Irak’tan sonra Suriye ile meşgulken İsrail’in İran’a saldırmasıyla yeniden alt üst olan dünya ve ülke gündemi içinde üst üste iki kez büyük kurultayını yapan CHP’nin her an kapatılacağı, kapatılmazsa da yönetimine kayyum atanacağı söylendiği bir esnada yıllar önce sorduğum ve her seçimde cevabını aldığım bir soru aklıma geldi.
Uydu üzerinden yapın yapan ulusal tv TEMPO TV’de canlı olarak yayınlanan ve bundan sonra Çarşamba günleri, saat: 20.00’da başlayacak olan ‘GAZETECİLRLE GÜNDEM’ adlı programıma yetişmeye ve son dakika haberlerime yazma telaşı içinde ele aldığım bugünkü yazımla bir kez daha sormak istediğim o soruya birde bu yöndeki düşüncemi yeni okuyanlar cevap versin diyerek yıllar önce sorduğum o soruyu bir daha soruyorum.
56 yaşına dayanmış, önceki iktidarlar da olduğu gibi 22 Yıldan fazladır iktidar da bulunan AK Parti’ye karşı başlatılan eylemlerin adı olan Gezi Parkı olaylarını İstanbul’da, Ankara Kızılay’da, kontrollü denen 15 Temmuz Darbe Girişimini Ardahan’da, 17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu, Balyoz ve Ergenekon denen bir çok olayı aktif bir gazeteci olarak bizzat yaşayan bir vatandaş olarak bugünkü yazımı da bir kaç soru ile sorgulayıp, yine siz sevgili okurlarımdan olumlu, olumsuz cevaplar bekleyeceğim.
Evet, ‘failleri’ denerek halen bir çok kişinin af beklenen ve içlerinde 400 bin insanın olduğu söylenen hapishanelerde olan Gezi olaylarının ilk iki gününde bugün yeniden başlatılan ve adı konmamış bir süreç dolaysıyla yaşananlara bir hayli sessiz olmakla eleştirilen Kürtlerin de destek verdiği, ancak son anda yapılmak istenenin, amacının başka olduğu anlaşılınca olayları izlemeye geçen Kürtlerin içini boşalttığı bu eylemin önderlerinin büyük bölümünün Aleviler olduğu da söylenmişti.
Kürtler gibi yıllardır baskı altında bulunduklarını ve bir çok kez zulme uğradıklarını belirten bu ülkenin gerçek sahiplerinden olan Alevi toplumunun bir kesiminin Gezi eylemlerini başlattırdığı da ileri sürülmüştü.
Ve bugünler de çokta konuşulmayan Gezi eyleminin ilk gününde İstiklal Marşını okumaları, ardından ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sloganları atarken asıl sıkıntılarının 70 binin üzerinde Alevi’yi katlettiği ileri sürülen padişahın, Yavuz Sultan Selim’in isminin diğerleri gibi paralı olan 3. köprüye verilmesinin olduğunu da ama bunu, Gezi ağaçları ile gölgelemek için sakladıklarını da ileri sürülmüştü.
Yani bana ve birçoklarına göre Taksim’de ki Gezi parkında ki olayların bir iki ağacın kesilmesi değil, Alevileri katliamda geçen birinin isminin yapılacak olan 3’üncü köprüye verilmesidir.’ deniyordu.
Tabi konu sadece oydu da diyemeyiz..
AK Partinin baskıcı yönetiminden bıktıklarını ileri süren toplumun bir kesiminin diğer fertleri de içeriği çokta anlaşılamayan bu eylemlere destek vererek 22 yıldan fazladır iktidar da bulunan AK Parti’nin şımarıklığına tepki göstermiştir. Gösterilmektedir..
Evet bana göre çoğunluğunu Alevilerin oluşturduğu Gezi eylemleri çok iyi niyetle başlamışsa da ‘En büyük Asker Bizim Asker’ deyip, Askerden de gaz ve jop yiyen Aleviler ile Ulusalcıların DEM ve diğer partileri dışlamasıyla isteneni yeterince verememiş, yarı kalmıştır..
Ama benim asıl merak ettiğim olur ya CHP kapatılırsa AK Parti’den rahatsız olan Aleviler ve diğer insanların AK Parti’ye karşı en büyük mücadeleyi verdiğine inandığım DEM’e oy verip, vermeyeceklerdir?!.
Bilmiyorum ama benim bildiğim konu Kürt oldu mu vallahi AK Parti ile bile iş birliği yapılabildiğini, diğer iktidarlarda olduğu gibi 22 yıllık AK Parti iktidarında da doğu ve güneyde yapılan eylemlere duyarsız kalanların başında gelen ve İmamoğlu gibi Demirtaşların içeri atılmasını sorgulamayan hatta, ‘zaten teröristti’ diye suçlayan ama bir çok Alevi’yi kadrolarına alan, milletvekilli yapan DEM’i çok seven (!) bir çok Alevinin geldiği de bilinmelidir..