Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

casino siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler editorbet giriş

Fakir Yılmaz

HELVACILARLA BARIŞ!

Bir kez daha tek tek teşekkür ettiğim, tüm dost, eş, arkadaş ve akrabaya, gelen, gelemeyen, arayıp, arayabildiğim, arayamadıklarımım bizzat yanımızda olarak yada gelemeyip, çiçek, mesaj, ibanla yanımızda olduklarını bize bir kez daha gösteren dostlarımın katkısıyla geride bıraktığımız ve meslektaşım, gazeteci kızım Özlem Şeyma Yılmaz’ı, 4’üncü oğlum dediğim Alperen Damgacı ile evlendirdiğimiz düğünün heyecanı ve stresi arasında işimi, gazeteciliğimi unutmayarak hem ‘Reklamlarınızla yerelden ulusala daha özgür gazetecilik, daha güçlü ve gür yayıncılık..’ diyerek yaptığımız yayıncılığa devam ederken, geçtiğimiz Çarşamba günkü yayınımızda söylediğim bir söz ve iddiamın ne kadar doğru olduğunu dün yapılan itirazla yeniden anlıyordum.

Ve, bugün bir kez daha saat: 20.00’da ulusal tv TEMPO TV’de canlı olarak yayınlanan ‘Gazetecilerle Gündem’ adlı yeni bir programa hazırlanırken  aynı zamanda Ardahan  Esnaf Sanatkarlar ve Ardahan Esnaf ve Sanatkarlar Birliği Başkanı olan Serhat Ardahan Spor’un Başkanı ile Göle Köprülü (Gorveng) eski Belediye Başkanı olan Yücel Akkoç’un konuk olacakları programım da bu konuda bir iki sözümün daha olduğunu hemen, şimdi bu yazımda da belirteyim.

Çünkü o yayında geçen hafta, Çarşamba günkü ve önceki onca yayın, yazımda dikkat çekmeye çalıştığım ve Hewal maskesi altında DEM’e sızan Helwacıların dizayn ettiği bir DEM’in karşımızda olduğunu bir kez daha teyitleyen iki önemli gelişme beni bir kez daha doğrulayıp, teyit ediyordu.

Evet, dün meclise davet edilen ve ulusalcı tayfa ile MHP’den ayrılıp, CHP’nin sayesinde seçime girme şansı yakalamakla yetinmeyip aynı DEM’in oylarının desteği ile yani ‘Kent uzlaşısı’ ile başta Ardahan  merkez, Posof ve belediye başkanının el öperek AK Parti’ye geçen Göle’de olmak üzere ülkenin en büyük muhalefet ve birinci partisi olan CHP’nin başını çektiği altılı masanın hatırına verilen oyları ile milletvekili olan sözde, kırpma milliyetçileri, şehit ailelerini tahrik edip, çileden çıkaran bir grup ve DEM’li den denen kadınların gerek meclise girerken, gerekse ‘Gelsin konuşsun’ denen Öcalan’ın davet edildiği DEM grubunda ki zılgıtlar eşliğinde attıkları sloganları ardından gelen diğer önemli bir haber beni ve benim gibilerinin iddialarını adeta doğruluyordu. Ve yerelde olduğu gibi ulusalda da DEM’e sızan helwacıların gerçek yüzünü bir kez daha ortaya koyuyordu.

Bunun en açık örneği bir taraftan yalandan mecliste Kürtçe sloganlar eşliğinden kadınlara, ‘Biji Apo’ diye bağırtılırken diğer tarafta Demirtaş’ın bırakılmaması için son dakikada itiraz ediliyor ve Demirtaş ile diğer onca siyasinin serbest kalacak beklentisini boşa çıkarıyordu. Yani bizim şu mevcut iktidarın havuz medyası ve trollerinin yaptığı gibi olacaklar öncesi hazırlanan film sahneye konulmuş olacağın neden olmadığının sorulmasını ikinci plana itilmiştir.

Yani, Deniz Gezmişlerin idam edilip, asılması olayına benzer bir durumla CHP’nin katkısıyla kaldırılan dokunulmazlığı fırsat bilip, içeri attırılan ve 10 yıldır hapiste tutulmasına timsah gözyaşı dökülen Demirtaş’ın bırakılmaması için günler öncesi durup, durduk yerde ‘İtiraz edilmezse Demirtaş bırakılacak’ diye adeta itiraz edin’ diye jürnallayıp, bağıran sözde hewal yani benim helwacılar dediklerimin bildiğini saklamak için aynı gün kadınları meclise getirip, ‘Biji Apo’ diye bağırtırlarken, diğer yandan da itirazın yapılmasına üstü kapalı mesaj ve gerek kendileri, gerekse kendi basın kuruluşlarının aracılığıyla günlerce ‘Türkiye AHİM’e İtiraz etmedi’ diyen ve adeta ‘Kızım sana diyorum, gelinim sen duy’ örneğiyle ihbar şeklinde ki açıklamalarla Demirtaş’ı bırakmak istemeyenlere destek veriliyordu.

Çünkü havuz veya besleme basın denenlerin bile o kadar gündeme getirip, dillendirmediği itirazı sürekli gündemde tuttukları yetmez gibi itiraza son gün Diyarbakır’dan getirdikleri kadınlara zıgıt çektirip, başta itiraz etmesi gereken kurumları olmak üzere ulusalcı, milliyetçi damarları adeta tahrik edercesine Demirtaş’ın serbest kalmasını engellemeyi başarmıştılar.

Ve bunların bizzati DEM’e sızmış, APO’cu denen helwacılar olduğunu günler öncesi canlı yayında ve yazılarımda anlattıklarımdı. Sonra yalandan Adalet bakanlığının önünde eylem, canlı yayında timsah göz yaşları döken bu helwacılar bir yandan da karşısında el pençeye geçtikleri, yani başında poz verdikleri Erdoğan ve iktidarını suçlayıp, bu nasıl barış?’ ayakları ile kendi kamuoyuna sözde mesaj veriyordular..

Yani, ‘Turbun büyüğü heybede.. Şikayet eden CHP’li, şikayetçi olan CHP’li, Aydın, İstanbul Beykoz ve Göle gibi CHP’den istifa edip, partime gelen CHP’li..’ diyen ve ‘önceki süreç gibi bu süreçte de bizi zorda bırakanlar bunlar’ diyen Erdoğan’ı olduğu gibi beni de bir kez daha haklı çıkaran bu helwacılar bir taraftan yalandan ‘barış’ deyip, aslında kendi koltuklarını, makamlarını koruma derdinde olduğunu ve Demirtaş ismi gibi isimlerin gölgesinden kurtulma çabası içinde olanlardır bu DEM’e sızmış dediğim helwacılar..

Evet, bu yazımın kendi eski milletvekilinin bile tutuklanmasına göz yuman, iş insanlarının mallarına kayyum atamakla, Demirtaş, İmamoğlu, Ahmet Özer, aydın gazeteci gibilerinin olduğu 430 bin insanı hapislerde tutmakla ‘demokrasi’ diyen mevcut iktidarı temizleme, yağlama olarak algılanmaması umuduyla asıl görülmesi gereken önemli bir noktanın da DEM ve CHP gibi partilerinin içine sızmış olan iktidar heveslisi helvawacılar olduğunu anlatmaktır..

Gerisi bu akşam saat: 20.00’da TEMPO TV’de, canlı olarak yayınlanan ‘Gazetecilerle Gündem’de anlatacaklarım da.. Nokta..

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER