Bayramları çoğunlukla sevmem. Hep tarifsiz bir acı bırakır bende… O gün herkesin yüzünde bir maske, ödünç duygularla yapılan gereksiz konuşmalar, sahte tebbesümler… Offf… ikiyüzlülüğün, riyanın tavan yaptığı anlar… ”Eeee daha daha nasılsın’lar, “İyi misin”ler, “Kendine iyi bak lütfen”ler… Hatta yetmemiş olacak ki bazıları da, “Allaha emanet ol”larla takdir ve takdis edenler… Sıkılıyorum bayramlarda. Hani şöyle güzel bir hava olsa, kırıp kafayı tenha bir yerde, motor gürültülerinden uzak bi güzel kafayı dinlesem… Miratê bu sefer de yağmur tebelleş oldu… Bu kadar gereksiz muhalefet yetmemiş gibi birde hava muhalefeti… Neyse, 3 günlük ev hapsim bu gece sona eriyor. Yarın yeniden kalabalıklara karışıp, kendimi unutacağım! Kendini unutmak iyidir! Çünkü bazen insan en çok kendinden kaçar! Hatta kendini unutmak istiyor, kendi kendinden kurtulmak istiyor! Ama işte kendinden kaçmak, kurtulmak çok zor be Deniz kızı… Hatta bazen insan kendini koyacak bir yer bulamıyor şu koskoca dünyada… Bir mülteci telaşıyla, herkesten, her şeyden kaçmak istiyor… Bunun adı da bayram oluyor! De herin looo… Rodi Baz