Uydu üzerinde yayın yapan ulusal TV TEMPO TV’de canlı olarak yayınlanan “Gazetecilerle Gündem” adlı programın hazırlığını yaptığım bir sırada diğer telefonumun çaldığını görüyordum.
Açıp, “Alo” dediğimde karşıdaki sesin direkt “Abi, al sana iki haber… Bir, il başkanı bulamayacak hale düşen, İstanbul’da bir belediye başkanını istifa ettirip il başkanı yapan, Ardahan’da ise eski il başkanını bir kez daha il başkanı olarak atayan AK Parti’nin Ardahan milletvekilinin, Cumhurbaşkanı’nın İzmir’den selam göndermekle yetindiği Ardahan’daki il kongresi ardından seçilen Hakan Aydın’ı istemediği ve bunu kendi sosyal medyasından kutlamamakla ortaya koyduğunu bilmeni istiyorum,” diyordu.
Ve ikinci haberim de kendisine valinin makamından daha lüks bir makam yaptıran genel sekreterin başında olduğu Özel İdare’nin 37 işçiyi işten çıkardığını bil,” diyordu.
Ben de “Teşekkürler” deyip, “Abi, yazını atar mısın?” diyerek elimi ayağıma karıştıran Baran’ı kızdırmamak ve programa hazırlanmak için yeniden yazımı yazmaya başlıyorum.
Ve Dağhan torunu arayıp, “Oğlu, okula yarın başlıyor, değil mi?” diyerek il milli eğitimden değil torunumdan aldığım teyitle yazıma başlıyordum.
Ve okulların yeniden açılacağı, öğrenci servisleri dahil kışın da etkisiyle daha da dolup taşacak olan toplu taşıma araçlarının da içinde olduğu yolların tıkanacağı İstanbul’da ve tüm ülke genelinde yaşanan onca sorunun yanında, bir anda tüm dünyayı sarsan, “Asıl cennet öte yakada…” diyen dini bütünleri bile ölümden korkutup camileri terk ettiren, ölümün adını önce Covid-19, sonra pandemi diye değiştiren virüse benzer yeni bir salgının geldiği haberleri yeniden yayılmaya veya basın, yayın ve sanal yoluyla yağdırılmaya başlandı.
Ve bu yeni virüsün öncekisi gibi nasıl olup durdurulacağının da tartışıldığı şu günlerde, Corona virüsünün nerede oluştuğuna baktığımızda ilginç bir sağlık sorunu karşımıza çıkıyor.
Kuş gribinin de aynı yoldan, yani hayvanlardan insanlara bulaştığını unuttuğumuz bir anda, karşımıza çıkan bu ölümcül virüsün de hayvanlardan insanlara bulaştığını görürken, maske bile bulmaktan aciz sağlık camiasının, hayvanlarla ne kadar ilgili olduğunu da düşünmeden geçemiyorum.
Çünkü “Çin’de ortaya çıkıp tüm dünyayı etkisi altına alan bu virüsü anlamak için ineğiniz ishal, tavuklarınız üst solunum yolu hastalığı geçiriyorsa tehlike var demektir,” deniyordu.
Ve konuşan gazetecilerin gözaltına alınıp karakollara, ifadelere çağrılması, ardından tutuklanmaları sonucu, bir çok basın kuruluşu gibi kapatılan ama Okyanus ötesi baskılara dayanamayan Vikipedi’ye baktığımızda:
“Koronavirüs ya da corona virüsü, ölümün adını pandemi yapan virüsün de kuşlar ve memelilerde hastalıklara sebep olan virüsler olduğu anlatılır.
İnsanlarda genellikle ciddi olmayan fakat ölüm riski bulunduran solunum yolu enfeksiyonlarına, inek ve domuzlarda ishale, tavuklarda ise üst solunum yolu hastalıklarına sebep olur.”
Evet, Corona virüsü gibi bir çok soruna üstten bakanlar, bu işin tabandan, yani doktorlar ve tarım müdürlükleri tarafından ele alınması gerektiğini anlamalı. Hayvancılıkla geçinen ailelerin ve hayvanların taramadan geçirilmesi gerekmektedir.
Yani, yeni virüs de öncekiler gibi sadece bir gribal rahatsızlık olabilir mi? Düşünmekte fayda var…