Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

casino siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2025 deneme bonusu veren siteler editorbet giriş

Rodi Baz

YUNANİSTAN NOTLARI..

YUNANİSTAN NOTLARI..

Deniz çok güzel ve davetkar…

Karar verdim; bugün denize gireceğim. Bir aydır izliyorum. Artık gireceğim yolu yok!

Ama nasıl?

Giremem ki…

Çünkü…

Çünküüüü güneş kremi sorunum vardı!

Hadi ön taraflarıma falan kendim krem sürdüm diyelim.

Peki ya sırtım?

Sırtım ne olacak?

Kim sürecek?

Yoksa yanarım…

Kime gidip sırtıma güneş kremi sürer misiniz diyecem?

Bunu bir erkeğe desem, burası Avrupa, bizi yanlış anlarlar, gey mey…

Sonra Allah muhafaza😁

Bir kadına da sırtıma krem sür diyemem ki…

Sapık diye kapı dışarı ederler…

Allah muhafaza kocası girişir bana ağız burun dümdüz…

Sonra siz soracaksınız; “Niye dövdüler seni?”

Ne diyeceğim?

“Karısına sırtıma güneş yağı sür dediğim için” mi diyecem.

Hayır… Hayır…

Vazgeçtim…

İki ülke arasında yeni bir krize neden olmak istemiyorum!

O güzelim denize sadece bakmakla yetineceğim galiba😏

Belki bi sonraki hayatım da…

Bakmışsın Homeros’la tanışmışım. Malum serde şairlik var. Aracı olur, Helena’dan sırtıma krem sürmesini isteyebilirim!

Tabi bu sefer de Zeus meselesi var. Kıskanır mıskanırsa vay halime…

Neyse onu da o zaman düşünürüz!

Dediğim gibi üzgünüm. Şimdilik denizi izlemekle yetineceğim, torunlarım gelene kadar…🧐

YUNANİSTAN’DA URANYUM ALARMI!

Yunanistan’da içme suyuna uranyum karışmış. Olağanüstü hal ilan edilmiş!

Bende burada sordum doğruymuş!

Bende bugün vurdum çayın gözüne. Akşam da aynı şekilde…

Yeterince uranyum almış olmalıyım!😏

Böyle giderse banyo da yapamayacağız!

Bu mesele doğruysa Yunanlılar yandı!

Turizm biter…

Bana temizlikçi kadın viver de yazmış!

Yapay zekaya sordum doğruymuş!

“MAZLUM KOBANİ TÜRKİYE’YE GELİYOR”

HABERİ BİR ANDA GÜNDEME BOMBA GİBİ DÜŞTÜ!

25 Mayıs 2025 tarihli yorum

Mazlun Abdi’nin Türkiye’ye geleceği yönünde çıkan haberler bana pek mantıklı gelmiyor!

İnandırıcı da gelmiyor!

Bu haber aklıma iki önemli olayı getirdi!

Birincisi; MS 750’lerde çürümüş Emevi saltanatını yıkan ünlü Kürd komutan Eba Müslümü Horasani vakası…

Yeni Abbası kralı Eba Müslüm’ü tebrik ve taltig etmek için saray’a davet eder. Eba Müslüm daha kralın huzuruna çıkamadan sarayın koridorlarında pusuya düşürülerek öldürüldü!

Aslında kral öldürttü!

İkincisi; 1946’da Mahabad devletinin kurucusu ve cumhurbaşkanı Gazı Muhammed’in Barzani’nin “gitme” diye bütün ısrarına rağmen İran Şahı ile görüşmek için Tahran’a gitmesinden sonra tutuklanması ve göstermelik bir yargılamadan sonra idam edilmesi olayı var! 

Bunlardan ders çıkarılmadıysa, tarih hep tekerrür edecek!

Aslında tarih tekerrür etmez,  bizim iyi niyetimiz tekerrür ettiriyor!

Kürdlerin bir kez daha aynı hataya düşeceğine inanmıyorum, inanmak da istemiyorum.

Sakın Salih Müslüm olayını örnek göstermeyin, o gün Salih Müslüm kırmızı halılarla karşılanmasının hesapları farklıydı, bugün çok daha farklı!

Bu son bir hafta iki hafta çok kritik. Kürdler çok iyi düşünmesi ve karar vermesi lazım…

Son viraj dönülüyor!

BİZ KÜRDLER COĞRAFYAMIZA BENZİYORUZ!

15 Mayıs 2025 tarihli yorum

Bu hayat bana bir seçim hakkı daha verseydi ne yapardım diye kendime bir çok kez sormuşluğum olmuştur.

Cevabım kısa ve net olacak; yine aynı şeyleri yapardım!

Hapishaneler bizim ikinci evimiz. Yasaklar bizim oyun alanımızdır dina mın😁

Biz 78 kuşağıyız…

&&&

Devrimci “talebe” zamanlarımızda Bizim Hoçvan’da Rîzelî Laz bir öğretmen arkadaşım vardı. Adı Ali’ydi. Biz ona “Laz Ali” derdik. İyi saz çalan hoş sohbet biriydi. Gerçek bir Kürd dostuydu. Bizim köye yakın bir köyde öğretmenlik yapıyordu. Dediğine göre bizim oraya sürgün olarak gönderilmişti.

Birgün onun yanına okula gitmiştim. Bana dedi ki; “Gel bak sana ne göstereceğim” 

Oturduğu küçücük öğretmenler odasından kalkıp kapıyı açtı, teneffüste olan çocukların bağırtısı gürültüsü arasında yüksek sesle bağırarak, “Beni dinleyin! Misafirim var, (Elindeki tebeşiri göstererek) bakın bu kapının önüne bir çizgi çekiyorum. Bu çizgiyi geçmeyeceksiniz. Hatta çizgiye bile basmayacaksınız anladınız mı?” dedi…

Çocuklar hep bir ağızdan “Tamam örtmenim” diyerek geri çekildiler. (Biz eskide öğretmene örtmenim derdik) 

Ben şaşkınlıkla ne olduğunu, Ali’nin ne yapmak istediğini anlamaya çalışırken Ali bana dönerek göz işaretiyle içeri girmemi söyledi.

İçeri girdik ve kapıyı örter örtmez Ali eğilip kapının anahtar deliğinde bakmaya başladı ve ekledi; “Gel şimdi bak” dedi gülümseyerek…

Baktım ki ne, bütün çocuklar çizginin önünde yan yana dizilmiş, çizgiyi ihlal denemeleri yapıyorlar. Her ihlalden sonra da katıla katıla gülüyorlar. Bazıları hızını almayarak çizginin öte tarafına geçmiş bir şeyler söylüyor. 

Oyun öyle bir hal almaya başladı ki; artık çocuklar birbirini çizginin üzerine itmeye başlamışlardı. 

Bir ara birini öyle bir ittiler ki, çocuk kapıya değdi. Ani bir sessizlik oldu. Muhtemelen korkmuş olmalılar…

Ali bana; “Şimdi izle” dedi ve kapıyı sinirle açtı. Çocuklarda çıt yok!

“Kim vurdu ulan kapıya?Ben size çizgiyi geçmeyin demedim mi?”

Önde duran hafif tombul 7 yaşlarındaki çocuğa dönerek; “Mustafa lan kim vurdu kapıya dedi” sert bir yüz ifadesiyle…

“Ben vurmadım Mıhê vurdu, örtmenim” dedi…

Sonradan öğrendim Mıhê yani Muhammed sınıfın en yaramaz öğrencisiydi. Ailesi de köyün ileri gelen ailelerinden biriydi. Sınıfın en yaramaz öğrencisi dedim ama zaten o zaman bütün okulun tamamı bir sınıfta okuyordu. Dolayısıyla okulun en yaramaz öğrencisiydi Mıhe…

“Mıhê hanginiz lan” dedi Ali…

Arka arka taraftan bir çocuk “Benim ortmenim” dedi Yüzünde korkudan çok bir mahcubiyet ifadesi vardı.

“Ben demedim mi çizgiyi geçmeyeceksiniz. Kapıya niye vurdun lan?”

“Hayır ben vurmadım Tajdo vurdu örtmenim” dedi…

Tajdo onu ihbar eden çocuğun adı olmalıydı. Tajdo aniden sinirli sinirli el kol hareketi yaparak “Hayır örtmenim ben yapmadım Mıhê ben öğretmenin kuzıni sokarım dedi”

Ben kahkaha atarken Ali şaşkın gözlerle bana bakıyordu. “Kuzıni sokarım” da neydi manasında işaret yaptı bana…

Ben gülmekten konuşamıyordum. 

Mıhe küplere bindi, “Yalan diye örtmenim. Ben  ele bişe denedim.”

Ali sinirli bir yüz ifadesiyle Tajdo’ya dönerek “Kuzıni ne olum?”

Tajdo; “şey… örtmenim”

“Ney ulan?”

Mıhê devreye girdi. Yok örtmenim ben onun bacısının kuzıne dedim, o yağniş anlamış”

Tajdo iyice delirdi; 

“Hayır örtmenim yalan söylüyor” dedi…

Ali sonunda dayanamayarak “Dağılın lan bi daha görürsem kafanızı kırarım. Hadi sınıfa” dedi ve peşî sıra odaya döndük…

Ali; “Küfretmiş değil mi?” dedi bana” gülümseyerek

Ben gülerek “Öğretmenin amına koyem demiş” dedim. İkimizde aynı anda katıla katıla gülüyoruz. 

Ali daha sonra şunları söyledi; “Ben bunu niye sana gösterdim biliyor musun? Kürdler gerçekten sıradışı insanlar, onlardaki bu hırçınlık isyan ruhu çocukluklarından geliyor. Doğuştan isyancılar ve kesinlikle kurallara uymuyorlar! Lan siz nasıl bir şeysiniz?” dedi bana gülerek…

Evet, Ali haklıydı…

Biri olmadan diğeri de olmuyor…

Biz coğrafyamıza benziyoruz. Yazı bir accayip güzel, kışı bi o kadar acımassız…

Bulutlarımız bile harbi. Yağacaksa yağar, yağmayacaksa yağmaz. Bizde bulutlar yalan söylemez. Bize çünkü zaten başka türlüsü de yakışmaz…

3.DÜNYA SAVAŞI KAPIYI ÇALDI BİLE!

Avrupa büyük bir telaşla savaş hazırlıkları yapıyor. 

Olası savaş hazırlığından haberdar olan Avrupa bürokrasisi savaştan korunmak için yol ve yöntemler üzerinde çalışıyor. 

Özellikle de birinci ve ikinci dünya savaşını çıkaran Almanlar bu konularda oldukça deneyimli oldukları için kamuoyunu savaşa hazırlamak için yoğun bir çalışma içindeler!

Türkiye’nin de bu konularda bilgilendirildiği kanaatindeyim.  

Zaten Türkiye’nin alelacele PKK ile masaya oturmasını da buna bağlıyorum.

Kısaca; 3. dünya savaşı kapıda demiyorum, bacadan içeri girdi bile…

Hedef İran ve tabi Rusya ve Çin…

Pakistan-Hindistan savaşı da 3. dünya savaşının aktif fay hatlarından olduğu için işe oradan koyuldular!

Bence bunu Bahçeli de Erdoğan da bildikleri için iç cepheyi sağlama almak için çözüm sürecini gündemlerine aldılar!

Bu çok güçlü bir olasılık!

Yoksa bir sabah Bahçeli’ye vahiy mi indi. Kürdlerle barışın diye…???!!!

Aslında fiilen 3. dünya savaşı başlamıştır!

Ortadoğu artık dünden daha tehlikeli!

Lütfen erken sevinmeyin!

Mevzu derin!

Savaş çoktaaannn başladı bile…

HALKLARIMIZIN BAŞI SAĞOLSUN..

Kim ne derse desin, görüşlerine katılırsınız veya katılmazsınız, bence Sırrı Süreya Önder, cenazesiyle bile barış umutlarını arttırmayı başarmış ender bir siyaset sevgi adamı olarak tarihe geçecek!

Ölümsüzlük işte tam da budur…

O sadece iyi bir siyasetçi değil,

O sadece iyi bir baba değil,

O sadece iyi bir devrimci yoldaş değil,

O aynı zamanda iyi bir sanatçı, iyi bir yazar,

En önemlisi; onurlu, şerefli haysiyetli bir insandı!

Umarım Türkiye solu seni örnek alır. 

Umarım barış umudunu seninle birlikte gömmezler!

Umarım o taş kalpleri biraz yumuşar!

Kürd halkı senin gibi kadim bir dostu asla unutmayacaktır. 

Ruhun şad olsun sevgili Sırrı…

Em qe tu car te bîr nakin hevalê Sırrî…

Bila cîhê te buhuştbe…

Oxirbe doste Kurdan…

Oxirbe sembola biratîya gellan…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER