üyeliği aldığı seçim sonuçlarının tümünün net olarak bugün İl Seçim Kurulunun vereceği kararla son bulacak.

DEM OYLARI DEVA’YA!

24 Mart 024 tarihli haberler

SİYASET BİLİMCİ EKONOMİST-İŞ ADAMI ORHAN GÖKDEMİR TEMPO TV’DE

Haftaya bugün yeni başkanların başına geçeceği belediye seçimlerine kısa bir süre kala gündemi tutmaya devam eden GAZETECİLERLE GÜNDEM ÖZEL’in konuğu Siyaset Bilimci Ekonomist-İş İnsanı Orhan Gökdemir olacak. Gazeteci Fakir Yılmaz’ın hazırlayıp, uydu üzerinde yayın yapan ulusal tv TEMPO TV’de yayınlanan GAZETECİLER GÜNDEM gündemi yorumlamaya devam ediyor. Bugün saat: 15.00’da Siyaset Bilimci Ekonomist-İş İnsanı Orhan Gökdemir’i konuk edecek. Yaklaşan seçimleri konuğuyla birlikte masaya yatıracak olan GAZETECİLERLE GÜNDEM TEMPO TV’de..

AKPARTİ 18 MADDEYİ BAKANLIK DÜZEYİNDE MASAYA YATIRIYOR.. Karagöl mahallesinde uygulamaya sokulan ve mağduriyetler yaşandığı ileri sürülen 18/B uygulaması iktidarca ortadan kaldırılıyor.

31Mart akşamı kazananın DEVA adayı Halil Kaçar’ın olacağına inandığını belirten Hoçvanlı iş insanı Orhan Gökdemir ‘Ben Ardahan’a deva olacağına inandığım adayımız Kaçar’a
kefilim’ dedi.

‘Başta İstanbul’da olmak üzere Ardahan, Göle ve Kars’ta şehir uzlaşmasına uymayan ulusalcı CHP’ye oy yok’ diyen DEM’liler adaylarının olmadığı yerlerde Kürt sorununa daha samimi yaklaşan ve bu samimiyetini tüzüğü, internet sitesi ile ortaya koyan DEVA Partisine daha sıcak bakıyor.

Ardahan’daki seçimleri zorlayan ve kazanacak adaylar sırlamasında ilk üçte olan DEVA Partisi Belediye Başkan Adayı Halil Kaçar’ın köylüsü olan İl Başkanı Candar Yılmaz’ın yanı sıra DEVA Partisinin Genel Merkezin önemli isimlerinden olan Ardahan Hoçvanlı eski milletvekili adaylarında, İş insanı Orhan Gökçe’nin de aralarında bulunduğu DEVA Ardahan’da başkan adayı çıkarmayan DEM’in oylarına da talip.

Ulusalcı CHP ile 22 yıllık iktidarın bıkkınlığından yaka silken seçmenin tümünün oylarına talip olan DEVA, DEM’in Ardahan’da adayı olsaydı saygı duyar, böyle bir istemde bulunmaz, birileri gibi arka kapılarda DEM’i bitirime hesapları içine de girmezdik. Ama bugün adayı olmayan DEM’in, DEM seçmenin Kürt soruna bakışıyla daha samimi olan DEVA’ya, Şişkalı İl Başkanına, Hoçvanlı Orhan Gökçe’ye ve çocukları ve adayları olan Halil Kaça’a oy vereceklerine inanmakta ve oy istemekteler.

MAĞDURİYETLER GİDERİLECEK..

CHP’li Belediyenin 5 yıl önce düzenlediği toplantıyla çözeceğini belirttiği ama geride kalan 5 yıl boyunca bir karış adım atılmayan  18/B uygulaması sorununa iktidar el atıyor.

18 MADDE 1. ELDEN VE HÜKÜMETÇE ÇÖZÜLECEK..

Özellikle Karagöl mahallesinde yaşanan 18/B mağduriyetine el atan ve mağdurları panelde bir araya getirecek olan AK Parti Milletvekili İnşaat Mühendisi Kaan Koç, AK Parti Ardahan Belediye Başkan Adayı Veteriner Hekim Yunus ve AK Parti İl Başkanı Ersin Yılmaz’ın konuşacakları ve çözmesine söz verecekleri toplantı bugün saat:15.002dahalkeğtim Merkezi Toplantı Salonda gerçekleşecek. Bugün saat:15.00’da düzenlenen panele Çevre ve Şehircilik Bakanın da katılacağı, yetişememesi durumda telefonla katılıp, sorunu çözümü için mağdurlara söz vereceği öğrenildi.

 İKİ KERE İKİDEN BEŞ ÇIKMAZ..

Toplantı öncesi gazetemize konu  hakkında bilgi veren ve tüm mağdurları saat: 15.00’dahakleğtimdeki toplantılarına davet eden AK Parti Milletvekili, İnşaat Mühendisi Kaan Koç, ‘Bu sorunu ve diğer sorunları çözecek olan iktidar olduğunu ve Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için daha fazla çarpık kentleşmeye mahal vermemek için bizler 1 Nisan’dan uzman ekibimizle çalışmaya başlayacağız.  Yönetim değişirse biz bu konuyu masaya yatıracağız. Ardahan’ı ve yaşanan mağduriyeti ciddiye alıyoruz. Bizler marka bir kent planlı bir şehir için Ardahanlının menfaatine yönelik bir çalışmaya imza atacağız’ dedi.

BU İŞİ MUHALEFET DEĞİL,

İKTİDAR BELEDİYECİLĞİ ÇÖZER..

Koç, ‘Halk arasında kısaca 18’nci madde uygulaması olarak söylenen 3194 Sayılı İmar Kanunun 18. Maddesini ifade eden ve buna dayanan bu uygulama, imar alanları içindeki yerler için belediye tarafından veya belediye mücavir alanları dışındakiler için valilikler tarafından uygulanan, hak sahiplerinin muvafakati aranmaksızın imar planına uygun parsellere ayırmaya (ifraz) veya birleştirmeye (tevhid) yönelik işlem yapma yetkisidir.

Esasen 18. Maddenin amacı imara elverişli konut alanı elde etmek gibi bir kamusal amaç olsa da bu madde uygulaması, gerçekte nadiren bu amaca yönelik kullanılıp, birçok sorunlara sebebiyet verdiğini en iyi anlayan İnşaat Mühendisi Kaan Koç’tur.. Bu nedenle bizde bu konuda ile İmar ve Kentsel Dönüşüm konularında uzman Çevre ve Şehircilik bakanlığında değerlendirmelerini alıp, halkımızın yaşadığı mağduriyetlere kısa sürede çözeceğiz’ dedi.

18. MADDE NEDİR? 

18. madde uygulaması ile imar sınırları içerisinde bulunan üzerinde bir yapı olan ya da olmayan arsa / araziler, maliklerinin ( sahiplerinin ) rızası ( muvafakati ) sorulmaksızın bir uygulamaya dâhil ediliyor. Bu uygulamada bulunan ada ve parseller tekrar düzenlenerek imar planında belirlendiği şekilde ayrılıyor ( ifraz ) ya da birleştiriliyor ( tehvid). Geldik en sıkıntılı bölüme, bu uygulama yapılırken arsa / arazi sahiplerinin taşınmazlarına ‘ düzenleme ortaklık payı ‘ ( dop ) adı verilen işlem ile en fazla yüzde 40 olacak şekilde bedelsiz olarak el koyuluyor. Yani arsanızın maksimum yüzde 40a ( kırk ) kadar olan bölümünü bedelsiz olarak devlete veriyorsunuz. En üst limit yüzde 40’dır. Sizin taşınmazınızda yüzde 20, yüzde 30 da olabilir.

RUS ÖFKESİ..

Bilim ve ilim dünyası inanmasa da her insan kendi inancıyla takıntı yaptığı şeylere inanır ve kendince bu inançlarının kendisine uğur veya uğursuzluk getireceğine inanarak hayatına ona göre yön verir.
O insanlardan bir olan bende 6. His denen olaya ve uğurlu saydığım Salı gününe çok takılmazsam da geride atmam. Ve çoğu zaman beni yanıltmayan 6.hissim son bir kaç aydır özelimde moral bozan olaylarla kendisini kanıtlarken aynı duygular yaklaşan seçim öncesi hala da aynı durumda ‘Olur ya, sen yine de tedbirini al’ diyor gibiydi..
Yani ‘Fala inanma, falsız da kalma misali ikili görüşmelerim konusunda yaşadıklarım ‘sen yine de inan’ demeye devam ederken sağlığın, sevginin hatta insanı rahatlatan sevişmenin ve öldüren savaşın baş harfini taşıdığından sevdiğim Salı günleride o kadar moral vererek geride kaldı.
İşte bu duygular içinde hızla geri kalan 2024 yılının ilk üç ayı, kapıdan baktırıp, kazma kürek yaktıran Mart ayının da, seçim telaşının da bittiğini anlayacağımız seçim üzerine seçim yaşayan ülkenin seçim gündeminin içine Deve Kuşu misali başımızı koyduğumuz şu bir kaç aydır ‘dünyada neler olur?’ diye unutmuşken 6.hissimin etkisiyle mi, yoksa Rus KGB istihbaratı ile yarışan CIA’nın Rusya’da ki Amerikan vatandaşlarına günler öncesi ‘dikkatli olun’ mesajının yayınlandığı aynı günlerde bu mesajı göz ucuyla okumanın etkisiyle mi bilmem ama nerden çıktıysa youTube üzerinden ‘Rus öfkesi’ adlı filime takıldım.
Hem de Moskova’da patlayan silah seslerinden ve ‘Seçimden sonra dolar artacak’ değil, ‘Patlayacak’ diye döviz bürolarında sıraya girenleri izlediğim bir kaç gün önce 2018 yılında çekildiğini öğrendiğim ‘Rus Öfkesi’ isimli muhteşem sahneler ve savaşa rağmen aşkında içinde olduğu filimdeki tank savaşlarını izliyordum.
Evet, haber yazmayı, yenilenen www.kuzeyanadolugazetesi.com adlı haber sitesini tanımayı, TEMPO TV’de yapacağım programı kısacası gündemi salıp, izlediğim ve 70 ila 85 milyon ölümle sonuçlanan II. Dünya Savaşının yaşanan gerçek bir hikayeden esinlenerek çekilen filimde cesur Rus askerleri Almanlar tarafından ele geçirilmiş ve esir alınmışlardır.
Almanlardan kurtulmak için fırsat kollayan bir grup tankçı Rus askerleri, hem de Almanların kendileriyle birlikte ele geçirdikleri Rus tankının bir örneğinin kopyasını aynı Alman askerlere onartıp, kopyalamaya çalıştıkları sırada aynı Rus askerleri tanıdıkları Rus Tankı T-34 tankına binerek kaçmaya çalışmaları ve kurtulmalarıyla sonuçlanan filimin en can alıcı yanı bugün hala Filistinli öldürmeye devam eden Yahudilerin biri, hem de Almanlara esir Yahudi genç kadının yardım ettiği Rus askerinden birine, komutanlarına karşı duyduğu aşkı ve her şeye rağmen birlikte kaçıp, esirlikten kurtulmalarıydı.

Bunun yanında onları hırsla takip eden Nazi Alman komutanın, ‘düşmanda olsa dosttan iyidir’ mesajının en güzelini vererek kendisiyle savaşan askerin kendisini yenen, tankıyla birlikte yaralayan Rus askere saygı duyup, aynı Rus askerin ‘olan oldu, yaralısın ölme gel’ diyerek az önce kendilerini öldürmeye çalışan Alman komutanın kendisine uzanan dost eli önce tutup, sonra tankıyla birlikte köprüden düşeceğini anlayıp, ‘O da benimle düşmesin, kampta aşık olduğu Yahudi kızla birlikte mutluluk içinde yaşasın’ diye bırakıp, ölüme gitmesiydi.
Evet, 15 Temmuz Darbe girişimini eniştemize ulaştıran, Rusya gibi bir ülkede de darbe girişimine göz yuman sonra da daha önce el ele, diz dize oldukları darbecileri top, yekün imha eden KGB ile yarışan CIA’nın, terör örgütlerin mekapların numaralarını bile bilen bakanın döneminde Taksim’deki gibi bombalı saldırısı gibi Moskova’da yaşanan olayı da önceden haber almış, ‘vatandaşlarıma duyuruyayım’ derken yaşanacakları başta ezeli rakibi KGB’ye olmak üzere tüm dünyaya duyurmuştu. Ama ne hikmetse Demir Kubbeyi delmesine izin verildiği söylenen Hamas’ın füzelerini yiyen MOSSAD’a olduğu gibi Putin’in başında olduğu KGB’ye duyuramamıştı..
Sonuç; 150 ölüye yakın bir katliam ve bol bol başsağlığı mesajları..
Ha bu arada youtube üzerinden yayın yaptığım ArdahanTV’de ki gündemi değerlendiren canlı yayın esnasın da bu yönde ne düşündüğümü soran bir izleyicime gecikmelide olsa vereceğim tek cevap, bu saldırıyı bahane edip, başta Suriye’de olmak üzere bölgede yeni ölüm haberlerine hazır olun derim.
Çünkü MOSAD’ın yaptığı gibi bir günlük yas ilan eden Rusya’nın KGB’sinin de yeni saldırılar ve yol haritaları için kendilerine zemin hazırlamak için CIA’nın, ‘kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla’ misali mesajını bilerek almadığını söylüyor dünya yeni bir Rus öfkesiyle daha karşılaşacak..’ diyen 6. hislerim..