Savcının her iki tarafından cezalandırılmasını istediği şu bizim Damal’da değil, Bill Clinton’in 9 defa abdestini bozup, cenabet olduğu, Obama’nın beyzbol sopasıyla ellerinde kaz buduyla poz verenler gibi poz verdiği Beyaz Saraydaki Oval ofiste ki ikinci başkanlık dönemine başlayacak olan Trump’un yeni dönem törenlerine Suriye’den kimi kabul edeceği tartışıla dururken CHP’nin kırmızı kart meselesine kızıp, bir kerecik hariç hiç kart yemediğini anlatan Erdoğan’ın ortaya attığı Turp ülkenin gündeminin birinci maddesi oluverdi.

Hanımı arayıp, Turpun kilosu kaç tl. hanım’ diye sorduğum da ‘Bilmem ki en son markete gittiğimde 38 tl mi, 45 tl.miydi bilmem ama zaten en ucuzu sadece Turptu’ deyip sözde soruma cevap verirken bütçeyi, muhasebeyi ne kadar titiz takip ettiğimizi de anlıyordum.

Çünkü hanıma sorduğum sorunun cevabını daha alamamışken, yıl sonunda Noterde beni arayan muhasebecinin biriken borcumuza defter tasdiki ücretinin yanında yeni sisteme geçilecek denen sistem için 10 bin tl. istediğini ve bu ayın sonuna kadar muhasebe borcumuzu ve noter ücretlerini yollamasanız defteri bırakacağını söylediğinde hatırlıyordum..
Ha bu arada bir çok esnafın yanı sıra irili, ufaklı konkordato ilanına giden şirketlerin içinde oldukları sıkıntıları yetmezmiş gibi hesaplarına el koyan maliyenin başlattığı haciz ve blokelerin bir çok iş yerini kapatmaya, kepenk indirme durumuna getirdiği haberini de aylar önceden hem de ülke genelinde yerelde, ulusalda yapmış, manşet haberimle yaşanacaklara dikkat çekmiş olduğumu da hatırlıyorum.

Evet, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Esenyurt’tan sonra CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanının tutuklanmasının ardından yaptığı açıklamada, “Daha turpların büyükleri heybede, milletin yüzüne bakacak halleri kalmayacak” demiş, son olarak CHP İstanbul İl Başkanlığı Gençlik Kolları Başkanının da sabahın erken saatlerinde ifadeye çağrılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’de “Siyasi mafyalığa soyunmuş durumda. Bizi tehdit ediyor” derken dünya Okyanus ötesinde ki Trump’un törenine kilitlenmişti.

Gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’dan sonra Kürt komedyen Bavê Teyar’ın öldürüldüğü Suriye’de ki gelişmelerin yakın takibinde olan Trump’un göreve başlamasına bir gün kala İsrail’e ‘ne yapacaksan yap ve bir an önce gerekeni yap ve sonra da sus’ diyerek havuç uzattığı Gazze’de ki esir takaslarının ‘teröristlerle masaya oturuyor’ olarak değil, en güçlü orduya, silaha sahip olsan da er ya da geç daha çok insan ölümünü engellemeyi amaçladığını anlamayanların 50 bine yakın insanın öldürüldüğü bölgenin bize yansımasını da hesap edemediklerinde anlıyorum.
Memleketim ve bir çok kentte partisine İl Başkanı bulmaktan zorlanıp, ‘sevgilim’ dediği İstanbul’da seçilmiş belediye başkanını istifa ettirip, il başkanı yaptıran Erdoğan’ın bir tarafta içi demir olan kadife eldivenli eliyle Bahçeli’nin de katkısıyla DEM’lilere pozitif motivasyonun bir örneği olan havuçları uzatıp, ‘terörü bitireceğiz diyordu.

Ve diğer taraftan ise CHP’lilere ‘Daha turpların büyükleri heybede,.’ diyerek büyük ve acı mı, tatlı mı beli olmayan turptan bahsederken Okyanus ötesinde olsa da desteklemeye devam ettiği YPG ile güney sınırımızın sarı yakasında burnumuzun dibinde olan ve xtwitirin desteği ile seçim kazanıp, Çin menşeli tik toku kapattırıp, istediğini aldıktan sonra açtıran Trump’un dönemi de başlıyor.
Neyse baş döndürenleri izlemeye, gözlemeye ve ‘Trupm mu, Turp mu?’ diyerek sorulan sorulara cevap bulmaya, Suriye’de ki sınırlar gibi saniye başı değişen gündemin yoğunluğu içinde kimin ne aradığını bulmaya çözmeye devam diyerek..
